Salı, Aralık 23, 2025
No menu items!
Ana Sayfa Blog Sayfa 3028

Kızılay Kızılhaç delegeleri 48 yıl sonra Türkiye’de buluştu

0


İskenderun Şube Başkanı Ümit Günay Antalya’da 48 yıl sonra gerçekleştirilen 189 ülke delegelerinin katılımıyla uluslararası Kızılay Kızılhaç Federasyonu Genel Kurulu’na katıldı.

Kızılay’ın ev sahipliğinde 5-11 Kasım 2017 tarihlerinde Antalya’da düzenlenen Uluslararası Kızılay-Kızılhaç Dernekleri Federasyonu Genel Kurulu Uluslararası Kızılay-Kızılhaç Dernekleri Federasyonu Genel Kurulu Toplantısı, 189 ülkeden yaklaşık 2000 delegenin katılımıyla Antalya’da başladı.

Dünyanın en büyük insani yardım organizasyonu olan Uluslararası Kızılay-Kızılhaç Dernekleri Federasyonu Genel Kurulu, Kızılay’ın ev sahipliğinde Antalya’da toplandı. Genel Kurul öncesinde Kızılay Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık, IFRC Genel Sekreteri Elhadj As Sy ve ICRC Genel Müdür Yardımcısı Balthasar Staehelin bir basın toplantısı düzenledi.

Tüm dünyada savaşlar ve insani krizler nedeniyle insanlığın acılı bir dönemden geçtiğini belirten Kızılay Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık, “189 ülkeden yaklaşık 2000 delege ile insani yardımın 2030 stratejisini ele alacağız. Dünyanın bütün emin elleri (Good Hands) burada. Rekor katılımla iyilik ajandası için toplanıyoruz. İnsanlık adına biz sesimizi yükseltiyoruz. İnsanlığın iyilik gücünü artırmak için Türkiye’den ses vermekten de gurur duyuyoruz” dedi.

Dr. Kınık, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin açlığın silah olarak kullanılmaması için birçok kararı bulunduğuna dikkat çekerek “Bu yapı maalesef eşgüdüm sağlayamıyor. Açlığı silah olarak kullanan devletler ya da gruplar hastaneleri, insanı yardım gruplarını hedef alıyorlar. Bütün bunlara BM’de 5 ülke karar veriyor. Sivil inisiyatifler olarak sesimizi yükseltiyoruz. Kim için, 1 milyar yoksul insan, 6 milyon bebek, 65 milyon göç eden insan için yükseltiyoruz. Bütün bunların kutuplaşmış dünya tarafından kabul edilmesi gerekiyor. Tek bir masum bile yara almamalıdır” diye konuştu.

Gençlerin Şehirler ve Kültürler turu…
IFRC Genel Sekreteri Elhadj As Sy ise, gönüllülük ve gönüllüler olmadan hiçbir şey yapılamayacağının altını çizerek “17 milyon gönüllünün gücüyle hareket ediyoruz. Bu toplantılarda onların erken şoklar ve krizlerde dayanıklılığını artırmak için neler yapacağımızı, göç konusunu tartışacağız. Günümüzde dünya en büyük güç hareketiyle karşı karşıyadır. Onların onurunu zedelemeden nasıl çözümler üretebiliriz. Bunları ele alacağız. Katılımcıların her türlü önerisine de açığız” şeklinde konuştu.

Antalya Regnum Carya Golf Resort Otel gerçekleştirilen 189 ülke delegelerinin katılımıyla Uluslararası Kızılay-Kızılhaç hareketi gala yemeğine Avrupa Bölge Başkanlığı için Almanya ile yarışan Türk Kızılayı Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da konuk oldu. gecede ayrıca Anadolu Ateşi dans grubu konuklara muhteşem bir gösteri sundu.

Hatay’da Trafik Kazası: 1 Yaralı

0


Hatay’ın Kırıkhan ilçesinde meydana gelen kazada 1 kişi yaralandı.

