HDP’nin, İstanbul 3. Bölge’den seçime giren ismi, Garo Paylon, 7 Haziran Türkiye’sinin yeni Meclisi’nde yer alan 3 Ermeni Milletvekilinden bir tanesi. Paylon, Vakıflı Köy’de gerçekleşen ve 3 gün süren Meryem Ana’nın Göğe Alınışı Yortusu’nun son gününe ekli üzüm kutsama ve hrise kazanlarında pişenlerin gelen misafirlerle paylaşımında yer alırken, gündeme dair sorularımızı ise içtenlikle cevaplandırdı.
-BU BAYRAM BİRAZ BURUK-
Meryem Ana Yortusu’nun, var olanları diğerleri ile paylaşma noktasında önemli mesajlar içeren bir buluşma olduğunun altını çizen HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylon, “Bugünkü şenlik, Surp Asdvadzadzin dediğimiz ve aslında Hristiyanlık öncesine dayanan bir bağ bozumu şenliğidir. Hristiyanlık döneminde de, ‘Meryem Yortusu’, yani ‘Surp Asdvadzadzin’ olarak adlandırdığımız, kadim bir bayramımız. Yalnızca Ermenilerin değil, Rumların, pek çok Hristiyan topluluğun kutladığı bir bayram. Bu bayram günlerinde, bizler, bereketi kutsarız, barışı isteriz, bir arada yaşamayı savunuruz, bunun yanında ekmeğimizi, üzümümüzü ve hrisemizi paylaşırız, ki daha da bereketlensin diye paylaşırız” dedi ama ekledi de…
“Ama bu bayram biraz buruk geçiyor. Birkaç yıldır ülkemizde olan huzur ortamı, maalesef bozuldu. Tekrar çatışmalı günleri yaşıyoruz. Aynı şekilde, komşumuz Suriye’de, kan, yıllardır olduğu gibi akmaya devam ediyor. Bu anlamda, buruk bir bayram geçiriyoruz. Bu bayramların, artık çatışmasız ortamlarda, daha coşkulu bir şekilde kutlanması ümidiyle bu bayramı kutladık. Bayram süresince ettiğimiz duaların hepsinde; barışı, adaleti, kardeşliği ve bir arada yaşamayı savunduk, bunun için dua ettik.”
-HEPİMİZ KAYGILIYIZ-
Barış Süreci noktasında yaşananlardan dolayı herkesin kaygılı bir ruh hali taşıdığını söyleyen Paylon, şu tespiti yaptı:
“Çünkü hepimiz kaygılıyız. Hepimizin endişeleri var. Çatışmalı süreç, gençlerimizi vuruyor. Yoksul halkların gençleri ölüyor. Bu anlamda, tüm bunların bir an önce bitmesi ve bir an önce, bu hırstan ve ihtirastan arınıp, bir an önce, çözümün, barışın ve bir arada yaşamanın hakim olacağı bir coğrafyada yaşamak istiyoruz. Hem Türkiye’de, hem Suriye’de, hem bütün Ortadoğu’da…”
-ERDOĞAN HEP BİZE SALDIRIYOR-
Son dönemde HDP’nin yeniden hedef gösterildiği tehlikeli ve karanlık bir sürecin yaşandığı sorusunu cevaplandıran ve bu süreci nasıl yorumladığını anlatan Paylon, özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın söylemlerine yansıyan bu duruma dair şöyle konuştu:
“Sayın Erdoğan hep bize saldırıyor. Ancak kendisinin fotoğrafına bakan bir çocuk bile onun nasıl bir şiddet dili kullandığını anlıyor. İnanın, onun yüzünü gören çocuklar bile korkuyor. Çünkü ağzından hep bir ‘nefret dili’, hep bir ‘suçlama dili’, hep bir ‘ötekileştirme dili’ ve hep bir ‘savaş dili’ dökülüyor. Biz ise hep ‘barış’ diyoruz. Hep ‘bir arada yaşayalım’ diyoruz, ‘eşitlik’ diyoruz, ‘çatışmalar dursun’ diyoruz, ‘silahlar sussun’ diyoruz, ‘PKK da silahı sustursun Devlet de operasyonları durdursun’ diyoruz. Bundan başka da bildiğimiz bir şey yok. Çünkü biz, demokratik siyasetin hakim olmasını istiyoruz.”
