Salı, Mayıs 14, 2024
No menu items!
Ana SayfaGenel1 MAYIS HATAY’DA TÜRK-İŞ TARAFINDAN  KUTLANDI

1 MAYIS HATAY’DA TÜRK-İŞ TARAFINDAN  KUTLANDI

1 İşçi sınıfının bayramı Hatay’da itfaiye meydanında TÜRK-İŞ Genel Başkanı ve bölgedeki bütün illerin temsilcilerinin katılımı ile kutlandı.

Türk-İş mitinginin açılış konuşmasını genel sekreter Pevrul Kavlak yaptı.

Kavlak işçileri selamlayarak, işçi sınıfının dayanışma ve zafer bayramına hoş geldiniz diyerek konuşmasına başladı.

Kavlak:”Bu gün bizim günümez, bu gün bizim bayramımız. Yoksulluğu, eşitsizliğe sömürüye, adaletsizliğe sendikasızlaştırılmaya karşı mücadele günüdür.

Bu gün hep birlikte kol, kola, omuz, omuzayız. Herkese sesleniyoruz. Yoksulluğa, karın tokluğuna çalışmaya son deyiyoruz. İşçilerin özgürce örgütlendiği, emegin hakkının verildiği bir Türkiye için mücadele veriyoruz. .”dedi

TÜRK GENEL BAŞKANI ERGÜN ATALAY:

Hükümet işçiyi, emekçiyi ezmesine son vermelidir. Politikalarını yeniden gözden geçirmelidir. Naylon sendikalara sesleniyorum, ne olur kafanızı kaldırın. Taşeron ve sendikasızlaştırmaya karşı sesinizi çıkarın.

Sıkıyönetim olduğu için grevler erteleniyor. Biz keyfimizden grev yapmıyoruz. Türk-İş 60 yıldır önce Türkiye’nin yanında sonra temsil ettiği işçilerin yanındadır. Çünkü Türk-İş yönetimi ve başkanları biliyor. Türkiye yoksa Türk-İş yok, parti yok, sendika yoktur. Miting alanı papatya tarlası gibi, her yer Türk Bayrakları ile al kırmızıdır. Biz hep önce Türkiye sonra sendika demiştiriz. Türk-İş’in geleneği budur.

Biz daha önce bütün sınır boylarında Hatay’ın gezdik. Özür dilerim bütün her yerde hatta  Ahırda bile Türk Bayrağı vardır. Bu ülke cennet ülke, bu ülke güzel bir ülke, Hatay bu ülkenin bir parçasıdır. Bu zeytin dalı hareketinde üç yiğit işçimizi şehit verdik. Allah onların mekanlarını cennet yapsın, ailelerine sabır diliyorum.

Değerli kardeşlerim 15 yıl süren bir taşeron problemi vardı. Bu tam 15 yıl sürdü, Türk-İş illerdeki şube ve temsilcileri, genel merkez yöneticileri, genel başkanları her platformda açıkladı, taşeron sisteminin kabul edilemezolduğunu söylemiştir. Taşeron işçisi yemek yiyemediğini, doktora gidemediğini biliyoruz. Naylon sendikalar bir türlü taşeron işçiler için ağızlarını açmadılar. 2003 Yılında taşeron işçileri bizim üyemiz değilken, Ankara’da Sıhhıye meydanında 50 bin kişilik miting yaptık. Karayolları işçileri mahkeme açtılar, en sonunda taşrondaki işçiler kadroya geçtiler. Herkes kadroya geçmedi. Kadroya geçen bütün işçiler bizim, bütün işçiler kadroya geçmelidir. Asıl işçi yapanlar kadroya geçmetdi, enerji işçisi geçmedi. Karayolları işçisi geçmedi. Demiryolu işçisi geçmedi, şeker işçisi geçmedi. Kısaca KİT işçileri geçmedi. Bu miting için emeği geçenlere teşekkür ediyorum.

Devlet elini şekerden çekmesin, özelleştirmeyin, özelleştirirseniz,fabrikalarımız ve işçilerimiz çalışmaz. Şeker vatandır, vatan satılmaz. Şeker ithalı hem işçimizi yok ediyor,hem de şeker bazlı maddeler zehirlemektedir. Hatay itfaiye meydanından bir kez daha sesleniyoruz. Şekerden elinizi çekindiyoruz.

İşçi emeklileri, sendikaların sözleşmelerinden istifa etmeleri gerekiyor, nasıl memur emeklileri sözleşmelerden yararlanıyorsa, işçi emeklileri de kamudaki sözleşmelerden yararlanmalıdır. Kitlerin özelleşmesine karşıyızı, emekli işçilerin sözleşmelerden yararlanıncaya kadar takipçisi olacağız.

Kadın işçilerimiz var, çocuk işçilerimiz vardır. Çocuk işçilerimiz 2 milyondur. Bunların denize gitmesi gerekirken, bunların parklarda oynaması gerekirken, bu çocuklar sizin ve bizim çocuklarımızdır. Çocuk işçi çalıştıranlara karşı ağır cezalar getirilmelidir. Bir kere daha Hatay meydanından ifade ediyorum ve bu çocukların hayatlarını yaşamaları gerekir.

Bizim sorunumuz, çocuk işçiler, bizim sorunumuz özelleştirmeler, bizim sorunumuz, vergiler, bizim sorunumuz emekçilerin refah düzeyinin yüksletilmesidir.

Bizim kırmızı çizgimiz; Kıdem tazminatı kırmızı çizgimizdir. Kitler bizim kırmızı çizgimizdir. Şeker ve karayolları bizim kırmızı çizgimizdir. Tarım işçileri, PTT çalışanları kırmızı çizgimiz, özel sektörde işten atılanlarda bizim kırmızı çizgimizdir.

Bizim Türk-İş olarak her konuda söyleyecek sözümüz vardır. Biz bu ülkede çoluk, çocuğumuzla 60 milyonuz, siyasiyelere buradan sesleniyorum: herkes akalını başına alsın. Bizi yok saymasınlar, yoksa zararlı çıkarlar. Buradan bütün milletime, bütün işçilerime sesleniyorum, sizin yanınızda ve bayramınızı meydanlarda kutluyoruz.

 

 

RELATED ARTICLES

Yorum Yaz

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

EN SON HABERLER