Pazartesi, Aralık 15, 2025
No menu items!
Ana Sayfa Blog Sayfa 3072

Son Ödek Kızı’ 11 Çocuk Annesi Hatice Yakut’tan “Ödek Kızı” Kitabı

0


Henüz 14 yaşındayken babasının işlediği cinayetin bedeli olarak, istemediği halde yaşça çok büyük birine “Ödek” olarak verilen Hatice Yakut, 52 yaşında okuma yazmayı, 53 yaşında bilgisayar kullanmayı öğrendikten sonra “Ödek Kızı” adında bir kitap yazdı.
Hatay’ın Dörtyol ilçesinde yaşayan Hatice Yakut, 52 yaşında okuma yazmayı, 53 yaşında bilgisayar kullanmayı öğrendi. 55 yaşında da yazmaya başlayan Yakut, “Ödek Kızı” adında bir de kitap çıkarttı.
Henüz 14 yaşındayken babasının işlediği cinayetin bedeli olarak, istemediği halde yaşça çok büyük birine “Ödek” olarak verilen Hatice Yakut, yaşadığı bölgenin ve uygulanan törenin son mağduru oldu.
Doğup büyüdüğü Kahramanmaraş’ın Afşin ilçesine bağlı Maravuz köyünde bu törenin sona erdirilmesinde ciddi anlamda katkısı olduğunu söyleyen Yakut, “Anadolu’nun ücra yerlerinde böyle olayların yaşandığını duyuyorum ve yüreğim acıyor, aileler evlatlarını bu gibi hadise ve geleneklere kurban etmemeli. Ömrümün sonuna kadar bunlarla mücadele etmeye devam edeceğim. Bunun için okuma, yazmayı öğrenip bu hadiselerin yaşandığı birçok acıyı kitaplaştırdım” dedi.
62 yaşındaki Yakut, çıkardığı kitabı tanıtmak için kitap fuarlarına katılıp, okuyucularla buluşuyor. Son olarak Hatay’ın Arsuz ilçesi fuar alanındaki stantta, Hatay Yazarlar ve Şairler Derneği (HAŞYAD) Başkanı Şair Ali Parlak ve Arsuz İlçe Milli Eğitim Müdürü Ramazan Dönmez’in de katıldığı imza gününde okuyucularla bir araya gelen Yakut, gösterilen ilgiden memnun kaldı.
HAŞYAD Başkanı Ali Parlak da konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, “Hatice ablamızın hikayesi çok acıklı, bizler dernek olarak onun bundan sonraki her adımında yanında olacağız. Bu yaşta ve bu şartlar altında kitap çıkartmış olması bizler için ayrıca kıymetli, ben bu kitabın mutlaka beyaz perdeye yansıyacağı kanaatindeyim” dedi.
Milli Eğitim Müdürü Ramazan Dönmez ise, “Gençlerimize ve tüm kadınlarımıza örnek olacak bir kadın Hatice ablamız. Kendisini tebrik ve takdir ediyor çalışmalarında başarı ve kolaylıklar diliyorum” dedi.
Halen Hatay’ın Dörtyol ilçesinde ikamet eden, 11 çocuk ve onlarca torun sahibi Yakut, yazmaya devam edeceğini, torunlarının kendisine bu yönde baskı yaptıklarını ve yazarken yardım ettiklerini de sözlerine ekledi.

Uyuşturucu Satıcılarında Suikast Silahı Ele Geçti

0

HATAY polisinin uyuşturucu ticareti yapanlara karşı düzenlediği 2 operasyonda 12 kişi tutuklanırken, sanıkların birinde kalem şeklinde suikast silahı ele geçirildi.

Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri uyuşturucu tacirlerine karşı başlattığı operasyonların ilkinde çok sayıda işyeri ve eve şafak baskını düzenledi. Bu operasyonda 34 kişi hakkında işlem yapılırken, 1 kişi tutuklandı. İşlem yapılan kişilerin üzerinden 1042 adet Captagon hap, 152 gram esrar, 26.82 gram metamfetamin ile uyuşturucu madde içiminde kullanılan bir cam aparat ele geçirildi.

Geçen 15 Ağustos’ta, 5 aylık takip sonucunda Kilis, Gaziantep ve Hatay merkezli olarak eş zamanlı düzenlenen operasyonlarda Antakya, Kırıkhan ve Reyhanlı’daki 13 adrese baskın yapıldı. Bu operasyonlarda ise 14 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanların adreslerinde yapılan aramalarda kalem şeklinde 1 suikast silahı, bu silaha ait 3 mermi, ruhsatsız 2 tüfek, bin 414 adet captagon hap, 356.5 gram esrar, bir miktar metamfetamin ve hassas terazi ele geçirildi.

Operasyonda gözaltına alınan 14 şüpheliden 11’i tutuklandı, 3 şüpheli işlemlerinin ardından serbest bırakıldı. Ele geçirilen esrarın, operasyon yapıldığını anlayan bir şüpheli tarafından klozet yanındaki rezervuarda saklanmaya çalışıldığı ancak, ekiplerin dikkati sayesinde bulunduğu açıklandı.

Hatay’da Tarihi Eser Operasyonu

0


Hatay’ın Antakya ilçesinde bir eve düzenlenen tarihi eser operasyonunda 171 sikke, 13 taş, 11 metal obje ve 2 yüzük ele geçirildi.

Alınan bilgiye göre, İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri tarafından yapılan istihbari çalışmada, Narlıca Mahallesi’nde bir evde tarihi eser bulunduğunun bilgisi üzerine operasyon düzenledi.

Baskın yapılan evde 171 sikke, 13 taş ile 11 değişik şekil ve ebatlarda metal obje ve 2 metal yüzük ele geçirildi.

Olayla ilgili M.A.A. adlı şahıs gözaltına alındı.

Uyuşturucu Operasyonu

0

Kilis merkezli 4 ilde düzenlenen uyuşturucu operasyonunda gözaltına alınan 8 kişiden 4’ü tutuklandı.

İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerince Kilis, Antalya, Gaziantep ve Hatay’da düzenlenen operasyonda gözaltına alınan M.A.V.K, A.Ş, M.H.H, H.T, A.D, S.K, B.Y.Ü ve H.T, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.

Zanlılardan M.A.V.K, A.Ş, M.H.H ve H.T mahkemece tutuklandı. Diğer şüpheliler ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

Kilis Emniyet Müdürlüğü ekiplerince 14 Ağustos’ta düzenlenen operasyonda 8 kişi gözaltına alınmış, zanlıların adreslerinde yapılan aramalarda 270 gram metamfetamin, 1 kilo 600 gram kubar esrar, 220 uyuşturucu hap, kalaşnikof marka tüfek, av tüfeği ve 2 tabanca ele geçirilmişti.

Hatay Valisi Ata’dan Şehit Ailesine Ziyaret

0


Hatay Valisi Erdal Ata, Şırnak’ta terör örgütü PKK’ya yönelik operasyonda şehit olan Jandarma Uzman Çavuş Abdulhadi Yılmaz’ın ailesini ziyaret etti.

