Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş, Tele 1’de Mustafa Balbay’ın sunduğu ‘Ankara Rüzgarı’ programında Hatay’ın 9 Yıldır Savaşın Gölgesinde Yaşadığını söyledi

EXPO 2021 Hatay hakkında bilgi veren Başkan Savaş, 10 Aralık 2021 tarihinden itibaren EXPO’nun başlayacağını belirtti. Başkan Savaş, “Biz yılın ilk altı ayında etkinliklere başlayacağız ama ondan sonraki altı ayda da festivaller şeklinde devam edecek. Biz bu projeyi altı aylık veya bir senelik yapmadık. Bundan sonra Hatay’da kültürel, eğitim, ticari ve eğlence faaliyetler İskenderun ve Defne’de iki mekanda olacak” dedi.
Hatay’ın Asya ve Avrupa’da çiçek ve tıbbı aromatik bitkiler konusunda oldukça zengin bir bölgede olduğuna dikkat çeken Savaş, “Expo’nun ana teması Botanik. Expo’yu Medeniyetler Bahçesi adı altında yapıyoruz. Habib-i Neccar Dağı‘nın çok küçük bir alanında radar dediğimiz bölgede 2011 yılında bulunan ve adına Barış ismi verilen bir çiçeğimizi logo yaptık. Barış çiçeğimizin ortalama 13 yaprağı var. 13 yaprağı olduğu için de biz bunu seçtik. Bunun çok büyük bir anlamı var bizim için. Çünkü Hatay yıllardır 13 medeniyete ev sahipliği yapmış. Ve bu Barış çiçeğini logomuz yaptık. Maskotumuzu da sadece Hatay’da Kırıkhan bölgesinde yaşayan dağ ceylanlarımız var. Gazelle gazellaları da maskotumuz yaptık” ifadelerini kullandı.
“Biz 9 Yıldır Savaşın Gölgesinde Yaşayan Bir Şehiriz”
Suriye’de yaşanan savaşın Hatay’a olan etkisini değerlendiren Savaş, “Biz 9 yıldır savaşın gölgesinde yaşayan bir bölgeyiz. Hatay özellikle sosyolojik, psikolojik ve ekonomik anlamda çok yara aldı. Bizim buradaki ekonomik tablo gittikçe daraldı. 500 bin civarında Suriyeli misafirimiz var. Tabi bunlar belli yerlere yerleştirildi. Bu bölgeler de de tarımla uğraşıyorlar, esnaflık ve ticaret yapıyorlar. Ve inşaatlarda rahat rahat çalışabiliyorlar. Böyle olunca bizim buradaki gençlerimiz işsiz kaldı ve kırsal kesimde de daha çok Suriye’den gelenler çalıştığı için son 9 yılda bizim Hataylı çiftçilikle uğraşan insan sayımız yüzde 69 düştü. Türkiye’de son 12 yılda yüzde 48 düştü” diye konuştu.
“
“Suriyelilerin Güvenli Şekilde Ülkelerine Dönmesinden Yanayız”
Hatay’daki Suriyeliler ile ilgili bilgiler de veren Savaş şöyle devam etti;
“Bizim insanlarımızın rahat ve huzurlu yaşamasını istiyoruz. Suriye’den gelen kardeşlerimiz de rahat ve huzurlu yaşasın. Ama biz Suriye’de bütünlük istiyoruz. Suriye sınırlarının tek olmasını istiyoruz. Ve Suriye’de huzur olduktan sonra güvenli bir şekilde gelen misafirlerimizin kendi coğrafyasına geri gönderilmesinden yanayız. Tabi ki darda düşen insanlara bakalım ve onların buradaki barınmasını, sağlık giderleri gibi birçok konuda zaten biz, çeşitli kuruluşlar ve hükümet destek veriyor ve bakıyor. Ama şu var ki doğurganlık konusunda çok popülasyonu hızlı bir şekilde artan Suriye nüfusu var. Burada doğanlar ile beraber 4 milyona yaklaşmışlardır. Hesaplamamıza göre 12-13 yılda bizim nüfusumuzla Suriye’den gelenlerin nüfusu eşitleniyor. Bir de bunlara oy kullanma hakkı ve vatandaşlık hakkı verdiğinizde bizim çocuklarımız öz yurdunda garip olacaklar”
“Hiç Kimse Ne Hatay’ı Ne De Türkiye’yi Karıştıramaz”
Lütfü Savaş, Hatay’da yaşanan orman yangınları konusunu da değerlendirdi, Savaş şöyle dedi;
“ Hatay demek sınırdaki ay demek. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bize armağanıdır bu isim. Bizim için çok büyük değeri vardır. Akdeniz çok sıcaktı, Libya konusu çok hararetli gidiyordu. Azerbaycan’da bir sınır çatışması vardı. Bizim sınırımızdaki İdlip ve Afrin’de çok sıcak saatler yaşanıyordu. Amaç orada yangınla ormanı yakmak değildi. Önce Samandağ’ında çeşitli yerlerde yangın çıktı. Sonra Belen, Arsuz ve İskenderun’da çeşitli yerlerde yangın meydana geldi. Hatay’ı ve Türkiye’yi karıştırmak için uluslararası güçlerin buradaki taşeronları tarafından çıkartılan yangınlar olarak görüyorum. Hep trafo yangını dediler ama gördük ki iki buçuk ay önce bir terörist yakalandı. Bütün bu organizasyonların başındaki insanı Türkiye Cumhuriyeti Devleti yakaladı. Ve bizim o günlerde konuştuğumuz şeylerin gerçek olduğu ortaya çıktı. Hatay gökkuşağı gibi renkli bir tabloya sahip. Türkiye’yi karıştırmak isteyenler Hatay’ı Türkiye’nin yumuşak karnı olarak görüyorlar. Ve meşaleyi burdan yakmak istiyorlar. Biz bunun farkındayız. Benim farkında olduğum gibi Hatay’daki her renk bunun farkında. Bunun için kenetlenmeye devam ediyoruz. Hiç kimse ne Hatay’ı ne de Türkiye’yi karıştıramaz. Ve bütün bu süreç içerisinde Hatay dimdik ayakta kaldı. Ve hiç kimseye kem gözle bakmadı. Biz bu imtihanı çok başarılı bir şekilde atlattık”.