Alınan bilgiye göre, Behçet Çoğan (47) yönetimindeki 33 V 3155 kamyon, Kırıkhan-Kumlu yol kavşağında Cuma Güneş (39) idaresindeki 34 EY 288 plakalı otomobille çarpıştı.

Kazda, otomobil sürücüsü Güneş, araçta sıkışarak yaralandı. İtfaiye ekiplerince sıkıştığı yerden kurtarılan Güneş, 112 Acil sağlık ekibince ilçedeki özel hastaneye kaldırıldı. Güneş, burada yapılan müdahalenin ardından Hatay Devlet Hastanesine sevk edildi.

Otomobil sürücüsü Güneş’in, sağlık durumunun ciddiyetini koruduğu öğrenildi.

Kaymakam Soytürk İTSO’da İnşaat sektörünün sorunlarını dinledi

0


İskenderun Kaymakamı Recep Soytürk, İTSO’da İnşaat sektör temsilcileri ile bir araya gelerek sorunlarını dinledi.
İTSO Yönetimi kurulu salonunda gerçekleştirilen toplantıda, İskenderun Kaymakamı Recep Soytürk ve İTSO Başkanı Levent Hakkı Yılmaz, Bölgemizde inşaat sektöründe faaliyet gösteren müteahhit, inşaat mühendisi mimar, Yapı denetim, emlak danışmanları gibi inşaat ile uğraşan şirket yetkilileri ile bir araya geldi.
Toplantının açılış konuşmasını yapan İskenderun Kaymakamı Recep Soytürk, “İskenderun ve çevresinde inşaat sektöründe faaliyet gösteren firma yetkililerimiz ile bir araya gelerek sorunlarını dinlemek, çözüm yolları aramak, sıkıntılarını dinlemek ve bu sorunlara katkı sunmak için bu gün aranızdayım” dedi.
Toplantıda söz alan İTSO Başkanı Levent Hakkı Yılmaz ise; “Odamız Meclis üyeleri, Meslek Komite üyelerinin de aralarında bulunan İnşaat sektöründe faaliyet gösteren firmalarımızla zaman zaman bir araya geliyoruz sorunlarını dinliyor çözüm yolları arıyoruz. Özellikle Meclis toplantılarında sorunlarda gündeme geliyor. İnşaat sektöründeki sorunlar tüm sektörleri de dolaylı yoldan etkilediği için, sektör ne kadar canlı olursa, piyasa da o derece hareketlenir” dedi. Sektörünün sorunlarını dile getiren firma yetkilileri ise; İnşaat sektöründe iş sağlığı ve iş güvenliğinin yanı sıra, bu işi gerçekten lisanslı, ihtisaslı kişilerin yapması, gerektiğine dikkat çektiler. Önüne gelen parası veya çevresi olan kişilerin de inşaat sektörüne girdikleri, daire fiyatlarının çok pahalı olduğu ve satışların da çok yavaş gittiği belirtilen toplantıda, sektörün eski canlılığını kaybettiği ve geçtiğimiz yıllara oranla inşaat sektörünün durgun olduğuna vurgu yapıldı. İskenderun’da inşaat sektöründe faaliyet gösteren İTSO Meclis üyesi Ali Tekten ise; Yabancılara konut satışı ile ilgili Kaymakam Soytürk ve toplantıda hazır bulunanlara tanıtım filmi sunumu yaparken, Yabancılara konut satışı konusunda İTSO’dan büyük destek gördüğünü ancak, somut bir çözüm bulamadıklarını ifade etti. İskenderun Kaymakamı Recep Soytürk te, İnşaat sektörü ile ilgili sorunların takipçisi olacaklarını belirterek, önümüzdeki süreçte piyasaların daha da hareketlenmesi temennisinde bulundu.
Toplantıya, İskenderun Kaymakamı Recep Soytürk, İTSO Başkanı Levent Hakkı Yılmaz, İTSO Başkan yardımcısı Muhsin Yeter, İTSO Muhasip üye Necat Özkaya, İTSO yönetim kurulu üyesi Bülent Seküçoğlu, İTSO Genel sekreteri Figen Gül Dönmez, Meclis üyeleri ve firma yetkilileri katıldılar.
Haber Tarihi: 06.10.2017

