Hatay’ın Dörtyol ilçe Kaymakamlığı görevini yürüten Recep Soytürk İskenderun Kaymakamlığına atandı.

Sakarya Özel İdaresi Genel Sekreterliği görevini yürüttüğü sırada 2013 yılında Dörtyol Kaymakamı olarak göreve başlayan Recep Soytürk bakanlığın aldığı karar doğrultusunda, bir süredir İskenderun kaymakamının emekliye ayrılmasının ardından vekaleten yürütülen İskenderun Kaymakamlığına tayin edildi.

Dört yıldır Dörtyol İlçe Kaymakamı olarak görev yapan Recep Soytürk evli 3 çocuk babası.

Prematüre olarak doğduğu için bir süre kuvözde kalan, bu sırada doktor hatası nedeniyle kör olan Deniz Örak için güzel günler başladı.

Henüz 8 yaşında olmasına rağmen geçtiğimiz aylarda ilk resitaliyle sanatseverlerin karşısına çıkan Deniz’in müthiş performansı önce sosyal medyada, ertesi günden itibaren de yazılı ve görsel basında günlerce yayınlandı. Son olarak Kanal D ekranlarında canlı yayın konuğu olan Deniz; bu programda sanatçı Ferda Anıl Yarkın’ın kemanıyla birlikte eşlik ettiği mini bir konser verdi. Yayına canlı olarak bağlanan Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim Hizmetleri Genel Müdürü Celil Güngör; ” Deniz’in ailesiyle bir araya gelip, eğitim planlamasını birlikte yapacağız. Bu sık görülen bir durum değil. Ender bir durum. Deniz’in sanat kariyerini; ailesi ve sanat kurumlarıyla birlikte planlayacağız.” dedi.

Yayından hemen sonra Mimar Sinan Üniversitesi Konservatuarı yetkililerinin Deniz’i sınava davet ettiklerini söyleyen baba Ahmet Örak sözlerine şöyle devam etti:

“Deniz’i iki aşamalı sınava aldılar. Deniz, 168 çocukla birlikte girdiği bu zorlu sınavı kazandı. Yarı zamanlı olarak; hem görme engelliler ilkokuluna hem de Mimar Sinan Üniversitesi Konservatuarı’na gidecek. Çok mutluyuz. Yıllardır hayalini kurduğumuz, gerçekleşmesini çok istediğimiz planlarımız hayata geçiyor. Başta Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim Hizmetleri Genel Müdürü Celil Güngör olmak üzere emeği geçen herkese çok teşekkür ederiz.”

Antakya’da görme engelliler için anaokulu olmadığından, Deniz’in 1 yıl boyunca Adana’daki bir okula devam ettiğini söyleyen Anne Nursel Örak;

“ Deniz’in müziğe olan ilgisini fark edince ona minik bir org aldık. Bir gün müzik öğretmeni, Deniz’in absolut kulağa sahip olduğunu söyleyince, bu defa eve piyano aldık. Deniz, hocası Ece Çapan ile birlikte piyano derslerine başladı. Sonra öğrendik ki; Deniz dünyadaki 600, Türkiye’deki 3 yetenekten biriymiş. Sadece 5 ay gibi kısa bir sürede aldığı eğitimle sahneye çıktı ve sanatseverler tarafından çok beğenildi. Ancak; Antakya’da Deniz ve onun gibilerin gidebileceği bir ilkokul olmadığından dolayı çok üzülüyorduk. Çeşitli zamanlarda ilgili kurumlarla görüşmeler yaptık. Çocuğumuz için dilediğimiz, hayal ettiğimiz her şey gerçekleşti. Yıllarca bu uğurda verilmiş emeğin ilk karşılığını konservatuar ile aldık. Ancak asıl maraton şimdi başlayacak, bunun farkındayız. Özel durumlu diğer çocuklara yardım ve yönlendirme kısmında misyon üstlendiğimizin de farkındayız. Bu harika çocuklar için her şeye bedel. İnanıyor ve diliyorum ki; çok yakında her ilimizde görme engelliler ve işitme engelliler için okullaşma yaygınlaşacak. Biz devletimizi her zaman yanımızda hissettik. Emeği geçen herkese teşekkürü borç biliriz.” Dedi.

Geçtiğimiz Mayıs ayında 12. Pera Piyano Yarışması’nda da ödül alan Deniz; Eylül ayında özel davetli olarak İspanya ve Rusya’ya gidecek.

Samandağ Belediyesi ve Samandağ Kalkındırma Derneği işbirliğiyle tamamlanan Evvel Temmuz belgeselinin galasının 9 Temmuz’da gerçekleştirileceği bildirildi.
Yönetmen Koray Kesik ve profesyonel bir ekip tarafından yapımı tamamlanan belgesel Evvel Temmuz’un tarihini anlatıyor. Tarihe ışık tutuyor.
Belgesel ile ilgili yapılan açıklamada :” Günümüz Dünyasında yitip gitmekte olan birçok gelenek içerisinde bir şekilde hayata, politikaya, gençliğe, geçmişe bağlanan Evvel Temmuz’un hikâyesidir bu! Binlerce yıllık kültürün hayata tutunuşunu, zaman içerisinde geçirdiği değişimleri ve bir toplumun kendi kimliğine, kültürel değerlerine, inanç öğelerine, anadiline ve ritüellerine sahip çıkma hikayesi… Yapılan sözlü tarih çalışmaları, tanıklıklar ve arşiv görüntüleriyle Evvel Temmuzun geleneksel bir bayramdan politikleşen bir festivale dönüşen hikâyesini Samandağ özelinde bir azınlık hikâyesi olarak anlatmaktadır. Evvel Temmuz Belgeseli Galası 9 Temmuz 2017 Pazar günü Saat: 20.00’de Samandağ Belediyesi Yeni Çarşı Salonunda gerçekleştirilecektir. Tüm halkımızı bekliyoruz.