Valilikten yapılan yazılı açıklamaya göre, Ata, şehit Yılmaz’ın merkez Antakya ilçesi Madenboyu Mahallesi’ndeki babaevine taziye ziyaretinde bulundu.

Şehit ailesiyle bir süre sohbet eden Ata, aileye acılarını yürekten paylaştığını ifade etti.

Şehitlik mertebesinin peygamberlikten sonra en yüce makam olduğuna inandıklarını belirten Ata, devletin, her zaman şehidin emaneti ailesinin yanında olacağını aktardı.

Ata, şehit Yılmaz’a Allah’tan rahmet, ailesine sabır ve başsağlığı dileğinde bulundu.

Ziyarette şehit Yılmaz için Kur’an-ı Kerim okundu, dua edildi.

Ziyarete, İl Jandarma Komutan Vekili Albay Haşim Göksel, İl Emniyet Müdürü Kamil Karabörk, İl Müftü Vekili Cafer Erol, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Ali Sandıkçı, Antakya Kaymakamı Eflatun Can Tortop ve Antakya Belediye Başkanı İsmail Kimyeci de katıldı.

Yılmaz, Şırnak’ta Namaz Dağı Sori Tepe mevkisinde teröristlerle sağlanan sıcak temas sonucu çıkan çatışmada şehit olmuştu.

Sınıra Güvenlik Duvarı Besiciyi Sevindirdi

0


Türkiye-Suriye sınırı boyunca örülmeye devam eden beton duvar sayesinde hayvan kaçakçılığının önemli ölçüde azaldığı Hatay’da, yaklaşan Kurban Bayramı öncesi besicilerin yüzü gülüyor.

Suriye sınırında yapımı devam eden ve yarısından fazlası tamamlanan güvenlik duvarıyla ilgili çalışmalar aralıksız sürüyor. Türkiye’ye yasa dışı insan girişlerinin yanı sıra kaçak hayvan ve mal girişini de önlemek amacıyla yapılan 4 metre yüksekliğindeki beton bloklar ve arttırılan önlemler, Hatay’da yasa dışı girişimleri önemli oranda engelledi.

Özellikle hayvan kaçakçılarının önüne adeta set koyan duvar, yaklaşan Kurban Bayramı öncesi Hatay’daki yetiştiricileri rahatlattı.

Güvenlik kaynaklarından alınan bilgiye göre, Hatay-Suriye sınırında duvar çalışmalarının başladığı ve bir kısmının tamamlandığı 2016 yılı öncesinde, yılda ortalama bin 500 ile 2 bin arası küçükbaş ve büyükbaş kaçak hayvan yakalanıyordu.

Kaçak girişimlerin en yoğun yaşadığı, güvenlik duvarının bir bölümü tamamlanan Kırıkhan, Yayladağı ve Altınözü ilçelerinde geçen yıl yaklaşık 500 küçükbaş ve büyükbaş kaçak hayvan ele geçirilirken, bu sene ise duvar kaçak hayvan girişine engel oldu.

Duvarın yanı sıra termal kameraların yerleştirilerek nöbet noktalarının da arttırıldığı sınır hattında birkaç hayvan kaçakçılığı teşebbüsü, sınırın sıfır noktasında engellendi.

Antakya Ziraat Odası Başkanı Abdulhay Denizli, yaptığı açıklamada, Hatay’da hayvancılığın önemli geçim kaynaklarından biri olduğunu vurguladı.

Suriye sınırındaki kentte, hayvancılık alanındaki en büyük sorunlardan birinin de kaçak hayvan olduğuna dikkati çeken Denizli, “Yasa dışı yollarla gelen bu hayvanların birçoğu hastalıklı. Bunlar, tüm hayvanlara hastalık yayıyor. Fiyatları da diğerlerinden oldukça ucuz. Piyasayı altüst ediyor.” dedi.

“Besiciler mutlu”

Geçen yıl başlanan Suriye sınırına duvar çekilme çalışmalarının devam ettiğini aktaran Denizli, duvarın, kente kaçak hayvan girişini önemli oranda engellendiğini kaydetti.

Bunun Hatay’daki besicileri mutlu ettiğine değinen Denizli, şöyle konuştu:

“Şu an sınırdaki duvar çalışmaları sürüyor. Bu bizi çok mutlu etti çünkü, birçoğu hastalık taşıyan kaçak hayvan girişinin önemli oranda engellenmesi, çiftçileri, besicileri hem hastalıklardan kurtardı hem de ekonomik olarak rahatlattı. Bu duvarın örülmesinde emeği geçen katkısı olan herkese teşekkür ediyorum.”

Hatay’da üç kuşaktır hayvancılıkla uğraşan 49 yaşındaki Ömer Vuran da kurbanlık fiyatlarının son zamanlarda tatmin edici olduğunu söyledi.

Fiyatların düzelmesindeki en büyük etkenin Suriye sınıra örülen duvarlar olduğunu belirten Vuran, “Bize hayvancılık atalarımızdan kaldı. Çok şükür hayvancılıktan kazandığımız parayla dört çocuğumu okutup büyüttüm. Suriye sınırına çekilen beton duvarlar öncelikle bizleri çok memnun etti. Ülkeye kaçak hayvan girişi böylelikle büyük oranda kesildi. Bu sayede bizler de mallarımızı değerinde satarak kazanmaya başladık.” ifadelerini kullandı.

Güvenlik duvarının kaçak geçişleri engellemesiyle o hayvanlardan gelecek yanı sıra salgın hastalıkları da önlediğini aktaran Vuran, yetkililere teşekkür etti.

Kurbanlık hayvan satıcılarından Hamit Güzel ise önceden yasa dışı yollarla getirilen hayvanlar nedeniyle fiyatların otomatikman düştüğünü, şu an bunun önlenmesiyle piyasadaki haksız rekabetin ortadan kalktığını aktardı.

ASFALT ÇALIŞMALARI ESENTEPE’DE DEVAM EDİYOR

0

İskenderun Belediye Başkanı Seyfi Dingili, asfalt çalışmalarının Esentepe’de devam ettiğini belirtti.
İskenderun Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü ekipleri Esentepe mahallesinde yolları sıcak asfalt ile kaplıyor.
İskenderun’da yol asfaltlama çalışmalarının aralıksız bir şekilde devam edeceğini belirten İskenderun Belediye Başkanı Seyfi Dingil, “Hedefimiz belediye sorumluluk alanlarımızda asfalt olmayan tek bir yol bırakmamaktır. Halkımızın yaşam standartını yükseltmek adına hizmetlerimiz devam ediyor. Her şey halkımızın refahı içindir. İskenderun’da yollarımız daha güzel ve daha modern hale geliyor. Yoğun tempoyla çalışan ekipler bozulmuş yollarda yenileme ve sıcak asfalt çalışmalarıyla takdir topluyor. İmkânlarımız dâhilinde hemşerilerimizin beklentilerini karşılamak için canla başla çalışıyoruz ” diye konuştu.
BAŞKAN SEYFİ DİNGİL’E ASFALT TEŞEKKÜRÜ
Esentepe Mahallesi Muhtarı Doğan Keleş ise ,”İskenderun Belediyesinin Esentepe Mahallesi asfalt çalışmaları son derece güzel ve hızlı gidiyor. Esentepe’de yollar bakımdan geçiriliyor. Mahalle ikamet eden vatandaşlarımız asfalt çalışmasından memnun. Sayın başkanımız mahallemize asfalt sözü vermişti. Başkanımıza çalışmalarından dolayı Allah razı olsun” dedi.