İSTE’de ‘Lojistikte Kamu ve Özel Sektör Uygulamaları’ Semineri

0

İskenderun Teknik Üniversitesi (İSTE) Denizcilik Meslek Yüksekokulu öğrencilerine yönelik olarak düzenlenen ‘Lojistikte Kamu ve Özel Sektör Uygulamaları’ seminerine
PTT İskenderun Merkez Müdürü Haluk NAZİK ve Öz-Trans U.N.İ.İ.S. Lojistik Operasyon Müdürü Oğuzhan KAYA konuşmacı olarak katıldı.

İskenderun Teknik Üniversitesi (İSTE), Denizcilik Meslek Yüksekokulu Lojistik Bölümü öğrencilerini ‘Lojistikte Kamu ve Özel Sektör Uygulamaları’ isimli seminerle, kamu alanında konunun uzmanlarından PTT İskenderun Merkez Müdürü Haluk NAZİK ve özel sektör alanında konunun uzmanlarından Öz-Trans U.N.İ.İ.S. Lojistik Operasyon Müdürü Oğuzhan KAYA ile buluşturdu.

Lojistik alanında en büyük kurumlardan biri olan PTT’nin İskenderun Merkez Müdürü Haluk NAZİK yaptığı konuşmada; “1940 yılında Posta İdaresi olarak kurulan PTT ülkemizin her bölgesinde 40000 çalışanı ile hizmet vermektedir ve önümüzdeki 5 yıl içerisinde 60000 kişiye daha istihdam alanı açarak büyümeyi hedeflemektedir. Bu istihdamı gerçekleştirirken öncelik kesinlikle Lojistik Bölümü öğrencileri olacaktır. Sizler şimdiden buna hazır olun ve mesleğinizde en iyi olmaya gayret edin” dedi.

Özel sektör lojistik uygulamaları hakkında bilgi veren Öz-Trans U.N.İ.İ.S. Lojistik Operasyon Müdürü Oğuzhan KAYA ise; “Lojistik, gelişen teknoloji ve üretim ağıyla ülkemiz için en vazgeçilmez alanlardan biri olmuştur. Bölümünüzün kıymetinin bilin ve işinize dört elle sarılın” dedikten sonra öğrencilerle mezun olduktan sonra sahip olacakları iş olanakları hakkında bilgiler paylaştı.

Seminer sonunda, İskenderun Teknik Üniversitesi (İSTE) Denizcilik Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Safa Ayhan DEMİRHAN, Haluk NAZİK ve Oğuzhan KAYA’ya katılımlarından dolayı teşekkür etti.

Rüzgâr teknolojileri konusunda Ar-Ge yapmak bir zorunluluktur

0

İskenderun Teknik Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi’nin (İSTE-TTO)
“TechTalks – Teknoloji Sohbetleri” serisinde bu haftanın konuğu
“Temiz Enerji Teknolojileri ve Rüzgâr Enerjisi” konusu ile Yrd. Doç. Dr. Yunus EROĞLU oldu.

İskenderun Teknik Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi’nin (İSTE-TTO) güncel teknoloji konularını etkileşimli ve daha samimi bir ortamda tartışabilmek için düzenlediği Teknoloji Sohbetleri – TechTalks serisinin bu haftaki konuğu İskenderun Teknik Üniversitesi (İSTE) Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Endüstri Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Yunus EROĞLU oldu.

