İskenderun Yükseliş Koleji, Çanakkale Zaferi’nin 103’ncü yıldönümü nedeniyle 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma etkinliğini Belediye Kültür Sarayı’nda gerçekleştirdi.
Anlatmaya kelimelerin kifayetsiz kalacağı bir programda öğrencilerin başarısı ayakta alkışlanırken, duyguların yükselişe geçtiği her programda olduğu gibi büyük beğeni topladı.
Bölge Protokolünden Tam Not…
Yükseliş Koleji Genel Müdürü Aykut Davut Öktem’in konuşmasıyla başlayan programa; TBMM İdare Amiri ve Hatay Milletvekili Orhan Karasayar, İskenderun Kaymakamı Recep Soytürk, İskenderun Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Türkay Dereli, İskenderun Belediye Başkanı Seyfi Dingil, Deniz Üs Komutanı Kurmay Albay Aykar Tekin, AK Parti İskenderun İlçe Başkanı Bestami Bilgili, Yükseliş Okulları Kurucusu Nuri Üysen, veli ve öğrenciler katıldı.
Yükseliş Koleji Genel Müdürü Aykut Davut Öktem, Türk milletinin kazandığı bu zaferin, sadece kazanılmış bir savaş olarak görülmemesi gerektiğine dikkat çekerek, etkileri ve sonuçları itibariyle iyice düşünülmesi gerektiğini söyledi ve şöyle konuştu; “Çanakkale Savaşları, maneviyatın maddiyatı yendiği yer olma özelliği ile dünya tarihi üzerinde de büyük etkilere neden olmuş, asırlardır Avrupalılar tarafından sömürülen ülkelerin bağımsızlık fikrinin kuvvetlenmesine yardımcı olmuştur, Çanakkale Zaferi, Türk milletinin kaderini olumlu yönde değiştirmekle kalmayıp, dünya milletlerinin düşünce yapısının değişimine de büyük katkı sağlamıştır.
Çanakkale Savaşlarını benzersiz kılan, işgalci devletlerin dönemin en iyi savaş gemileri ve binlerce askeri ile boğazı kuşatıp acımasızca saldırması değil, gökten yağmur gibi yağan ateşe göğsünü siper eden Mehmetçik’ tir. Çanakkale’ yi Çanakkale yapan, bitmek tükenmek bilmeyen düşman mermilerinin sesi değil, yaralı düşman askerini sırtına alarak onu düşman mevzisine kadar götürerek, işgalci askerlere insanlık dersi veren kahraman Mehmetçiktir.
Çanakkale’yi Çanakkale yapan, cepheye gönderdiği oğluna “Ya şehit ol, ya gazi” demek suretiyle, vatanın her bir karış toprağını evladının canından üstün tutan Türk analarıdır.”
Halil İbrahim Yücelen’in okuduğu Çanakkale Şiiri duygu yüklü programın ilk habercisi gibi, hem duyguları kabarttı hem de coşkusuyla da büyük bir heyecana neden oldu.
Çanakkale Marşı, İngilizce Oratoryo’nun ardından Çanakkale’de geri dönmeyi hiç düşünmeyen şehit ve gazilerimizin sabah ve akşam yemekleri menüsü ve yemek duası okunan programda, duygu seliyle öğrencilerin profesyonel oyunculara taş çıkaracak performansları ayakta alkışlandı.
Çanakkale Savaşı’nda bir baba oğul anısının da canlandırıldığı sahneden yansıyan duygular, kısa sürede salondaki herkesi sardı.
Çanakkale tiyatrosuyla finali yapan etkinlikte duygu seli en son noktaya ulaştı ve salondaki küçük-büyük herkesi Çanakkale Savaşları’nın yaşandığı acı dolu yıllara götürdü.