ERZİN BELEDİYE SPOR’DA 3 TRANSFER

0


Spor Toto 3. Lig 1. Grubunda mücadele eden temsilcimiz Erzin Belediye Spor, genç ve yetenekli futbolcuları renklerine bağlamaya devam ediyor.
Kulüp Başkanı Murad Ergörün, yapılan transfer çalışmalarıyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, “Elaziz Belediye Spor’da forvet mevkinde görev yapan 20 yaşındaki Ali Ercan, Adana Spor’dan orta saha oyuncusu 21 yaşındaki Sefa Ayberk Yürür’ü renklerimize bağladık. Geçen sezon formamızı giyen 22 yaşındaki orta sahada oynayan Yılmaz Lüle ile devam kararı aldık” dedi.
Genel kaptan Erdal Gürsoy, yeni sezon öncesinde taraftarlarımızında beğeneceği iyi bir kadro ekip oluşturduk. dedi.

İSKENDERUN BELEDİYE SPOR’DA HAREKETLİ GÜNLER YAŞANIYOR

0


2017-2018 Futbol sezonunda Hatay Süper Amatör Liginde mücadele eden ve geçmiş yıllardan beri Türk Futboluna başarılı futbolcular yetiştiren İskenderun Belediye Spor’da hareketi günler yaşanıyor.
İskenderun Belediye Sportif Genel Koordinatörü Levent Erköse’den edinilen bilgilere göre Turuncu Mavililer yeni sezon öncesinde (Eski İskenderun Spor 1967) kalecisi Adem Kırdar, Hatay Spor’dan kaleci Okan Kaynar, Kırıkhan Spor’dan Murat Türk, Belen Belediye Spor’dan Zeyneddin Ceylan, Mersin Toroslar Belediye Spor’dan Oğuzhan Demirdelen, Defne 2013 Spor’dan Mahmut Tuncer ile Arsuz Gözcüler Belediye Spor’dan Murat Deliveli’yi renklerine bağladı. İskenderun Belediye Spor yönetimi önümüzdeki günler içerisinde prensipte anlaştığı diğer futbolcuları da kamuoyuna açıklayacak.
KALECİLER ÇALIŞMALARINA DEVAM EDİYOR
Bu arada İskenderun Belediye Spor’un kalecileri Adem Kırdar, Okan Kaynar, Volkan Özdemir, Haşim Ateş ile Özcan Ceylan teknik Direktör Kenan Kurt nezaretinde çalışmalarını aralıksız sürdürüyor.

36 Kaçak Suriyeli Yakalandı

0


Hatay’ın Kırıkhan ilçesinde Suriye’den yasa dışı yollarla Türkiye’ye giriş yapan 36 Suriyeli yakalandı.

Alınan bilgiye göre, Karadurmuşlu Mahallesi’nde yol kontrolü gerçekleştiren Kırıkhan İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri A.D. (43) yönetimindeki 46 D 1945 plakalı minibüsü durdurmak istedi.

Jandarmanın ihtarına uymayıp olay yerinden kaçmak isteyen sürücünün kullandığı araç kısa bir kovalamacanın ardından İçada Mahallesi girişinde durduruldu.

Minibüste yapılan aramada Suriye’den yasa dışı yollarla Türkiye’ye giriş yaptıkları belirlenen 20’si çocuk 36 Suriyeli yakalandı.

Sürücü gözaltına alındı, yakalanan kaçaklar Kırıkhan İlçe Jandarma Komutanlığına götürüldü.

FİLM;Şansımı Seveyim

0


Vizyon tarihi 25 Ağustos 2017
Yönetmen Ender Mıhlar
Oyuncular: Cem Gelinoğlu, Gökhan Kıraç, Zerrin Sümer devamı
Tür Komedi
Ülke Türkiye
Özet ve Detaylar
Çevresinde şanşsızlığı ile bilinen Sebahattin, yaşadığı birçok talihsizliğin sonunda büyüdüğü mahalleye geri döner. Sebahattin’in mahalleye dönmesi ile bütün mahalleli başlarına yine birçok iş açılacağını düşünerek endişeye kapılır. Kaderine boyun eğen Sebahattin, mahallede tanıştığı Yaprak sayesinde şansının döndüğüne inanır. Fakat her şey bu kadar kolay olmaz. Yaprak, yıllar önce ah’ını aldığı Durmuş’un kız kardeşidir ve Sebahattin’i kabul etmek için ona bir şart sunar. Sebahattin’in kendisini Durmuş’a affettirmesini ister. Sebahattin, kaderini değiştirmek ve Yaprak’ın kendisini kabul etmesini sağlamak için en yakın arkadaşı İzzet ile plan yapmaya başlar.
Başrollerinde Cem Gelinoğlu, Gökhan Kıraç, Zeynep Tuğçe Bayat ve Zerrin Sümer’in yer aldığı ‘Şansımı Seveyim’ filminin senaryosunu Ferhat Ergün kaleme alırken, yönetmenliğini ise Ender Mıhlar üstleniyor.

KİTAP;Aşk Tutkusu

0


Tuba Atıcı Coşar
Dokuz Yayınları
Kategoriler
Edebiyat / Roman
Edebiyat / Aşk

Kitabın Tanımı
Aşka dair yaşanan her tutku bir gün yeniden alev alır…

Karşı karşıya geldikleri ilk anda onlar için kaçınılmaz son belliydi. Sadece tutkuyla başlayan karşılaşmaları daha farkına bile varamadan onları Aşk Tutkusu halinde sarmıştı bile.

Unutabileceğini, bir daha görmeyeceğini düşündüğü adamı yeniden karşısında gören Beren, bir daha asla o kadar zayıf olmamaya karar vermişti. Mavi gözlerinin içinde boğulsa da inadından ödün vermeyecek, bir daha o tutkunun içinde kaybolmayacaktı. Geri adım atmamaya yeminli olan Beren, adamın gözlerine sadece bir kez baktığında işinin hiç de kolay olmayacağının farkına varır.

Berk unutamayacağı şekilde zihnine kazınan yeşil gözlere yeniden kavuştuğu için mutludur. Mutludur mutludur da unuttuğu bir şey vardır: Sert kayaya toslamıştır! Müptelası olduğu kadın, kalbinin kapılarını kapatmıştır. Yakışıklı ve kararlı adamımız ise pes etmek nedir, bilmemektedir.