“Temiz Enerji Teknolojileri ve Rüzgâr Enerjisi” konusunda katılımcılara güncel bilgiler veren ve günümüzde rüzgârın en aktif kullanılması gereken alanın ‘elektrik üretimi’ olduğunu vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Yunus EROĞLU; “Tarihte ilk defa 1887 yılına pil şarj etmek için kullanılan rüzgâr türbinleri bugün çevreyi kirletmeyen, üretirken herhangi bir hammadde tüketmeyen, neredeyse dünyanın her yerinde kurulabilen bir yerel enerji kaynağıdır. Doksandan fazla ülkede kullanılan rüzgâr türbinleriyle elektrik üretim uygulaması çok büyük bir sektör haline gelmiştir ve büyümeye devam etmektedir. 2020 yılında 520.000 kişinin bu alanda görev alacağı tahmin edilmektedir. Geleceğin parlayan sektörlerinden olan bu alanda araştırma ve geliştirme (Ar-Ge) yapmak bir zorunluluktur” dedi. Rüzgâr enerjisi alanındaki fırsatlara da değinen Yrd. Doç. Dr. EROĞLU, türbinler ile ilgili inovatif yaklaşımlardan bazı örnekler vererek konuşmasını bitirdi. Sunum esnasında öğrencilerin sıklıkla fikirlerini belirttikleri karşılıklı sohbet havasındaki seminer, katılımcıların bilgi birikimlerine ve bakış açılarına büyük katkı sağladı.

İSTE, İSDEMİR ve IEEE işbirliği!

0

Institute of ElectricalandElectronicsEngineers (IEEE) Elektrik ve Elektronik Mühendisleri Enstitüsü Güç ve Enerji Öğrenci Topluluğu’nunİSDEMİRA.Ş.’ye düzenlediği teknik geziye katılarak; demirin, toz cevherinden çelik bobine uzanan yolculuğuna şahit olan İSTE’liöğrenciler,Türkiye’nin 2.nci büyük demir-çelik fabrikasında rahatlıkla bilgilerini artırabiliyorve mesleki kariyerlerini geliştirebiliyor olmanın kıvancını ve hazzını yaşadılar.

Sanayi ve üretim ile iç içe olmayı ilke edinenİskenderun Teknik Üniversitesi (İSTE), sanayi kuruluşları ile olan bilgi alışverişi ve transferleri sürecinde teknik gezileri de teşvik ediyor. İskenderun Teknik Üniversitesi (İSTE) IEEE Güç ve Enerji Topluluğu(IEEE PES) tarafından organize edilerek, hem ülkemizdeki üç entegre demir-çelik fabrikasından biri olan, hem de Türkiye’de yassı ve uzun çelik üreten tek entegre demir-çelik fabrikası olan İSDEMİR A.Ş.’yeyapılan teknik gezide, tüm iş güvenliği önlemleri alındıktan sonra fabrika sahasının neredeyse tamamı araçla gezildi. Daha sonra yüksek fırın kumanda odası ve sıcak haddehane hattının incelendiği gezide,toz demir cevherinin, sırasıyla sinter, sıvı ham demir, kok gazı, sıvı çelik, 225 mm slab ve son olarak 1200ºC’de haddeleme ile yassı sıcak ürün-bobin üretimine kadar olan proses işlemlerini birebir gözlemleme fırsatı bulundu. Kendileri için bu aşamaları direkt olarak gözlemlemeimkânı bulmanın büyük bir kazanç olduğunu ifade eden İSTE öğrencileri,sanayinin kalbi olan İskenderun’da okumanın da, üretim, inovasyon ve teknolojik gelişime büyük önem veren İskenderun Teknik Üniversitesi’ndeöğrenci olmanın da büyük bir ayrıcalık olduğunu ifade ettiler.

İSTEElektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü Araştırma Görevlisi Selva BAL’ın, teknik gezi süresince İSDEMİR fabrika sahasını detaylıca tanıtan Kurumsal İletişim Uzmanı Zeynep ERZENCİ CEYHAN’a, 4. yüksek fırın kumanda odasında fırının kontrolünün nasıl sağlandığını anlatan mühendis ve teknik personele, sıcak haddehane tesisinde hattın tamamını ekibe gezdiren Metalürji Mühendisi Tuğrul UYSAL’a tüm ilgi ve emeklerinden dolayı teşekkür etti. Gezi, topluca çekilen fotoğrafların ardından sona erdi.