İskenderun Belediye Başkanı Seyfi Dingil, düzenlenen iftar yemeğinde İskenderun’a bağlı mahallelerin muhtarları bir araya geldi.
Düzenlenen iftar programına TBMM İdare Amiri ve Hatay Milletvekili Orhan Karasayar, AK Parti İskenderun İlçe Başkanı Ayhan Bodur, muhtarlar ve eşleri de katıldı.
İskenderun Belediye Başkanı Seyfi Dingil, iftara katılan muhtarlar ile tek tek tokalaşıp sohbet etti.
Düzenlenen iftar programının açılış konuşmasını yapan İlçe Başkanı Ayhan Bodur, Ramazan ayının manevi havasını hep birlikte yaşadıklarını belirterek birlik ve beraberlik atmosferinin önemine değindi.
Daha sonra bir konuşma yapan İskenderun Belediye Başkanı Seyfi Dingil ise başı rahmet, ortası mağfiret, sonu cehennem’den kurtulmak olan mübarek Ramazan ayının sonlarına gelindiğini belirterek,”Cenabı Allah birliğimizi ve beraberliğimizi daim kılsın. Muhtarlarımızla sürekli diyalog halindeyiz. Hepimizin tek bir amacı var oda bu aziz millete hizmet etmek İftar programımıza katıldığınız için teşekkür ediyoruz” dedi.
TBMM İdare Amiri ve Hatay Milletvekili Orhan Karasayar ise İskenderun’a hizmet noktasında gece gündüz demeden çalıştıklarını belirterek, İskenderun’u bütün alanlarda geliştirmek ve büyütmek için halka hizmet yolunda mahalle muhtarlarıyla omuz omuza mücadele ettiklerini söyledi.
Yapılan konuşmaların ardından iftar programı sohbet ortamında devam etti.

Hatay’ın Reyhanlı ilçesine sığınan Suriyelilerin, ramazanı ve bayramı ülkelerinde geçirmek için Cilvegözü Sınır Kapısı’ndan çıkışları yoğun şekilde devam ediyor.
Geçişlerin başladığı 1 Haziran’dan bu yana Türkiye’nin birçok bölgesinde yaşayan yaklaşık 100 bin Suriyeli, Cilvegözü Sınır Kapısı’ndan ülkesine geçiş yaptı.
Yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı Cilvegözü Sınır Kapısı’ndan, aralarında çocukların da olduğu Suriyeliler, yanlarına aldıkları birkaç eşyayla ülkelerine gidiyor.
Cilvegözü Sınır Kapısı’ndan, çıkış ve girişler 23 Haziran’a kadar yapılacak. 24-27 Haziran’da giriş çıkış işlemleri gerçekleştirilmeyecek. 28 Haziran Çarşamba günü ise bu işlemler normal şekilde uygulanacak.

İskenderun Belediyesi Zabıta Müdürlüğü Ekipleri Bayram öncesi kent genelinde Çikolata ve Şeker denetimi yaptı.
Zabıta Müdürlüğü Ekipleri, her yıl olduğu gibi bu yılda, Ramazan Bayramı öncesi denetimler yaparak avtandaşların Bayram alışverişlerinde tercih ettiği şekerleri denetleyerek hazır paketlerin son kullanım tarihlerine ve kilo ile satılan açık şekerlerin kalitesini inceledi.
Yapılan denetimlerde, Çikolata ve Şeker satışı yapan Şekerciler, Pastaneler, Kuruyemişçileri tek tek denetleyen Belediye Zabıta Müdürlüğüne bağlı ekipler, yaptıkları denetimlerde kaliteli şeker satışı yapan iş yerleri sahiplerine teşekkür ettiler.
İskenderun Belediye Başkanı Seyfi Dingil, yapılan denetimler hakkında bilgiler vererek “Vatandaşlarımızın sağlığı bizim için önemli. Vatandaşların güzel bir bayram geçirmeleri için denetimlerini sıklaştırdık. Vatandaşlarımız açıkta satılan ürünleri alırken aşırı sıcağa maruz kalmış ve beyazlaşmış üründen kaçınmalı. Satış yapılan yerin fizikî görünümüne ve temizliğine dikkat edilmeli. Şüpheli olan katkı maddeler içeren ürünler alınmamalı. Vatandaşlarımız herhangi bir olumsuzlukla karşılaştığında şikâyetlerini zabıta müdürlüğüne bildirmelerini rica ediyoruz “diye konuştu.