Onları birbirine sonsuza kadar bağlayan o tek geceye dair anıları zihinlerini işgal ederken biri kaçan diğeri ise kovalayan olmaya razıdır.

Tutkulu bir aşk, içten dostluklar, kahkahalar, mutluluklar söz konusuyken aşk tutkunu olmamak elde midir?

“İki inatçı karakterin eğlenceli ve bir o kadar da tutku dolu bu hikâyesinde, sayfaların arasında sürüklenmemek elde değil!” Mevsim, Bal Köpüğü ve Sen misin Eksik Parçam?

ÇOCUKLARDA YAZ İSHALLERİNE DİKKAT!

0

Yaz aylarında çocuklarda en sık görülen bulaşıcı hastalıkların başında ishaller geliyor. Yoğun sıvı kaybına neden olan ishaller, erken dönemde önlem alınmazsa ciddi sağlık problemlerine yol açabiliyor. Memorial Ataşehir Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Doç. Dr. Gökhan Aydemir, yaz ishalleri ve tedavi planı hakkında bilgi verdi.

En sık 0-5 yaş arası görülüyor
Yaz döneminde sıklıkla karşılaşılan ishaller en çok 0-5 yaş grubundaki çocukları etkileyebilmektedir. Üst solunum yolu enfeksiyonlarının yanı sıra en sık görülen ishal durumlarıdır. Daha anne sütü alan bebeklerde 6-7’den fazla, anne sütü almayan çocuklarda ise 3’den fazla sulu dışkılama ishal olarak kabul edilmektedir. Eğer ki sık dışkılama sulu değilse bu ishal değildir. Çocuklarda ishale kusma ve ateş eşlik ediyorsa en kısa sürede bir sağlık kuruluşuna başvurulması gerekir. Ateşi olmayan, kusmayan, ishalli çocuklar evde tedavi edilebilir. Önemli olan çocukta sıvı kaybı olup olmadığının takip edilmesidir. Sıvı kaybını anlayabilmek için çocuğun ne kadar idrar yaptığına ve idrarında bir azalma olup olmadığına bakılmalıdır. Kimi zaman bu ishallere kusma da eşlik edebilmektedir. İshale kusma da eşlik ediyorsa çocuk yeterince beslenemediği ve sıvı alamadığı için vücudunda hızlı bir sıvı kaybı olabilir. Bu duruma mutlaka dikkat edilmesi gerekir.

Çabuk bozulan yiyeceklere dikkat edin!
Hava sıcaklıklarının gitgide artması ile bakteriyel enfeksiyon ajanları da besinlerde kolay ve hızlı bir şekilde üreyebilmektedir. Besinlerin saklanma koşullarına bağlı olarak mikroplarda ve ürettikleri toksinlerinde artış görülmektedir. Bu enfeksiyon içeren besinleri tüketen çocuklar genellikle gastroenterit olarak bilinen ishal durumu ile karşı karşıya kalmaktadır. Bunun için uzun süre dışarıda açık bir şekilde beklemiş olan gıdaların tüketilmemesi gerekmektedir. Özellikle tatildeki açık büfelerde uzun süre dışarıda kalmış süt, krema, mayonez, et içerikli yiyecekler çocuklarda ishale neden olabilir, çocukları uzak tutmak gerekir. Dondurma, çikolata gibi çabuk eriyen ve bozulabilen yiyecekler de çocuklarda ishale yol açabilir. Bu konuda da dikkatli olunması gerekir.

Kirli sular da ishale neden olabiliyor
Hijyenik olmayan içme suları, mikropları barındırdığı için yaz döneminde ishallere yol açabilmektedir. Yine yaz döneminde çocukların kullandığı havuzlardan da ishaller kaynaklanabilmektedir. Havuzlardan yutulan mikroplu sular ishallere yol açabilir. Bunun için çocukların kullanacağı havuzun temizliğinden emin olmak gerekir. Hem çocuklar hem de ebeveynler el temizliklerine çok dikkat etmelidirler. Özellikle yemek öncesinde ellerin yıkanması için çocuklar teşvik edilmelidir. Yaz döneminde çocukların her gün yıkanması da genel temizlik için uygun olacaktır.

Gazlı ve şekerli içecekler ishalli çocuğa iyi gelmiyor
Çocuklarda ishal ve kusmanın aynı anda görülmesi, sıvı kaybını artırmaktadır. Bu durumda çocuklara ihtiyacı olan sıvı takviyesi yapılması gerekir. Sıvı kaybı hızlı olursa ve bu kayıp giderilmezse hayati tehlike oluşturabilir. Vücuttaki su kaybı arttıkça, çocuklarda dudak, ağız kuruluğu artar, sürekli uyku hali yaşanır, göz kürelerinde çökme, nabızda hızlanma, el ve ayaklarda soğukluk meydana gelebilir. İshalle birlikte bu belirtiler varsa en kısa sürede mutlaka doktora başvurulmalıdır. Çocuk ağızdan yeterli miktarda sıvı alamıyorsa bu durumda damardan sıvı ve elektrolit takviyesi tedavisi uygulanabilir. Bu dönemde çocuğa gazlı ve şekerli içecekler verilmemelidir. Bu tür içeceklerin ishale faydalı olduğuna inanılır; ancak bu yanlıştır. İshali kesmek için bitkisel ürünler de verilmemelidir.

Çocuklarda ishallere neden olan rota virüse dikkat!
Rota virüsü enfeksiyonu da bebeklerde ve çocuklarda ishallere neden olabilmektedir. Rota virüsü mide-bağırsak sisteminin viral bir enfeksiyondur. Rotavirüs, özellikle 2 yaş altı çocuklardaki akut ishallerin en sık nedenlerinden biridir. Küçük yaşlarda görüldüğünde genellikle hastane yatışlarının sebebidir. Aşırı kusma, ishal ve hayatı tehdit eden sıvı kaybı nedeniyle hastanede tedavi olmak zorunda kalınabilir. Bu anlamda rota virüs aşıları oldukça önemlidir. Rota virüs aşısının ilk dozu 6. haftadan sonra olacak şekilde bebek 4. ayını bitirmeden yapılmalıdır. Aşı 4-8 hafta aralarla tekrar edilir. Aşı ağız yoluyla damla şeklinde uygulanır. Rotavirüs aşısının diğer aşılarla birlikte aynı anda veya farklı zamanlarda uygulanmasında tıbben sakınca yoktur. Dikkat edilmesi gereken tek aşı, ağızdan verilen çocuk felci aşısıdır. Her iki aşı arası 15 günden az olmamalıdır.

Doktora danışmadan ilaç kullanmayın
İshal olan çocuk emzirme dönemindeyse mutlaka anne sütü almalıdır. Anne sütü, ishalden koruyan önemli bir besin kaynağıdır. Anne sütü alan bebekler daha çabuk iyileşmektedir. Eğer çocuk 6 aydan büyük ise ishal durumlarında ev yoğurdu, patates püresi, pirinç lapası ve muz püresi verilebilir. İshal döneminde çocuklara yağlı ve şekerli besinler verilmemelidir. Çocuklarda yaşanan ishal durumlarında doktor onayı olmadan kesinlikle antibiyotik tedavisi uygulanmamalıdır.