Eğitime destek devam ediyor…

0


Hatay Sevgi ve Şefkate Muhtaç Çocukları Koruma Derneği üyelerinin eğitime ve çocuklara olan anlamlı destekleri devam ediyor.
Dernek üyelerinin bu kez yeni durağı Samandağ İlçesinde bulunan Yeniköy ve İlkokulu oldu.
Protokol üyeleri ile birlikte okulu ziyaret eden dernek üyeleri ihtiyaç sahibi çocuklara giyim ve kırtasiye yardımında bulundular.
Etkinliğe, Samandağ Kaymakamı Dr. Cahit Çelik, İlçe Milli Eğitim Müdürü Hilmi Kapu, İlçe Halk Eğitim Merkezi Müdürü Ali Yeter, HSŞMÇK Derneği Başkanı Serpil Öğüt, Zorkun Medya Sahibi Hüseyin Zorkun, Samandağ Belediyesi Çevre Koruma Kontrol Müdürü Suat Berber,
Okulun Müdür Yetkili Öğretmeni Ümit Randa, Muhtar Ali Kara, dernek üyeleri, öğretmen ve öğrenciler katıldı.
Hatay Sevgi ve Şefkate Muhtaç Çocukları Koruma Derneği Başkanı Serpil Öğüt, 12 yıl önce kurulan derneklerinin eğitim konusunda ciddi çalışmalar yaptığına dikkat ederek, “Her yıl yardıma muhtaç çocuklarımıza giyim ve kırtasiye yardımı yaparak onların ihtiyaçlarını gideriyoruz. Çocuklarımızın mutlu olması bizleri de çok mutlu ediyor. Çocuklarımızın eğitimi çok önemli. Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızın iyi bir eğitim almaları gerekir. Bizler de kendi çapımızda bu eğitim çalışmalarına katkı veriyoruz” dedi.
Yeniköy İlkokulu Müdür Yetkili Öğretmeni Ümit Randa, okullarında ki ihtiyaç sahibi çocuklara bu anlamlı yardımı yapan Dernek Başkanı Serpil Öğüt’e bir teşekkür plaketi verdi.
Okul Müdürü Ümit Randa, öğretmenler ve köy halkı misafirlerini muhteşem bir ilgi ve yemek ikramları ile karşıladılar. Misafirlere ayrıca künefe ikramında bulunuldu

Kadınlar Basketbol Ligi: Agü Spor: 71 – Hatay BŞB: 82

0


Bilyoner.com Kadınlar Basketbol Ligi’nde AGÜ Spor evinde Hatay Bşb.’ye 71-82 yenildi.

Kadir Has Spor Salonu’nda oynanan karşılaşmada AGÜ Spor oyuna tutuk başladı. Hücumdan boş dönen AGÜ Spor, Hatay Bşb.’nin sayılarına engel olamadı ve ilk periyotu 10-22 geride kapattı. Hücumlarda sayı bulmakta zorlanan AGÜ Spor, devreyi 19 sayı geride kapattı.

3. Periyotta ise AGÜ Spor, Hatay Bşb.’den Mitchell’ın üçlüklerine engel olamayınca 50-67 geride kapattı.

Son periyotta ise Hatay Bşb. Üst üste bulduğu üçlüklerle aradaki sayı farkını 22’ye kadar çıkardı. Hatay Bşbş.’de Özge, Mitchell, Snytsina ve Abdelkader çift haneli sayılara ulaşarak galibiyette büyük pay sahibi oldu. Karşılaşmanın en skorer oyuncusu 23 sayı ile Mitchell oldu.

