Pazar, Mayıs 5, 2024
No menu items!
Ana SayfaEğitimEkonomik Kriz Eğitime Yansımıştır!

Ekonomik Kriz Eğitime Yansımıştır!

Eğitim döneminin sonuna geldiğimiz bu günlerde gerici ve niteliksiz eğitim politikaları dozunu artırmış, bu kuşatmaya bir de ekonomik krizin eğitime yansıması eklenmiştir.

Bugün çocuklarımız kantinden bir tost dahi alamazken; kalabalık sınıflara mahkûm edilmişken, mesleki eğitim adı altında sermayeye çocuk işçi olarak sunulurken, eğitim emekçileri açlık sınırında ücretlere mahkûm edilmişken, 1 milyona yaklaşan atanmayan öğretmen varken, şimdi bir de çocuklarımız eğitim dışı kurumların kucağına itilmeye çalışılmaktadır.

Dernek/vakıf maskesi takmış tarikatlar MEB protokolleri aracılığıyla eğitimde cirit atmaya devam etmektedir. Eğitimdeki bu gericileştirme hamleleri 28 Mayıs seçimleri biter bitmez hızlandırılmış, İzmir ve Eskişehir başta olmak üzere birçok ilimizde devlet okullarına pedagoji eğitimi almamış din görevlisi gönderilmesi bunun en somut örneği olmuştur.

Seçimden hemen sonra TÜGVA’ya 238 okulun tahsis edilmesi, “Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum Projesi (ÇEDES)” kapsamında yapılan protokolle okullara “manevi danışman” adı altında imam, müezzin, vaiz, din hizmetleri uzmanı ve kuran kursu öğreticisi atanması eğitimde çok başlılığın artacağının da net sinyallerini vermiştir.

Eğitim-İş olarak, Anayasamıza, yasalara ve yönetmeliklere açıkça aykırı; laik ve bilimsel eğitimle taban tabana zıt ÇEDES protokolünü yargıya taşıdık.

Bugün de burada ve tüm Türkiye’de eğitim dışı kurumlarla, gerici dernek ve vakıflarla imzalanan protokollere ve projelere karşı “Çocukları korumak, vatanı korumaktır” anlayışıyla alanlardayız.

Tüm yurttaşlarımıza sesleniyoruz, gelin bu protokolü birlikte reddedelim! Eğitime, geleceğimiz olan çocuklarımıza sahip çıkalım!

Çünkü ÇEDES protokolü hukuksuzdur:
Çünkü ÇEDES protokolü tehlikelidir:

Okul yöneticilerine sesleniyoruz: Okullardaki eğitim faaliyetinin yasal çerçevede yürütülmesi sizlerin sorumluluk alanınızdır. Koltuğunuza değil, onun arkasında asılı olan Başöğretmen’in resmine bakın ve bu protokolleri reddedin.

Eğitim emekçilerine sesleniyoruz: Sevgili meslektaşlarımız; öğrencilerimiz bizlere Başöğretmen’in emanetidir. Onları, laiklik karşıtı uygulamalara terk etmeyiniz! Kimsenin sizin dersinizi bölme, gasp etme, sizin dersinizden öğrenci çıkarma hakkı yoktur. Bu tür girişimleri her şeyden önce öğrencileriniz, sonra mesleki itibarınız için reddediniz!
Velilerimize sesleniyoruz: Çocuklarınızın geleceği için bu protokolü reddedin!

Mesleğe hakaret niteliğindeki Öğretmenlik Meslek Kanunu halihazırda sözleşmeli, ücretli, kadrolu adı altında kategorize edilerek sömürülen öğretmenleri bir kez daha haksız sıfatlarla ayrıştırmıştır.

Bu böyle gidemez!

Dünyada Başöğretmen unvanlı bir liderin kurduğu tek ülke olan Türkiye Cumhuriyeti’nde eğitim ve eğitim emekçisi bu kadar değersizleştirilemez!

Eğitim-İş olarak bu arsız kuşatmaya “dur” demek için bir kez daha harekete geçiyoruz.

– Yoksulluk sınırının altında olan maaşlarımızın enflasyon karşısında sürekli erimesini protesto etmek için,

– Mesleki itibarımıza yapılan saldırılara ve haklarımızı gasp etme girişimlerine karşı çıkmak için,

– Eğitim sistemimizin üzerine çöken gerici ve piyasacı karanlığa dikkat çekmek için,

– Çocuklarımızın eşit ve nitelikli eğitim hakkının gasp edilmesine karşı durmak için,

– Eğitim dışı kurumların, dernek maskesi takmış tarikatların sistematik olarak eğitime dâhil edilme girişimlerine boyun eğmeyeceğimizi göstermek için,

Tüm Türkiye’de alanlardayız! Eğitime ve çocuklarımıza sahip çıkıyoruz!

RELATED ARTICLES

Yorum Yaz

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

EN SON HABERLER