18 AĞUSTOS TARİHTE BUGÜN

0


18 Ağustos
Tarihte Bugün Yaşanan Olaylar
1235-Lozan’da büyük yangın.
1789-Liege’de (Belçika) ihtilal.
1868-Fransız astronom Pierre Jules Cesar Janssen helyum elementini keşfetti.
1877-Asaph Hall, Mars’ın uydusu Phobos’u keşfetti.
1917-Büyük Selanik yangını: şehrin %30’dan fazlası harab oldu, 70.000 kişi evsiz kaldı.
1920-ABD’de kadınlara oy hakkı tanındı.
1944-Yahudiler Fransa’daki toplama kampı Drancy’den kurtuldular.
1950-Belçika Komünist Partisi başkanı Julien Lahaut, suikast sonucu öldürüldü.
1958-Vladimir Nabokov’un romanı Lolita ABD’de yayımlandı.
1964-Türk güreşçiler Tokyo Olimpiyatları’nda 2 altın, 3 gümüş ve 1 bronz madalya kazandılar.
1971-Vietnam Savaşı: Avustralya ve Yeni Zelanda, askerlerini Vietnam’dan çekme kararı aldılar.
1983-Alicia kasırgası Texas sahillerini vurdu; 22 kişi öldü.
1989-Tadeusz Mazowiecki Polonya’da Doğu Avrupa’nın komünist olmayan ilk hükümetinin ilk başbakanı oldu.
1998-Ekonomik krize düşen Rusya bütün dış borç ödemelerini durdurma kararı aldı.
1998-Büyük jüriye ifade veren ABD Devlet Başkanı Bill Clinton, Beyaz Saray stajyeri Monica Lewinsky ile olan ilişkisini itiraf etti.
1999-17 Ağustos Depremi
2007-Atlas Jet’e ait bir yolcu uçağı kaçırıldı. Hiçbir can ve mal kaybının olmadığı kaçırma eyleminin ABD’ yi protesto etmek amacıyla yapıldığı belirlendi. Uçak Antalya Havalimanı’na indirildi.
2008-Pakistan Cumhurbaşkanı Pervez Müşerref muhalefet baskısı nedeniyle istifa etti.
Tarihte Bugün Doğanlar
1933-Roman Polanski, Polonya asıllı yönetmen
1962-Felipe Calderon, Meksika Başkanı
1969-Edward Norton, ABD’ li sinema oyuncusu
1980-Esteban Cambiasso, Arjantinli futbolcu
1980-Emir Spahic, Boşnak futbolcu
1983-Kris Boyd, İskoç futbolcu
1984-Robert Huth, Alman futbolcu
1992-Frances Bean, Kurt Cobain’in kızı
Tarihte Bugün Ölenler
330-Helena, Roma İmparatoru Konstantius Chlorus’un eşi ve I. Konstantin’in annesi (d. yaklaşık. 246/50)
1227-Cengiz Han, Moğol politikacı ve ordu lideri, kağanı (d. 1162)
1258-II. Teodor Laskaris, İznik İmparatorluğu imparatoru (d. y. 1221)
1648-İbrahim (padişah),Osmanlı padişahı (d.1615)
1765-I. Franz, Kutsal Roma İmparatoru ve Toskana Grandükü (d. 1708)
1850-Honore de Balzac, Fransız yazar (d. 1162)
1919-Joseph E. Seagram, Kanadalı alkollü içki üreticisi (d. 1841)
1940-Walter Chrysler, Chrysler otomobil şirketinin kurucusu (d. 1875)
1945-Subhas Chandra Bose, Hindistanlı siyasetçi (d. 1897)
1963-Clifford Odets, ABD’li oyun yazarı, senarist (d. 1906)
1990-Grethe Ingmann, Danimarkalı şarkıcı (d. 1938)
1992-John Sturges, ABD’li film yönetmeni (d. 1911)
1992-Christopher McCandless, Alaskalı gezgin (d. 1968)
2004-Elmer Bernstein, ABD’li besteci (d. 1922)
2009-Nezihe Meriç, Türk yazar (d.1925)

Hatay’ın gerçek ihtiyacı ne?

0

Hatay ekonomisi her geçen gün kötüye gidiyor. Hataylılar fakirleşiyor, Hatay’da artık huzur yok! Hatay artık hayat değil, Hatay Büyükşehir’in geleceği karanlık. Hatay sahipsiz, Hatay’ın önde geleni, lideri yok. Vah Hatay vah! Hatay artık mevta!
Ben demiyorum, TÜİK verileri söylüyor: Hatay’da yaşayan 1.5 milyon insanın en az yarısı mutsuz. Hatay’da kişi başına düşen milli gelir 6.122 dolara düşmüş. Hatay esnafı kan ağlıyor. Çünkü Hatay Suriyelilerin işgali altında; Hatay’da artık Suriyeliler esnaflık, dış ticaret yapıyor.
Hatay’da işsizlik oranı yüzde 17 olarak görülse de gençler arasındaki işsizlik oranı yüzde 35’ten az değil. Hatay’da 17 ile 25 yaş arasındaki genç nüfusun çoğunluğu işsiz, perişan. Üniversiteli gençler “asgari ücret” koşullarında dahi iş bulamıyor. Hatay’ı ve Hataylıları daha zor günler bekliyor!
Hatay Büyükşehir Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş, Hatay ekonomisinin düzelmesi için boşa çabalıyor. Hatay halkının hakkı ne? Hatay’a teşvikte ilk defa mı haksızlık yapılıyor? Kaldı ki Hatay’ın gerçek ihtiyacı sadece teşvikten ibaret değildir. Hatay’ın gerçek ihtiyacı teşvikten de öte, daha başkadır.
Hatay’ı artık teşvik de kurtaramaz! Hatay ekonomi ve ticaretinin önünde birçok engeller vardır. Hataylılar hiçbir haksızlık karşısında suspus olmamalıdır; konuşmalıdır, sokağa çıkmalıdır, hakkını aramalıdır, şeytana teslim olmamalıdır.
Bence, ‘Hatay halkı hakkını istiyor’ sloganı ile teşvik elde edilemez! Teşvik, girişimcilerin, yatırımcıların, siyasetçilerin meselesidir. Öncelikle, Hatay halkı geleceği için tek vücut olmalı, tüm enerjisini “Hatay EXPO 2021” için harcamalıdır!