Salon: Kadir Has

Hakemler: Erhan Gürselxx, Önder Yılmaz xx, Mehmet Onur Sönmez xx

AGÜ Spor: Büşra x, Dila x 3, Nilay xx 6, Melis x, Gülşah x 6, Miljkovic xxx 12, Tolo xxx 17, Halime x, Page xxx 21, İlknur x, Gizem x, Marginean x 6

Hatay BŞB.: Özge xx 12, Paris xx 5, Mitchell xxx 23, Snytsina xxx 19, Seda x 5, Berrak x, Hülya x 4, Devran x, Bahar x, Merve x 2, Abdelkader xx 12

1. Periyot: 10-22 (Hatay Bşb. Lehine)

Devre: 29-40 (Hatay Bşb.Lehine)

3. Periyot: 50-67 (Hatay Bşb Lehine)

Vakfımızdan 2000 Aileye 2000 Ton Kömür Yardımı

0

Kış aylarının geldiği şu günlerde, soğukların da başlaması ile hızlı bir şekilde dağıtımına başlanan Arsuz Kaymakamlığı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın kömür yardımları Hak sahiplerine ulaştırılmaya devam ediyor.

Çalışmaları kurum amirleri ile birlikte yerinde denetleyen Kaymakam SARI, hizmetin en iyisine layık olan Arsuz halkına her hizmetin en seri şekilde ulaştırılması adına tüm çalışma arkadaşları ile birlikte hafta sonu da dahil olmak üzere çalıştıklarına ifade etti. 2000 aileye toplam 2000 ton kömür dağıtılacağını belirten Kaymakam SARI, Devletin sıcak yüzünü, şefkatli ellerini, ihtiyaç sahibi herkese ulaştırma adına, sosyal devlet olmanın bir gereği olarak 3294 Sayılı Muhtaçtık Yasası kapsamında bulunan tüm ihtiyaç sahiplerine mümkün olabildiğince ulaşmaya çalıştıklarını, onları her türlü yardımdan faydalandırmak gayreti içerisinde olduklarını, farkında olmadığımız bu durumdaki kişiler var ise hem muhtarlarımız dan hem de halkımızdan bu durumdaki vatandaşlarımızı bize bildirmelerini rica ettiklerini belirterek çalışmanın en kısa sürede bitirileceğini ifade etti.

ARSUZ BAŞKENTTE FARK YARATTI

0


Başkent’te Hatay Günleri etkinliğine katılan Arsuz Belediyesi, hazırlamış olduğu özel tasarımlı standıyla fark yaratırken, Ankara’daki Arsuz’un sıcak havası ziyaretçilerin hafızasına işledi.

Bu yıl Ankara Atatürk Kültür Merkezi’nde 6’ncısı düzenlenen ve hafta sonu sona eren Başkentte Hatay Günleri’ne Arsuz Belediyesi’nin, Arsuz’un sıcak kumsalıyla kaplı yer zemini, uçan martıları, balık ağı ve deniz kabukları ve balıkçı teknesinin yanı sıra ilçenin güzelliklerinin resimlerle süslendiği stant ile damgasını vurdu.

1 Kasım Çarşamba günü 12.30’da AKM alanında gerçekleştirilen resmi açılış töreniyle start alan Başkentte Hatay Günleri etkinliğine, Adalet Bakanı Abdülhamit Gül , Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Hüseyin Yayman, Hatay Valisi Erdal Ata, Milletvekilleri, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, Arsuz Belediye Başkanı Nazım Culha ve Hatay’ın diğer yerel yöneticileri, Hatay Birlik Vakfı Başkanı İhsan Aydeğer ve çok sayıda davetli katıldı.