İskenderun’da faaliyet gösteren Ticaret Meslek Lisesi Mezunları Derneği yönetimi üyeleri öğretmenleri ile birlikte iftar yemeğinde buluştular.
İskenderun Ticaret Meslek Lisesi Mezunları Derneği üyeleri yıllar önce kendilerini okutan öğretmenleri ve aynı sırada lise yıllarını geçirdikleri öğrenci arkadaşları yıllar geçse de bu birlik ve beraberliklerini unutmuyorlar. İskenderun Ticaret Meslek Lisesi Mezunları Derneği Başkanı Fuat Kaya’nın özverili gayretleri ile aynı okuldan mezun olan okul arkadaşlarını bir araya getirip, o yılları yad etmeleri ve mezun oldukları okuldan yıllar geçse de bu birlikteliklerini sürdürme adına gayret göstermesi İskenderun’da takdir topluyor. Belen Özvadi Restaurantta düzenlenen iftar yemeğine İskenderun Ticaret Meslek Lisesi Mezunları Derneği Başkanı Fuat Kaya, İskenderun Fırıncılar Odası Başkanı Mahmut Şenöz, Malatya Hekimhan Culhalılar Köyü Kurucu Dernek Başkanı Ali Ekber AY, Öğretmenler Ahmet Benli, Ahmet İlikci, Adem Sönmez Veli Tekerek, MKÜ İç Denetim Uzmanı Mustafa Özdemir, 1969 mezunu Sefa Sümer ve Ticaret Meslek Lisesi Mezunları katıldılar. İskenderun’da yıllar önce aynı okuldan mezun olan arkadaşlarla yılda birkaç kez de olsa bir arada olmanın onurunun ve sevincini yaşadıklarını belirten İskenderun Ticaret Meslek Lisesi Mezunları Derneği Başkanı Fuat Kaya, “Birlik ve beraberliğimizi devam ettirmek için dernek olarak çaba sarf ediyoruz. Yıllar geçse de bizim arkadaşlık bağlarımız devam ediyor. Dernek olarak geleneksel hale getirdiğimiz iftar yemeğimize katılan tüm öğretmenlerimize ve katılımcılarımıza teşekkür ediyorum” dedi. Ticaret Meslek Lisesi Mezunları Derneği üyeleri Belen’de hizmete giren Belen Özvadi Restarunatta su sesi eşliğinde serin bir ortamda güzel bir organizasyonla iftar yaptılar ve yılların hatıraları ile sohbet etmek imkanı buldular.

Nevşehir Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı görevine atanan Murat Kalkan’ın yerine İskenderun Hakimliği görevinden Kırıkhan Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı ve Adalet Komisyonu Başkanı olarak Murat Sarıkaya atandı.
Kırıkhan Kaymakamı Mustafa Erkayıran, Garnizon Komutanı P.Yrb. Süleyman Erdemir, Kırıkhan Belediye Başkanı Ayhan Yavuz ve İlçe Emniyet Müdürü Mustafa Özkan; İskenderun Hakimliği görevinden Kırıkhan Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı ve Adalet Komisyonu Başkanı olarak atanan Murat Sarıkaya’ya hoşgeldin ziyaretinde bulunarak yeni görev yerinde başarı dileklerinde bulundular.

Defne Belediye Başkanı Op.Dr İbrahim Yaman’ın; üzerinde hassasiyetle durduğu ve birebir görüşmeler yaparak talep ve sorunlara çözüm ürettiği Mahalle Gezilerinin bu haftaki durağı Tavla Mahallesi idi.
Tavla Mahallesi’nde yapılması planlanan çok amaçlı salon ve park ile ilgili yerinde inceleme ve tespitlerde bulunan Başkan Yaman’a; teknik personeli, Tavla Mahalle Muhtarı Semih Güzel, Belediye Meclis Üyesi Gülbahar Özdemir ve mahalle sakinleri eşlik etti.
Tavla Mahallesi’ne kazandırılması planlanan, kültürel ve sanatsal etkinliklerin yanı sıra Taziye Evi olarak da kullanılacak olan çok amaçlı salonun yer tespitinin yapıldığı inceleme gezisinde, semt evi ile birlikte yapılacak olan çevre düzenlemesi ve peyzaj çalışmaları konusunda da karşılıklı görüş alışverişinde bulunuldu.
Park alanı ve çocuklara yönelik oyun gruplarının yer alacağı bölgenin de tespitini yapan Başkan Yaman, ilgili birimlere talimat vererek çalışmaların kısa sürede başlayacağının müjdesini verdi.

Afganistan’daki iç savaş nedeniyle 35 yıl önce Hatay’ın Antakya ilçesine yerleşen ve o günden bu yana kıyafetlerinden yaşantılarına kadar gelenek ve göreneklerini yaşatmaya çalışan Özbek kökenli Türkler, ramazanda da “Buhara” adını verdikleri ekmeği yapıyor.

Yaklaşık 7 bin kişinin bulunduğu Ovakent Mahallesi’nde yaşayan Özbek Türkler, ramazan ayında da kendi kültürlerine yaşatarak gelecek nesillere aktarmaya çalışıyor.

Mahalledeki fırınlarda ramazan süresince çok az maya ile yapılan ve tandırda pişirilen ekmekler büyük talep görüyor.

Fırın ustası Kudretullah Özbek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Özbek kökenli Türklerin gelenek ve göreneklerine çok bağlı olduğunu söyledi.

Afganistan’dan göç ettikleri günden bu yana her ramazanda fırınların Buhara ekmeği yaptığını ifade eden Özbek, “Bu ekmek normal ekmeklere göre çok az maya ile hamurun yoğrulmasıyla oluşuyor. Hamurun daha fazla kabarması için özel bir tokmak yardımıyla yoğurma işlemini yapıyoruz. Tandırın en alt kısmında pişirilen ekmekler, ramazanda büyük talep görüyor.” diye konuştu.