HATAY GERÇEKLERİ

Kimse kusura bakmasın! Birileri Ankara’dan gelecek güzel haberleri dört gözle beklemesin. Çünkü Hatay ekonomisinin bozulması, Ortadoğu’ya yapılan ihracatın durması, Ortadoğu’da 6 yıldır devam eden Suriye savaşı yüzündendir.
Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş, radyolarda, televizyonlarda konuşarak; Hatay’ın ekonomik sıkıntılarını yazılı ve görsel basında paylaşarak, bozulan kent ekonomisini eski parlak günlerine kavuşturamaz. Herkes kendi işine bakmalıdır. Hatay’ın ekonomi ve ticaretini geliştirmek Hatay Büyükşehir’deki tüm ilçe belediye başkanlarının asli görevidir.
Hatay’ın kötüye gidişine ‘dur’ diyebilmek için, en başta Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı olmak üzere, 15 ilçe belediye başkanı el ele vererek, komşu ülke Suriye’de barışın yeniden tesisi yönünde çaba harcanmalıdır.
Hataylılar, Türkiye’yi Araplaştırmaya, Ortadoğu’da İslamcı terör örgütlerini iktidara taşımaya ve Türkiye’nin rejimini değiştirmeye çalışan hükümet politikalarına karşı etkin mücadele etmelidir. Hatay’ın Ortadoğu’ya açılan gümrük kapılarının sonuna kadar açılması ve bu kapılardan eşya, taşıt ve yolcuların giriş ve çıkışlarının sağlanması için, merkezi hükümete baskı yapılmalıdır. Savaş çığırtkanlığına son verilmelidir. Ortadoğu halkları birbirlerinin düşmanı değil, kardeşidir. Bugüne kadar Hatay’da sokaklara dökülen ve ‘barış’ sloganı atan kaç Hataylı vardır?
Hatay halkının geleceği barıştadır. Hakkını isteyen, hak arayan her Hataylının yüreğinde ‘Hatay Aşkı’ ve ‘Hatay Sevdası’ olmalıdır! Herkes, aynaya bakmalı ve gerçek yüzünü görmelidir. Hatay halkı, bugüne kadar geleceği için tek vücut olamamıştır, olamaz da!
Çünkü Hatay’daki sivil toplum kuruluşlarının üst yöneticilerinde aşk yok, sevda yok, umut yok, cesaret yok!
Çünkü Hatay’daki kamu kurum ve kuruluşlarının yöneticilerinde laf çok; ama büyük hayaller yok, ciddi icraat yok!
Çünkü Hatay’ın etkin ve yetkin iş adamlarında sermaye var ama yatırım yok, üretim yok, misyon yok, vizyon yok!
Çünkü Hatay’da üretim olsa da marka yok, depo yok, antrepo yok!
Çünkü Hatay’da dağ, deniz, kum, güneş, tarihi eserler, müzeler, kaleler, yatırlar var ama turist yok, turizm yok!
Çünkü Hatay’da cami, kilise, havra çok ama fabrikalar yok! TIR filoları çok, ihracat yok! Kara sınır kapıları var, giren-çıkan yok! Hatay sınır kenti ama sınır ticareti yok, bavul ticareti yok!
Çünkü Hatay’da üniversiteler var ama araştırma yok, bilgilendirme yok, aydınlanma yok, konuşan yok, yazan yok! Hatay’da siyasetçi çok, fakat projesi olan, halkı düşünen, ileri görüşlü siyasetçi yok! Hatay’ın Amik Ovası, verimli toprakları var ama barajları yok, sulama kanalları yok.
Hatay’da yüzlerce gazete var ama basın hürriyeti yok, objektif ve tarafsız gazeteci yok! Hatay’ın dünyaya açılan tek penceresi var, ama HRT Akdeniz mikrofonlarına konuşacak fikri hür, vicdanı hür konuşmacılar yok!

HATAY’IN GERÇEK İHTİYAÇLARI

Siyaseten, karpuz gibi ortadan ikiye bölünmüş Hatay halkı geleceği için tek vücut olamaz. Hatay halkı hakkını istese bile, CHP ve Ak Partili ilçe belediye başkanları, mahalle muhtarları ve farklı siyasi görüşten vatandaşlar ele ele vererek, ortak sesini devlet büyüklerine duyuramaz. İktidar, CHP’li Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş’ın liderliğinde başlatılan “Hatay Halkı Hakkını İstiyor” kampanyasına destek vermez, veremez! Sırf Lütfü Savaş’ı başarısızlığa uğratmak için, Hataylıları teşvikle ödüllendirmez!
Çünkü en geç 2019’da yerel ve genel seçimler var!
Çünkü merkezi yönetim ile Hatay Büyükşehir Belediyesi arasında ilişkiler künefe tadında değil, iletişimde kopukluk var! Bu yüzden Hataylılar Hazine’ye ödedikleri verginin karşılığını hizmet olarak geri alamıyorlar.
Bütün şehirde kentsel dönüşüm yok. Kentlerde araç çok; park-bahçe yok, otopark yok, temizlik yok, güzellik yok, estetik yok! Erzin, Dörtyol, Payas, İskenderun, Arsuz, Samandağ ve Yayladağı’nın Doğu Akdeniz’e kıyıları var ama bu ilçeler ‘liman kenti’, ‘deniz kenti’ değildir. Hatay’ın kaderini değiştirecek, Hataylıların refahını arttıracak büyük yatırımlar yok!
Kaldı ki, Hatay ekonomisinin kalkınması için, teşvik kararında değişiklik de yetmez!
Öncelikle Ankara ile Şam arasında iletişimin kurulması, diplomatik ilişkilerin başlaması şarttır. Ortadoğu’da barışın ve halklar arasında kardeşliğin tesisi için, Türk Dış Politikası’nda değişiklik gerekiyor. Suriye’ye açılan Hatay’daki gümrük kapılarının sonuna kadar açılması, giriş ve çıkışların serbest hale gelmesi, Türkiye’deki Suriyelilerin çoğunun memleketlerine dönmesi önem arz ediyor.
Ama bu arada, Hatay İş Dünyası, eli kolu bağlı, hareketsiz durmamalıdır. Hükümet teşvik vermese de, kendi imkânlarıyla yeni organize sanayi bölgeleri kurmalı ve mevcutları geliştirmelidir.
Hatay halkı, merkezi hükümetten ille de bir şey isteyecekse, ihracata yönelik yatırım ve üretimi teşvik etmek, doğrudan yabancı yatırımları ve teknoloji girişini hızlandırmak, işletmeleri ihracata yönlendirmek ve uluslararası ticareti geliştirmek için; Mersin, Adana ve Gaziantep’e olduğu gibi, Hatay’da da “Serbest Bölge” kurulmasını istemelidir.
İhracat yapmadan ithalat olmaz! Bu dengenin tutturulması gerekir. Hükümet, dış ticarete önem verdiğine göre, devletin ihracatı da eşit derecede desteklemesi gerekir. İşte bu yaklaşım doğrultusunda ihracatçının çok ihtiyaç duyduğu depo ve antrepo inşaatları yapılmalıdır. Amanos Dağı’na birden çok tüneller açılmalıdır. Doğu Akdeniz’deki limanlar, Güneydoğu illerine, Ortadoğu havzasına yaklaştırılmalıdır. Hatay’da, ihracatçıların mallarını düzenli ve bozulmadan saklayabileceği yeterlilikte modern depo / antrepolar inşa edilmelidir. İskenderun Körfezi’ndeki limanlar, bu tesisler sayesinde mukayeseli üstünlüğü arttırmalıdır.
Sözün özü: Hatay halkı geleceği için tek vücut olup devletten bir şeyler isteyecekse; Hatay’a modern organize sanayi bölgeleri, depolar, gümrüklü antrepolar, tüneller, yeni yollar ve serbest bölgeler istemelidir!