İklimiyle ve İnsanıyla Sıcak Arsuz

Ankaralıların ve Ankara’da yaşayan Arsuzluluların karşısına Deniz – Kum ve Güneş konseptiyle çıkan Arsuz Belediyesi kuşkusuz diğer ilçe stantlarından çok daha zengin görselliğiyle dikkat çekti. Arsuz’un keşfedilmeyi bekleyen tüm güzellerini tanıtma amacıyla ziyaretçileri konuk eden Arsuz Belediye Başkanı Nazım Culha, misafirperverliğiyle Başkentlilere Arsuz’un iklimiyle ve insanıyla sıcak kanlı olduğunu gösterdi.

Başkentlilerin Arsuz’u her yönüyle daha yakından tanıma fırsatı buldukları tanıtım standında üzerinde Arsuz’un fotoğraflarının bulunduğu tanıtıcı broşür, magnet ve CD’ler yoğun talep görürken, deniz kumu ve deniz kabuklarıyla kamplı stand zeminine ziyaretçilerin şaşkın bakışları dikkatlerden kaçmazken, Arsuz’un mas mavi denizinin görüntüsünün ve balıkçı teknesinin bulunduğu özel tasarımlı stantta misafirler fotoğraf çekmek için adeta birbiriyle yarıştı.

Arsuz her alandan öne çıkarmak adına çalışmalarında durmak bilmeyen Başkan Culha, bakanları milletvekillerini, bürokratları, işadamlarını ve çok sayıda Arsuz standına ilgi gösteren misafirleri konuk etmenin yanı sıra diğer hemşeri ilçe belediye stantlarına da nezaket ziyaretleri gerçekleştirdi.

Ulusal Basından Büyük İlgi

Etkinliğe Ankaralılar gibi ulusal basında akın etti.Ulusal basında Hatay’ın kültürü ve UNESCO’dan ödül alan gastoromisi tanıtılırken balıkçı teknesi ve ağı, deniz kabukları gibi görselliğiyle ön planda olan Arsuz standına da ulusal basının ilgisi büyüktü. TRT Haber, Beyaz TV, NTV ve bir çok ulusal kanalda kendine yer bulan Hatay günleri izleyenlere güzel dakikalar yaşattı..

“Modern çağın medeniyetidir Arsuz”

Arsuz’un kral mezarları ve büyük medeniyetlerin kalıntılarıyla dolu bir tarih ilçesi olduğunu ifade eden Arsuz Belediye Başkanı Nazım Culha, “Arsuz’da çan sesi ezan sesine karışır. Arsuz’da var olan yaşam, hoşgörü ve sevgi bütün dünyaya örnek olacak türdendir. Tarihi kralların ardından Cleopatra’nın büyülü sesi duyulur kıyılarından. Modern çağın medeniyetidir de Arsuz… Kıyılardaki tesislerde yüzmek, güneşlenmek ya da dinlenmek; dağ yürüyüşleri yapmak, geceleri çeşitli eğlence mekânlarında sınırsızca eğlenmek de mümkün Arsuz’da. Kısacası Arsuz, bir yeryüzü cennetidir. Bu cennette deniz, güneş, doğa ve balığın yanı sıra en önemli olanı barış ortamı var. Dünyanın neresinden olursa olsun ilçemize gelen herkesi barış ve güven ortamı içerisinde kardeş gibi bağrımıza basarız. İnsanlar kendilerini burada güvende hissederler” diyerek, standı ziyaret eden konuklara Arsuz’u tanıttı.

Yoğun bir tempo içerisinde ve karnaval havasında geçen Başkent’te Hatay Günleri’nin son gününde Kültür ve Turizm Bakanı Yardımcısı Hüseyin Yayman Arsuz standını gezdi. Standı gezen ve daha önceki senelerde olduğu gibi bu sene de etkinliğe özel tasarımlı standa yönelik beğenisini dile getiren Bakan Yardımcısı Yayman, Arsuz Belediye Başkanı Nazım Culha ve ekibinin örnek teşkil eden misafirperverliği için teşekkür etti. Akabinde Bakan Yardımcısı Yayman, Katılım Belgesini Arsuz Belediye Başkan Yardımcısı Ali Yavuz’a takdim ederek çalışmalarında başarılar diledi.