Özbek, Özbekler’in yanı sıra bu ekmekleri mahallede oturan Türkler’in de çok beğendiğini kaydetti.

Hatay Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Dairesi Başkanlığı ekiplerinin il genelindeki beton asfalt çalışmalarının yeni adresi Arsuz ilçesi Hüyük Mahallesi oldu.
HÜYÜK MAHALLESİ’NDE SARAY CADDESİ ASFALTLANIYOR
Hatay’ın her ilçesinde olumsuz hava koşullarına karşı çalışmalarında yıpranan ve kullanışsız hale gelen yollarda çalışmalar gerçekleştiren HBB ekipleri, Arsuz ilçesine bağlı Hüyük Mahallesi’ndeki Saray Caddesi’nde beton asfalt çalışmalarına başladı. Hatay’ın en önemli turistik bölgesi olan Arsuz’da gerek altyapı gerekse üstyapı çalışmaları ile seferberlik gösteren HBB ekipleri, çalışmalarının en kısa süre içerisinde tamamlayacaklarını bildirdi.
ÇALIŞMALAR İL GENELİNDE DEVAM EDECEK
Altyapı ve üstyapı çalışmalarına ara vermeden devam eden ekipler, Hatay’ın 15 ilçesinde ihtiyaç doğrultusunda çalışmalarına devam edeceklerini belirtti.

Hatay Valisi Erdal Ata “Muhtarlar ve Halka Buluşma” toplantıları kapsamında Belenli vatandaşlarımız ve mahalle muhtarlarıyla bir araya geldi.

Belen ilçesi Seyir Terası’nda düzenlenen toplantıya Hatay Valisi Sayın Erdal Ata’nın yanı sıra İl Jandarma Komutanı, J. Alb. Turgay Aras, İl Emniyet Müdürü Kamil Karabörk, Belen Kaymakamı Abdulaziz Aydın, Belen Belediye Başkanı Adnan Vurucu, ilgili kurum müdürleri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, muhtarlar ve vatandaşlarımız katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan toplantı, Belen Kaymakamı Abdulaziz Aydın’ın ilçe ile ilgili yaptığı sunum ile devam etti.

Sunumun ardından toplantıya katılan muhtarlar mahalleleriyle ilgili sıkıntılarını, ihtiyaçlarını; vatandaşlarımız ise taleplerini Vali Ata’ya aktardılar. Vatandaşlarımızın kendisine ilettiği sorun ve talepleri dinleyen Vali Ata, sorunların çözümüne ilişkin ilgili kurum müdürlerine talimatlar verdi.

Toplantı sonunda Belen ilçemizle ilgili bir değerlendirmede bulunan Vali Ata, ‘’Taleplere genel olarak baktığımızda; alt yapı, şebeke eksiklikleri ve elektrik arızaları ile ilgili şikâyetler geldiğini görüyoruz. İçme suyu, yol ve kanalizasyonla ilgili yine HATSU ve Hatay Büyükşehir Belediyesinin yapması gereken konular ile ilgili sorunlar gündemde. Kaçak yapılaşmadan kaynaklanan vatandaşların abone olamaması ile ilgili sorunlar hemen hemen her ilçede gündeme getirildi. Bunlar biraz zaman alabilir ama mutlaka çözülmesi gereken konular. Ben özellikle bu konularda talimat verdim. Tüm ilçelerimizde bunların tetkikleri yapılacak. Biz kurum olarak üzerimize düşen ne varsa yapmaya hazırız. Ama bunun bir ayağı da belediyelerin yapacağı imar çalışmaları ile doğru orantılı olacak.’’ dedi.

Diğer taraftan eğitim ile ilgili ihtiyaçların da dile getirildiğini ifade eden Vali Ata, ‘’Bizim hedefimiz 2018 yılı itibariyle ilimizde ikili eğitim yapan okul bırakmamak. Bunu tamamladıktan sonra da mevcut okulların bir kısmının ciddi anlamda bakım onarımının yapılması belki de bir kısmının yıkılıp yeniden yapılması gerekmektedir. Peyderpey bunlarla da ilgileneceğiz. Ayrıca ilçemizde hükümet binasını yaptıracağız, Emniyet Müdürlüğü binası yapılacak. Diğer taraftan sağlıkla ilgili bir konu gündeme getirildi. Burada belki hastane değil ama sağlık tesislerini bir araya toplayıp en azından acil durumlarda müdahale edilebilir bir sağlık merkezi de kurmakta fayda olduğunu düşünüyorum. İskenderun’da büyük bir bölge hastanesi yapılacak. Burası İskenderun’a mesafe olarak uzak bir mesafe değil. Ankara, İstanbul gibi bir kentte bir hastaneye ulaşmak için bir iki saat yol kat edilebiliyor. Tahmin ediyorum yapılacak olan hastaneye 10-15 dakikada ulaşma şansınız olacak. Bunun yerine ambulans sayısını arttırabiliriz. Bunlarla olaylara kısa bir süre içinde müdahale edilebilir.’’ dedi.