10 Yıl Sonra Kastamonu ve Yakupağa Külliyesi

0

Yurdumuzun çok güzel ve aynı zamanda tarih ve kültürle bezenmiş harika köşelerinden biri de Kastamonu! Kastamonu genelde “Safranbolu Evleri”, Türkiye’nin ve milletimizin banisi Gazi M. Kemal Atatürk’ün “Şapka ve Kılık Kıyafet Devrimi” ile daha çok bilinir. Bir de Ilgaz Dağları ve kayak merkezi var. Gazi Paşa Kastamonulular için “munis insanlar” yakıştırması da yapmış. İlk kez 2007’de gidebildiğim bu yurt köşesine 5-6 Ağustos tarihlerinde, aradan geçen 10 yıl sonra tekrar gittim. 10 yılda bir kent ne kadar değişebilirmiş bunu bir kez daha anladım.
Kastamonu’ya “Evliyalar ve yatırlar kenti”deniyor. Çünkü adım başı türbe, yatır, medrese, cami vb hemen hepsi de tarih ve kültür kokan eserlerle dolu. Özellikle Türk sinemasında hala izlenen “Hababam Sınıfı” romanına konu olan, yazarı Rifat Ilgaz’ın okuduğu Abdurrahman Paşa Lisesi de Kastamonu’nun bir diğer gözde mekânı.
Kentin ortasında Karaçomak Deresi adı verilen küçük ama şirin bir akarsu var. Mükemmele yakın bir peysaj düzenlemesi yapılan bu vadideki akarsuyun her iki tarafında da yol mevcut. Tabii yayalar da hatırlanmış. Bu yollardan iki yana doğru giderek sarplaşan vadinin yamaçlarına ulaşılıyor. Özellikle bu eski Kastamonu’nun akarsu ve vadisinden itibaren iki yana doğru yükselen tepelerine kadar tarihi mekânlarpeş peşe sıralanmaktadır.
En gözde tarihi mekânlarından biri Kastamonu Kalesi. Bizans dönemine kadar uzanan kalede Çandaroğulları Beyliğinin de izleri var. Kent merkezinin güneyindeki “Ev Kaya Mezarları”nın tarihi M.Ö. 7. yüzyıl başlarına dayanmaktadır.
Sipahiler mahallesinde de bir başka kaya mezarları var. Bir diğer kaya mezarı Kalekapı Kaya Mezarı’nın daM.Ö. 7. yüzyılda Paflagonyalılar tarafından yapıldığı ileri sürülmektedir. Ancak bu son kaya mezarı Kastamonu’nun ilçesi Taşköprü’ye 17 km mesafededir. Bilinen diğer kaya mezarları da Aygır Kalesi Kaya Mezarı, Urgancı Kaya Mezarı,Bademci Kaya Mezarı,Hobu Kayası Mezarı’dır.
Aşir Efendi Hanı, İsmail Bey Hanı (Kurşunlu Hanı), Nasrullah Camii, Yanık Han, Cem Sultan Hanı (Karanlık Han) ve daha pek çok tarihi mekân Kastamonu merkezindeki görülecek yerlerdir. Tabii Safranbolu veya Kastamonu Evleri de oldukça fazla. Üstelik bu tarihi ve kültür hazinesi varlıklar şehrin Vakıflar Müdürlüğü’nün çok titiz çalışmaları altında yaşatılmaya çalışılmaktadır.
Yakupağa Külliyesi – Kastamonu’nun Simgesi
Tarihi ve kültür mekânlarından bir diğeri de Yakupağa Külliyesi’dir. 1547’de Kanuni Sultan Süleyman’ın hazine reisi Yakup Ağa tarafından yaptırılan külliyede medrese, imaret, misafirhane ve sıbyan mektebi vardı.
Külliyenin hemen üst kısmında kente oldukça tepeden bakan konumda ise Yakupağa Camii bulunmaktadır. Yavuz Sultan Selim’in hocası Halimi Çelebi tarafından yaptırılan cami, 1547’de Yakup Ağa tarafından onarılarak bugünkü halinegetirilmiştir. Kesme taştan yapılan caminin kubbeleri kurşunla örtülüdür. Yapılış tekniği dolayısıyla mimari kıymeti bulunduğu gibi medrese, imaret ve sıbyan mektebine sahip bir külliyede yer aldığı için de ayrıca değerlidir. Minaresi Cami’nin güneybatı köşesine inşa edilmiştir.
Ahşap ve sedef işçiliği ile dikkat çeken külliyenin kapısı, oyma sanatının en iyi örneklerinden biri olup, kapı kanatlarındaki panolarda; “Bu Cami’nin kapısı her zaman sevinçle açılsın!” ve
“Ben Allah’ın birliğine şahadet ederim!” yazıları bulunmaktadır.
İmarethane (Aşevi), kubbeli odalar ve misafirhane olarak kullanılmış beş kubbeli revakların bulunduğu mekânın üst kısmında ve camiye yakın yerde Kastamonuluların vazgeçilmez dinlenme yeri de var. Şehrin milliyetçi camiasının adıma kahvaltı düzenlediği mekânın şirinliği, ancak ziyaret edince ve biraz oturup dinlenince daha iyi anlaşılabilir.
Son Söz: Engin tarihe sahip ülkemizde Yakupağa Külliyesi’ne sahip Kastamonu da bu tarihi ve kültür zenginliğinden ziyadesiyle istifade etmiş bir yurt köşesidir. Görmeyi düşünün!

AYAKTAYIZ

0


Bize 67 yıldır destek olan okuyucularımıza ve İskenderun Kamuoyuna en derin şükranlarımızla…

Şehit Yılmaz Hatay’da toprağa verildi

0


Şırnak’ta terör örgütüne yönelik operasyonda şehit olan Jandarma Uzman Çavuş Abdulhadi Yılmaz memleketi Hatay’ın Antakya ilçesi Madenboyu Mahallesi’nde gözyaşları arasında toprağa verildi
Şırnak’ta terör örgütüne yönelik operasyonda şehit olan Jandarma Uzman Çavuş Abdulhadi Yılmaz Hatay’ın Antakya ilçesi Madenboyu Mahallesi’nde gözyaşları arasında toprağa verildi.
Şehit Jandarma Uzman Çavuş Abdulhadi Yılmaz’ın Türk bayrağına sarılı naaşı, öğleden sonra Hatay’ın Antakya ilçesi Madenboyu Mahallesindeki baba evine getirildi. Burada alınan helalliğin ardından şehidin naaşı cenaze namazının kılınacağı alana getirildi. Törende vatandaşlar tarafından tekbirler getirildi, Kur-an-ı Kerim okunarak dualar edildi. Tabuta sarılarak ağlayan şehidin Annesi Fatma ve Babası Mustafa Yılmaz, çocuklarının tabutuna sarılarak şehit oğullarının ardından gözyaşı döktüler.
Törene, Hatay Vali vekili Orhan Mardinli, askeri erkan, siyasi parti temsilcileri, belediye başkanları ile çok sayıda vatandaş katıldı. Askerlerin omuzlarında taşıdığı şehidin naaşı kılınan cenaze namazının ardından Madenboyu Asri Mezarlığı’nda toprağa verildi.