-BU, FİİLİ DARBEDİR-
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “Ben darbeyi yaptım, fiili bir durum oluştu, sıra bunun hukuki altyapısını oluşturmaya geldi” şeklindeki sözlerinin ardından tartışılan son tabloya ilişkin olarak da konuşan HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylon, “Saray’daki, fiili darbe yaptığını dün ilan etti aslında. Fiili olarak, ‘memlekette artık yeni bir sistem vardır’ dedi ve darbe yaptığını ilan etti. Biz ‘saray gladyosu’ dediğimizde kızmıştı ama, bütün bu planları ‘saray gladyosu’ yapıyor. Çatışma üzerinden kendi iktidarını tahkim etmek üzere bir politika izliyor. Bunu biz, afişe ediyor ve Türkiye halklarına, artık Sayın Cumhurbaşkanı’nın, Türkiye halklarının bir arada yaşama iradesine kast ettiğini açık bir şekilde söylüyoruz. O anlamda, onun bu oyununu hep beraber boşa çıkarmalıyız. Madem seçime götürüyor ülkeyi, ki Davutoğlu’nun hiçbir hükmü olmadığını da çok net biliyoruz… Ama AKP içinden de hiçbir ses çıkmaması da çok önemli. Zira AKP, 12 Eylül Cuntası’na karşı mücadele ettiğini iddia etmişti. Şimdi yeni bir darbe var. Kendi iradelerine karşı ‘Saray’dan bir darbe var. Buna, AKP içinden en ufak bir ses dahi çıkmadı. Bu bir… İkincisi; Saray’dakinin bu oyununu boşa çıkarmak üzere, bütün siyasiler, ki bir tek HDP’li siyasiler değil, birlikte mücadele etmeliyiz. Bizler, demokratik siyaseti savunuyoruz. Tek bir adamın hegemonyasını, diktatöryel yapısını asla kabul edemeyiz ve tekrar ülkeyi bir seçime götürürse de, onu asla ‘başkan’ yaptırmayacağız. Göreceksiniz, Türkiye halkları buna yol vermeyecek. HDP büyüyecek, demokratik siyaset isteyenler büyüyecek ve Saraydakinin iradesi ise gerileyecek. Umalım ki; AKP ve Davutoğlu, bu vesayetten kurtulsun ve Saraydakine ses çıkartsın… Çünkü onlar da vesayet altındalar.”
-HDP’NİN HEDEFİ EN AZ YÜZDE 20-
Kasım’daki olası bir erken seçimde HDP’nin baraj sorunu yaşayıp yaşamayacağına dair merak edilen durumu da yanıtlayan HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylon, bu noktada çok cesur ve çok net bir final yaptı:
“HDP’nin bir baraj sorunu asla olmayacak. HDP, göreceksiniz, daha da büyüyecek. Çünkü insanlar bu oyunu görüyorlar. Bu, bizim savaşımız değil. Bu, Saraydakinin çıkardığı bir savaş. Biz, barış istiyoruz. Barış isteyenler de büyüyecekler. Çünkü Türkiye’deki hiç kimse savaş istemiyor. Yalnızca bazı algı operasyonları yapılıyor. Ama bu algı operasyonları da eskisi gibi tutmuyor. O anlamda bizler, barış iradesinin büyüyeceğini düşünüyoruz. Bu anlamda, HDP’nin ilk seçimde hedefi, en az yüzde 20’dir, 140-150 Milletvekilidir. Hedefimiz bu, bu yöndeki çalışmalarımıza da başladık.”