Belen ilçemizin manzarasının çok güzel yapılaşmanın ise kötü olduğunu dile getiren Vali Ata, ‘’Keşke bu doğal güzelliği bu plansız yapılaşmayla bozmamış olsaydık. Gördüğüm kadarıyla da maalesef ilcenin genişleme alanı da yok. Dağlar ve ormanların arasına sıkışmış kalmış bir ilçedir. Dolayısıyla trafik ile ilgili de sorunlar var. Bu konu ile ilgili otoyolun Cilvegözü’ne kadar bağlanması projesini takip ediyoruz. Bildiğim kadarıyla her şey hazır. Ödenek temin edildiğinde Karayolları Genel Müdürlüğünce ihalesi yapılacaktır. Bu proje tamamlandığı takdirde hem ilçedeki trafikten kaynaklanan sorunlar çözülmüş olacak hem de Antakya tarafında yaşayan vatandaşlarımızın İskenderun ve bu bölgeye ulaşımında ciddi rahatlama olacak. Bizim hesaplarımıza göre ortalama yapılacak olan yol çok kısa bir süre içinde de kendisini amorti edecektir. Çünkü 22-23 bin civarında günlük araç geliş-gidişi oluyor. Aşağı-yukarı 7.5 km yolun kısalmasının, hem yakıt tasarrufu hem zaman tasarrufu hem de araçların yıpranmasını da hesap ettiğimizde ekonomiye büyük bir katkısı olacaktır. Bunu mutlaka yaptıracağız ama büyük bir proje olduğu için de hemen bugün başlayıp yarın bitirme şansı olmayacak.’’ dedi.

Toplantı süresince gerekli notların alındığını belirten Vali Ata, ‘’Sadece Belen ilçemizin değil tüm ilçelerimizin sorunlarını çözüp vatandaşlarımızın yaşam standardının yükselmesi için elimizden gelen gayreti sarf edeceğiz. Kamu hizmetlerinin standardı ne kadar yüksek olursa vatandaşlarımızın sorunları da o derece asgari düzeye inecektir.’’ şeklinde konuştu.

Toplantıya katılımlarından dolayı her bir muhtarımıza ayrı ayrı teşekkür ettiğini kaydeden Vali Ata, gerçekleştirilen buluşma toplantısının halkımıza, ilimize hayırlı olması temennisinde bulundu.

