Çarşamba, Mayıs 1, 2024
No menu items!
Ana SayfaKöşe YazılarıBu deprem Asrın FELAKETİ Mİ ? CEHALETİ Mİ !!!

Bu deprem Asrın FELAKETİ Mİ ? CEHALETİ Mİ !!!

 

Adviye Yüksel Ertekin yazdı

Bu deprem Asrın FELAKETİ Mİ ? CEHALETİ Mİ !!!

Zaman geçiyor. 6 Şubat depreminin üzerinden dört  ayı öteledik . Halen çadırlarda , konteynerlerde yaşamaya devam ediliyor bu bölgelerde . İnsanların yüzlerindeki ifade gülmenin , üzülmenin dışında bir görüntü . Solgun bir ten rengi . Gülmenin yerini tuhaf bir yüz ifadesi almış . Çocuklar artık çocuk gibi davranmıyor . Oyunları daha kısa . Ve ailelerinin yanlarından ayrılmıyorlar . Zaten bazı yaş düzeyindeki çocukların çalışan anneleri, izinli sayılıyor . Yani bir durgunluk ve tanımlanmayan bir yaşam şekli oluşmuş .
O korkunç geceyi herkes kendi yaşadıkları ile anlatıyor . Yakınlarını kaybedenler enkazdan çıkartarak defnetmişse ,
“Biz şükür bulduk” İnşallah siz de bulursunuz temennisinde bulunuyorlar .
Ben deprem olduğunda Almanya’da idim . Bir Şubatta gitmiştim . Fakat 7 Şubat sabahı oğlumla geri dönmüştüm .
Eşim de enkaz altında kalanlardan birisi idi . Ancak 5. günü akşamı çıkartılmış ve defnedilmişti .
Ülkemin on bir ilinde etkili olmuştu DEPREM .
Feryat figan içinde kalmıştı bu illerimiz . Havanın soğukluğu ve deprem insanlarımızı sus pus etmiş . Sadece ağlamaklı bir şekilde boş boş bakıyor susuyorlardı .
Ben; “erken gelindi , geç kalındı, yardım şöyle dağıtıldı” gibi konulara değinmeyeceğim .
Fakat insanlarıma şunu hatırlatmak istiyorum ve de SORUYORUM ??
Bu deprem Asrın FELAKETİ Mİ ?
Yoksa Asrın CEHALETİ Mİ !!!
Neden mi bunları sorguluyorum ?
Şöyle ki bu FAY hatları o gün gece mi oluştu ?
Yıllardır bu FAY hatları biliniyorsa , hangi tedbirler alındı. Bu konuda o yörede nasıl bir yapılaşma yapılması irdelendi .
Örneğin benim yaşadığım İSKENDERUN şehrinde nasıl bir yapılaşma tedbiri alındı .
Bu şehrin çocukluğumdaki binalarını hatırlıyorum . En fazla bina kat sayısı üç idi .
Genelde ilk kat dükkan değilse , üç dört merdivenle bir küçük balkona çıkılır . Oradan eve girilirdi . İkinci kata bu merdivenden farklı bir yan merdivenle ikinci kata çıkılırdı . Veya bir kapıdan girilerek bahçe içinde yaşam planlaması yapılardı .
Zira burası denizin çekilmesi nedeni ile gevşek zeminli bir toprak yapıya sahipti . Hatta bazı mahaller var ki adları yapısı ile anılırdı .
Örneğin Dumlupınar mah : Domuzluk diye bilinirdi .
Barbaros mah : Bataklık diye bilinirdi . Zaten şehrin kurucu olan İSKENDER şehri yüksek tepe kesimine kurmuş diye bilinir ..

Haaa gelelim bu depremin asrın felaketi meselesine .
Ben asrın ihmali diyorum ve de ASRIN CEHALETİ ile noktalıyorum . Bilim insanlarının uyarılarını önermezsek, sonradan üzülmek boş bence . Niçin deniz dolgulu bir kıyı şehrinde yirmi kat üzeri binalar NİÇİN ??
Yapılaşmada depremi en çok yaşayan JAPONYA niçin örnek olmuyor bizlere . Bina yapımındaki demir kalınlığı , demir oranı , ve temelde uygulanan esneklik niçin ÖRNEK alınmıyor .
Şimdilerde bir dolu yenilikler varken bu konuda , biz neden rant peşindeyiz . İnsan hayatını neden ön planda tutmuyoruz ??
Haa bir de tarım alanlarında mantar gibi oluşan yapılanma o da ayrı bir MUAMMA .!!
Nerede ne yapacağımız kararını hiç doğru veremiyoruz maalesef .
Kurtulan bir Amik gölünün oluşan AMİK ovasına , hava alanı ve binalar yaparsak !!! O güzelim kına rengi toprakları demirle betonla yok edersek daha neler yaşayacağız . Kendimizi sorgulamazsak daha çok ASRIN FELAKETİ der ve
örtmeye çalışırız ASRIN CEHALETİNİ !!!
ADVİYE ERTEKİN YÜKSEL

RELATED ARTICLES

Yorum Yaz

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

EN SON HABERLER