Bu meydan Nardüzü Mahallesi’nin kalbi olacak!

0


Arsuz Belediyesi’nin sosyal alanları meydanlarla donatma projeleri kapsamında hayata geçireceği ikinci kent meydanı projesi görücüye çıktı
İnsan odaklı hizmet anlayışı ve ortak aklı esas alan yönetim şekliyle Arsuzlular için en iyisini yapmanın mücadelesini veren Arsuz Belediye Başkanı Nazım Culha,Nardüzü Mahallesi’nde hayata geçirecekleri kent meydanı projesini bu kez mahalle esnafı ile birlikte değerlendi. İlçe merkezindeki kent meydanının ardından Arsuz’unikinci kent meydanı olarak tasarlanan projeyiayrıntılarıyla anlatan Başkan Culha’nın toplantısına esnafın yanısıra başkan yardımcısı Sedat Deveci,Nardüzü Mahalle Muhtarı Mehmet Şanlı,CHP Arsuz Kadın Kolları Başkanı Remziye Berkyürek ve Gençlik Kolları Başkanı Taner Kırılmış da katıldı.
Halkın rahatça toplanabileceği ve vakit geçirebileceği, çocukların oyun oynayabileceği, insanların yürüyüş ve spor yapabileceğiNardüzü Kent Meydanı’nın yapım sürecinin meydan alanı içerisinde bulunan ve mülkiyeti belediyeye ait işyerlerini kiralayan esnafın mağdur olmaması için uzadığını anlatan Başkan Culha, büyük bir hassasiyet gösterdiği proje kapsamında aynı alan içerisinde yeni işyerleri yapılacağını ve esnafın mağdur olmadan oraya taşınacağını vurguladı.
Yaklaşık bir yıl içerisinde bitirmeyi planladıkları Nardüzü Kent Meydanı’nın mahallenin adeta kalbi olacağını ifade eden ArsuzBelediye Başkanı Nazım Culha, “Meydanımız fitness alanı, çocuk oyun grupları, yeşil alanı, çok amaçlı meydanı, yürüyüş yolu, kafeteryası ve peyzajıyla harika bir yaşam alanı olacak Nardüzü Mahallemiz için. Bu meydan aynı zamanda Arsuz’daki ikinci kent meydanımız olacak. Modern kentlerin hepsinde meydan kültürü var. Bu meydan projemiz biz ilk göreve başladığımız yıllardan beri var. Ancak, burada bulunan esnafımız mağdur olmasın diye acele etmek istemedik ve biraz bekledik. Bu alanda mülkümüz olan parsel içerisinde esnaf arkadaşlarımıza yeni işyerleri yapmak için, arsanın imkânları çerçevesinde bir proje çalışması yaptık. Mümkün olduğunca buradaki esnafın boşta kalmaması yönünde bir düşüncemiz var. NardüzüHalkı’nın gelip burada sohbet edebileceği ,yemyeşil bir meydanı, yepyeni bir yaşam alanı olacak. Özellikle kadınlarımız açık alanda otursun, sohbet etsin diye burada etrafı açık bir kafeterya da yapacağız” dedi.

Otizmde dikkat eksikliği çile olmaktan çıkıyor

0


Hatay Otizm Derneği, Başkan Yardımcısı ve Eğitim Koçu Burcu Özyıldız, Play Attention cihazı yardımı ile otistik çocuklardaki dikkat oranını yüzde 90’lara kadar çıkarabildikleri söyledi
HATAY – Otistik çocuklar için geliştirilen dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunu gideren Play Attention adlı cihazın Türkiye’de 5 ilde bulunduğu, bir tanesinin de Hatay’da olduğu belirtildi. Hatay Otizmliler Derneği Başkan Yardımcısı Burcu Özyıldız, Play Attention adlı odaklanma cihazı sayesinde çocuklardaki dikkat eksikliğini ortadan kaldırdıklarını söyledi.
Hatay Otizmliler Derneği Başkan Yardımcısı ve Play Attention Eğitim Koçu Burcu Özyıldız, kullandıkları cihazla öğrencilerin odaklanma sorunlarını ortadan kaldırdıklarını kaydedetti. Cihaz sayesinde çocuklardaki dikkat oranının arttığını ve göz temasının arttığını belirten Özyıldız, “Göz teması artınca çocuklarda odaklanmalar arttığı için daha iyi dil eğitimleri alabiliyorlar. Dil eğitimi alan çocuklarımız konuşma becerisine daha çabuk sahip olabiliyorlar. Zihinlerini daha doğru kullanabiliyorlar. Okuma yazma alanlarında, davranış bozukluklarında daha başarılı sonuçlar elde edebiliyoruz. Şimdi bu çocuklarımızda yaş guruplarına göre çok küçük seviyelerle başlıyoruz. Otizmli çocuklara çok küçük dakikalarla başlıyoruz. 10 dakikayla başlıyoruz, 7 dakika ile başladığımız çocuklar var. Daha yetişkin çocuklarımızda, hafif derecede zihinsel engelli çocuklarımızda 45 dakikaya kadar seanslarımız oluyor. Mesela Ertuğrul gibi otizmli bir öğrencimize 45 dakika boyunca bu cihazı uygulayabiliyoruz. Ertuğrul’un dikkat seviyesi il başlarda yüzde otuzlardaydı. Şuanda Ertuğrul’un dikkat seviyesi, odaklanması yüzde doksan beşlerin üzerinde oluyor. Ertuğrul bu konuda çok başarılı bir öğrenci. Ertuğrul’un bunu sayesinde yüzmedeki başarıları arttı. Derslerindeki ve akademik becerilerindeki başarıları arttı cihaz sayesinde” dedi.
Özyıldız, cihazla birlikte algı oranları artan çocukların ailelerinin olumlu tepkilerin geldiğini söyledi.
Annelerin cihazla verilen eğitim sonrasında çocukları ile göz kontaklarının arttığını sözlerine ekleyen Özyıldız: “Biz neredeyse uyguladığımız bütün bireylerde çok yüksek başarılar elde ediyoruz. Anneler bize ‘Çocuğumuzun göz kontağı arttı hocam, çocuğumuz artık bizi daha iyi algılıyor’ diyor. Bu sayede çocuklarımız ödevlerini bitirmeyi öğreniyorlar. Göz Kontağı kurmayı öğreniyorlar. Seslenildiğinde bakmayı öğreniyorlar. Kendi yerlerinde oturma süreleri uzuyor. Odaklanmaları artıyor çocuklarımızın ve akademik derslerindeki başarıları artıyor” diye konuştu.