CHP Hatay Milletvekili, aynı zamanda Milli Savunma Komisyonu Üyesi Birol Ertem, Komisyon’un CHP’li üyeleriyle “Adalet” gömleği altında düzenlediği basın toplantısında, Manisa ve diğer şehirlerde yaşanan askerler zehirlenmeleriyle ilgili Araştırma Önergesi’nin AKP’lilerin oylarıyla reddedildiğini hatırlattı. Milletvekili Birol Ertem, Manisa’da son bir ay içinde, askerin yediği yemekten dolayı 4. kez zehirlendiğinin altını çizerek, bu konudaki gelişmeleri şöyle aktardı:
“23 Mayıs 2017 Salı günü, ‘batı kışla’ olarak bilinen Manisa 1. Piyade Er Eğitim Tugay’ında akşam yemeğinden sonra rahatsızlanan binden fazla asker hastanelere kaldırılmıştır. 27 Mayıs 2017 Cumartesi günü, Manisa Kırkağaç 6. Jandarma Komando Eğitim Alayı’nda, akşam yemeğinin ardından çok sayıda asker rahatsızlanmış 150 asker hastanelerde tedavi altına alınmıştır. Buna rağmen askeri birliklerde zehirlenme vakaları son buldu mu? Maalesef hayır!
16 Haziran 2017 Cuma günü Manisa Doğu kışlada 70 asker, 17 Haziran 2017 Cumartesi günü batı kışlada 750 asker yedikleri yemeklerden zehirlenerek hastanelere kaldırıldı. Toplamda 2000’den fazla asker zehirlenme vakasıyla hastanelere kaldırılmıştır. Halen hastanelerde tedavileri devam eden askerlerimiz var. Zehirlenme vakaları Manisa ile sınırlı kalmadı, geçen hafta Diyarbakır’da ve dün gece Kastamonu’da askerler yine zehirlendiler.”
-ŞÜPHELER-
23 Mayıs tarihinde yediği yemekten zehirlenerek şehit olan er Hüsnü Özel’e Allahtan rahmet, hastanelerde tedavi altına alınan tüm askerlere acil şifalar dileğiyle basın toplantısına başlayan Hatay Milletvekili Birol Ertem şunları söyledi:
“Aynı ilde 4’üncü defa yaşanan olayların sıradan bir zehirlenme vakası olmadığını düşünüyoruz. Manisa’nın en büyük askeri birliklerinde sık sık askerler zehirleniyorsa ve hiçbir tedbir alınmıyorsa, ortada çok ciddi bir sorun vardır ve bu sorun giderek büyümektedir.
Bu soruna dikkat çekmek ve siyasi iradenin konuya el koyması gerektiğini düşünerek, Manisa’daki askerlerin zehirlenme nedenlerinin araştırılması amacıyla Mecliste Araştırma Komisyonu kurulması için, CHP Manisa Milletvekillerimiz başta olmak üzere, diğer Sayın Milletvekillerimizin imzasıyla bir Araştırma Önergesi verdik.
Geçen hafta Salı günü CHP Grup Önerisi olarak bu konu Meclis Genel Kurulu’nda görüşüldü. Maalesef, AKP sözcüleri ‘daha önemli işler var’ diyerek, Araştırma Komisyonu kurulması önerisini oylarıyla reddettiler. Onlar, önemsiz olarak gördüğü için askerlerimiz zehirlenmeye devam ediyor. Bu nedenle, Mecliste Araştırma Komisyonu kurulması için verdiğimiz Araştırma Önergesi’ni reddeden AKP Milletvekilleri, Cuma ve Cumartesi günü yaşanan zehirlenmelerden sorumludurlar.
İlk zehirlenme vakasından sonra, yemek şirketinin sözleşmesi feshedilip gerekli tedbirler alınmış olsaydı, binlerce askerimiz tekrar tekrar zehirlenmeyecekti. Yaşadıklarımızdan anlaşılmıştır ki; AKP, muhalefetten gelen Araştırma Komisyonu kurulması taleplerine ret oyu verme geleneğini ivedi olarak terk etmelidir.”
-ASKERİ BİRLİKLER-
Zehirlenme olaylarının yaşandığı birliklerin Manisa’nın en büyük askeri birlikleri olduğunu söyleyen Birol Ertem, şöyle devam etti:
“Manisa Batı Kışlada 3.000, Doğu kışlada 2000, Kırkağaç’ta ise 6000 asker bulunmaktadır. Bu kadar çok askerin bulunduğu kışlalarda askerlerin zehirlenmesi kabul edilebilir bir durum değildir. Manisa’daki doğu ve batı kışlada 3. zehirlenmeden sonra askerlere yemek veren şirketin sözleşmesinin iptal edilmesinde çok geç kalınmıştır. Bu şirketin diğer askeri birliklere ve kamu kurumlarına yemek vermeye devam edip etmediği konusu ise açıklığa kavuşmamıştır.
‘Askeri yemek ihaleleri nasıl yapılıyor, ihale komisyonunda kimler var, bu ihaleye kaç firma girmiş, bu firmalar kimlere ait, ihale bedeli ne kadar, günlük yemek birim fiyatı kaç lira’ bunların açıklanması gerekiyor. Bu firmanın özel sektöre verdiği fiyatla, kamu kurumlarına verdiği fiyat farkı nedir?
6000 askerin bulunduğu ve 27 Mayısta zehirlenme vakasının yaşandığı Kırkağaç’taki askeri birliğe gıda temin eden şirketlerle sözleşmeler aynen devam etmektedir. Kamu kurumlarının ve askeri birliklerin yemek ihalelerinden çok pis kokular gelmektedir ve bunlar mide bulandırıcıdır. Askerlerin zehirlendiği birliklere yemek veren ROTA yemek şirketinin siyasi bağlantıları mutlaka araştırılmalıdır. Çünkü 12 büyük askeri birliğe ve Ankara ve İstanbul’da birçok hastaneye yemek veren şirketin arkasında siyasi bir güç olmadan bu ihaleleri alması mümkün değildir.15 Temmuz sonrasında meydanlarda yemek dağıtan bu şirket, AKP iktidarının gözdesi olan bir şirkettir. 1049 askerin hastaneye kaldırılması, hatta Er Hüsnü Özel’in yaşamını yitirmesi bile yeterli olmamıştır. İşte bu nedenle, sözleşmesinin iptal edilmesi için her gün askerlerin zehirlenmesi, binlerce askerin hastanelik olması gerekmiştir.
-AÇIKLAMA NEREDE?-
“Manisa’da 4. defa askerler yedikleri yemeklerden zehirlenmiş, fakat ne Genelkurmay’dan ne de Milli savunma Bakanı’ndan tatmin edici bir açıklama yapılmamıştır” diyen Ertem, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sayın Milli Savunma Bakanı, Meclis’te yaptığı açıklamalarda, Manisa batı kışla için kumanya dağıtımı yapıldığını belirtmiş, ama halen yüz bin askere yemek veren yemek firmalarıyla ilgili ne yapılacağı konusunda bilgi vermemiştir. Herkes biliyor ki, şirket sahiplerinin başka başka isimlerde birçok şirketi var. ROTA şirketinin sözleşmesi iptal edilip aynı ihaleyi başka bir şirket adıyla yine aynı kişiler alırsa sakın şaşırmayın. Milli savunmayı ve Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarının sağlığını tehdit eden çok ciddi bir sorunla karşı karşıyız.? Bu, aynı zamanda, ulusal bir güvenlik sorunudur.
Asker karavanası, Türk Silahlı Kuvvetleri’nde özel bir öneme sahiptir. Vatani görevlerini yapan askerlerin sağlıklı beslenmelerine gösterilen özen, devletimizin geçmişten gelen bir geleneğidir. Askerinin yemeğinin, kuşamının, sağlığının, eğitiminin üzerine titreyen ‘gerçek’ komutanlar AKP-Fetö işbirliği ile açılan Ergenekon, Balyoz Kumpas Davaları ile ordudan uzaklaştırılıp meydan bu ihalecilere kalınca, zehirlenmeler kaçınılmaz hale gelmiştir.
-ASIL NEDEN-
Yaşanan zehirlenme vakalarının asıl nedeninin, özelleştirme politikalarıyla Mehmetçiğin mutfağına sokulan şirketler olduğunu savunan Ertem’in tespitlerinin devamında şunlar var:
“Askerlerimizin beslenmesi, kar payı peşinde koşan şirketlere bırakılamaz. Bu yüzden, Türk Ordusu, kendi geleneklerine dönmeli ve Mehmetçiğin kendi karavanasından sağlıklı şekilde beslenmesi sağlanmalıdır. Devletimizin ve halkımızın bu kadar hassas olduğu bir konu üstü örtülerek geçiştirilemez. Bakınız; Manisa’da, Diyarbakır’da, Kastamonu’da yaşanan bu olaylar barış zamanında meydana geldi. Allah korusun, savaş zamanında böyle bir olay yaşanması durumunda, bunun hesabını kim verecekti?
Bu nedenle, Milli Savunma Komisyonu’nun CHP’li üyeleri; Bilecik Milletvekili Yaşar Tüzün,
İstanbul Milletvekili Dursun Çiçek, İzmir Milletvekili Murat Bakan, Konya Milletvekili Hüsnü Bozkurt ve Manisa Milletvekili Mazlum Nurlu ile birlikte Milli Savunma Komisyonu Başkanı’na bir çağrıda bulunarak,
Milli Savunma Komisyonu’nun toplantıya çağrılması talebinde bulunduk.
Asker ailelerini tedirgin eden ve toplumda büyük tepkiye neden olan Manisa’da yaşanan zehirlenme vakalarını görüşmek üzere, Milli Savunma Komisyonu’nun en kısa zamanda toplantıya çağrılmasını ve Milli Savunma Bakanlığı ile Genelkurmay Başkanlığı tarafından konu hakkında Komisyon üyelerine bilgi verilmesi istedik. Milli Savunma Komisyonu Başkanı’nın toplantıya Komisyon’u çağırmasının daha uygun olacağını düşündük. Bu vatanın evlatları, göz bebeğimiz Mehmetçiklerimizin sağlığından millet olarak hepimiz sorumluyuz. Bu nedenle, Cumhuriyet Halk Partisi olarak, zehirlenme olaylarının takipçisi olacağız. Asker karavanasına zehir bulaştıran ihale anlayışını lanetliyor, zehirlenerek şehit olan er Hüsnü Özel’e Allahtan rahmet, hastanelerde tedavisi süren askerlerimize acil şifalar diliyoruz.”

Antakya Özel Ata Koleji’nden bu yıl mezun olan Zeynep Demirağ; Bodrum’da sahile vuran “Suriyeli Aylan Bebek” dramından yola çıkarak oluşturduğu “BİTMEYEN UMUTLAR” projesiyle, HAGİAD tarafından verilen plaketle taltif edildi.

Hatay Genç İşadamları Derneği tarafından Antakya Şehir Kulübü’nde düzenlenen yemekte konuşan Yönetim Kurulu Başkanı Zekvan Barutçu; “Amacımız; gençlerin bulundukları toplumda farkındalığı ve duyarlılığını artırmak. Zeynep de insani yönü çok kuvvetli bu projeyle; sevgi, barış, hoşgörü kavramlarını bir kez daha hatırlatarak farkındalık yaratmış oldu. Biz de yönetim kurulu olarak Zeynep’e ” ENÇOK GELECEK VAAT EDEN ÖĞRENCİ ” ödülü verdik. Kendisini tebrik ediyor; gelecekteki tüm arzularının gerçekleşmesini diliyorum.” diyerek sözü Zeynep Demirağ’a bıraktı.

“Tüm bu hikâye, bir TV haberinin bende uyandırdığı etkiyle başladı. O gün sahile vurmuş bir çocuk cesedi beni bu konuda duyarlı olmaya ve araştırma yapmaya itti. Sabah ilk işim ailemle bu haberi yorumlamak oldu. Bu etkiyle uzun zamandır endişeli olduğum konu hakkında, yani “Suriyeli Mülteci Çocuklar”ile ilgili bir proje yaratmak istedim.” diyen Zeynep Demirağ, sözlerine şöyle devam etti.

Okul müdürümüze “BİTMEYEN UMUTLAR” adlı projemden bahsettim. Okulda duyuru yaparak; oyuncak, yiyecek ve giyecek toplayıp, bir günlüğüne onları ziyaret etmek istediğimi söyledim. Onlara moral ve umut olmak adına yanlarında olduğumuzu hissettirmek istediğimi söyleyince beni takdir edip tamamen arkamda olduğunu söyledi. Antakya Milli Eğitim Müdürlüğü ve Hatay Valiliği’nin iznini aldıktan sonra; 10. sınıf arkadaşlarımız, okul idarecilerimiz ve gönüllü birkaç öğretmenimizle birlikte Altınçay Mahallesi’ndeki “Beyaz Güvercin” Suriye Okulu’nu hediyelerimizle ziyaret ettik.
Gezdiğim 11 Suriye okulundan bir tanesiydi o. Yola çıktığımızda neyle karşılacağımı, az -çok tahmin ediyordum. İki katlı açık yeşil bir bina, etrafı iki metre boyunda dikenli çitlerle çevrili, boyası dökülmüş, yer yer yama yapılarak iyi bir görünüm sağlanmaya çalışılmış. Türk bayrağı ve Suriye bayrağı yan yana asılı… İşte dayanışmanın yaşattığı umutların en sağlam örneği…

Binaya girerken pencerelerden gülücükler saçarak el sallayan çocuklar, tıpkı pencere kenarındaki çiçekler gibi rengârenkti. Savaştan kaçıp gelen, umutlarını, hayallerini başka ülkelerde yeşertmeye çalışan yaralı çocuklardı onlar. Geleceklerimizden haberleri vardı. İçeri girince bize hazırladıkları ikramlar; sevgi ve dostluk dışında bizden hiçbir beklentileri olmadığını, aslında sevgi paylaşım temelli bir yumak oluşturmak istediklerini ifade ediyordu. Hediyelerimizi bıraktık ve okulda gezmeye başladık. Işığı az ampuller, karanlık sınıflar, delik deşik sıralar, duvarlardaki Arapça ve Türkçe afişler, zorluklarla dolu bir yaşam, aynı şekilde eğitimde de devam ediyordu. Fakat gözlerde umut, yürekte sevgi meşalesi yanıyordu.

Birçok acı olayın ardından umudunu kaybetmemiş, hayatta olduklarına şükreden ve gözlerinin içi gülen küçücük çocuklardan hayat dersi aldık. Çok şey öğrendik onların hikâyelerinden. Bu olaylar silsilesi aslında bir insanlık ayıbının sonuçları… Haberler, gazeteler, dünya gündemine damga vuran acımasız görüntüler. Kendilerine yaşamlarını devam ettirmek için yer arayan insanlar. Yaşlı- genç, küçük- büyük; canlarını kurtarma pahasına sokaklara savrulan insanlar… Bunlardı içimde bir şeyler yapma isteği uyandıran!”

HAGİAD gibi önemli bir STK’ dan aldığım plaket, bu bağlamda aldığım en anlamlı ödüldür. Ben de takdir edip, değer verdikleri için HAGİAD Yönetim Kurulu başkan ve üyelerine çok teşekkür ederim” dedi.

Hatay’ın Antakya ilçesindeki 3 farklı noktada çıkan örtü yangını kontrol altına alındı. Yangında 25 hektar alan zarar gördü.

İlçeye bağlı Ballıöz Mahallesi’nde henüz belirlenemeyen nedenle çıkan yangınlara, 3 helikopter, 10 arazöz, bir ilk müdahale aracı ve çok sayıda yer ekibiyle müdahale edildi.

Kahramanmaraş Orman Bölge Müdürlüğü Orman Yangınlarıyla Mücadele Şube Müdürü Muzaffer Ketmen, yaptığı açıklamada, ihbar üzerine ekiplerin kısa sürede bölgeye ulaştığını söyledi.

Yoğun rüzgarın etkisiyle yangının hızla yayıldığını ancak ekiplerin özverili çalışmasıyla kontrol altına alındığını belirten Ketmen, soğutma çalışmalarının sabaha kadar süreceğini aktardı.

Ketmen, yangında ortalama 25 hektar alanın zarar gördüğünü sözlerine ekledi.

GIZ Alman Uluslararası İşbirliği Kurumundan Sn.JoachimSchewrer ve Hakan Karaduman, Kırıkhan Belediye Başkanı Ayhan Yavuz’a makamında ziyarette bulundular.
Yapılan Ziyarette, Kırıkhan ilçe sınırları içerisinde yaşayan Suriyeli Mültecilere ve Evsahibi Topluluklara yönelik Eğitim Programı ile bu proje kapsamında Kırıkhan’da yapılması düşünülen çalışmalar hakkında Başkan Yavuz’a bilgiler verdiler.
Başkan Yavuz ise Kırıkhan’da ikamet eden Suriyeli mültecilerin durumları hakkında GIZ Alman Uluslararası İşbirliği Kurumundan Sn.JoachimSchewrer ve Hakan Karaduman’a bilgilendirmede bulundu.
Başkan Yavuz yaptığı açıklamada; “İlçemizde yaşayan Suriyeli mülteciler sayıca ve kayıt dışı çok fazla olmalarına rağmen Kırıkhan halkıyla birlikte biz Kırıkhan’ı yönetenler olarak Ensar-Muhacir dostluğu içerisinde Suriyeli kardeşlerimize evlerimizi, gönüllerimizi, sofralarımız açtık. Eğitimleriyle ilgili ve diğer bütün konularda onlara hiçbir şeyi esirgemeyerek elimizden gelen bütün yardımları yaptık.
GIZ Derneğininözellikle Suriyeli çocukların eğitimleri konusunda ve yerel halkımızın da faydalanabileceği ilçemiz Kırıkhan’da yapılacak olan çalışmalarda GIZ Derneğiyle çalışmaya hazırız. Nazikane ziyaretlerinden ve işbirliği çalışmalarından dolayı kendilerineteşekkür ediyorum.” Dedi.

Arsuz ilçesindeki Karaağaç Mahallesi’nde denizin kenarında karaya vurmuş yaklaşık 12 metre uzunluğundaki ölü beyaz balinayı gören vatandaşlar sahile akın etti.
ÇÜRÜMÜŞ BALİNADAN GELEN KÖTÜ KOKULAR ÜZERİNE BİLDİRİLDİ

Ölü ve çürümüş olduğu görülen balinadan gelen kötü kokular üzerine vatandaşlar, durumu polis ekiplerine bildirdi. Balinanın bulunduğu noktaya gelen emniyet ekipleri ise durumu hemen sahil güvenlik ve İskenderun Teknik Üniversitesi Deniz Bilimleri Fakültesi görevlilerine haber verdi.

RÜZGAR VE DALGA NEDENİYLE MÜDAHALE EDİLEMEDİ

Balinanın bulunduğu yere gelen yetkililer rüzgar ve dalga nedeniyle balinaya müdahale edemezken, sahil kenarında bekleyen balinanın dalgaların dinmesinin ardından çekileceği öğrenildi.