BİSİKLET TUTUKUNLARI ANITKABİR’E GİTMEK İÇİN YOLA ÇIKTI

0


Hatay Bisiklet Spor Kulübü Derneği üyeleri Türk milletinin ulu önderi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ölümünün 79’uncu yıldönümünde Anıtkabir’de anmak için yola çıktı. Bu yıl 3’üncüsü düzenlenen ‘Anıtkabir Yolundayız’ adlı etkinlikte buluşan bisiklet tutkunları, Hatay’dan Ankara’ya kadar pedal çevirecek.

5 Kasım Pazar günü HBB binası önünde gerçekleştirilen uğurlama törenine Prof. Dr. Nazan Savaş ve HBB Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Mehmet Bozkurt katıldı.

ATATÜRK’ÜN ANISINA HATAY’DAN ANKARA’YA BİSİKLET TURU

10 Kasım günü Anıtkabir’de Ata’nın huzuruna çıkmak ve milli mücadele yönünde toplumsal farkındalık yaratmak amacıyla yaklaşık 660 kilometre pedal çevirecek olan 9 kişilik ekip, şanlı Türk Bayrağı’nı Hatay halkı adına mozoleye bırakacaklarını ifade etti.

Altınözü, Zeytin ve Zeytinyağı’nın tanıtımını iyi yapıyor

0

Altınözü Zeytin’i ve Zeytinyağı tanıtım belgeseli yapılıyor. Geçtiğimiz hafta içerisinde Altınözü ilçesinde gezilip görülmesi gereken yerlerin çekimleri yapıldı.
Film sanatçıları bay ve bayanlar köylü giysileri ile tarlada zeytin hasadı gerçekleştirdi. Altnözü kaymakamı Bülent Uygur, tamamlanmak üzere olan belgesel ile ilgili şu bilgileri verdi:
“Yağıyla, sabunuyla, meyvesiyle, kolonyasıyla, ağacıyla özel bir bitki olan zeytinin, bir yıl boyunca bakımından, meyvesinin toplanmasına, yağının çıkarılmasından, sabun yapımına kadar; zeytin üreticilerinin gündelik takiplerini yaparak, süreçlere tanıklık edilen ve eski çağlardaki yapım tekniklerinden en son kullanılan teknolojilerine kadar bütün dönemleri içine alarak anlatımının sergilendiği Altınözü Zeytin ve Zeytinyağı belgeseli tamamlanmak üzeredir.
İlçemizin tarihi yerlerinin çekimi yapıldığı tanıtım belgeselimizde; Koz Kalesi, Kaya, Yunushanı Roma Nekropolü, Fatikli Camii, Miktad Bin Esved gibi yerlerin çekimleri yapıldı.”
Altınözü Kaymakamı Bülent UYGUR ve Altınözü İlçe Belediye Başkanı Rıfat SARI tanıtım belgeselinde Altınözü Zeytin ve Zeytinyağı’nın ”yaşam öyküsünü” anlattıklarını söyledi.
Altınözü Kaymakamı Bülent UYGUR; şu bilgileri verdi:
” Hatay, bir çok tarihi ve turistik değere ev sahipliği yapıyor. Altınözü bu konuda oldukça zengin bir tarihi mirasa sahiptir. Bu mirasımızın gün yüzüne çıkmayı bekleyen Kırkgöz Mağaraları, Kaya Mezarları, Yunushanı Roma Nekropolü, Fatikli Camii, Mikdad Bin Esved ve daha niceleri var. İlçemizde bulunan tarihi yapıları Türk Turizmine kazandırıyoruz. Hatay ilinde zeytinciliğin en yoğun yapıldığı ilçe Altınözü’dür. Aynı zamanda dünyanın en erken zeytin hasadı da Altınözü’nde yapılmaktadır. Zeytin hasadını yaparken de geleneksel hasat yöntemleri ve modern hasat yöntemlerini tanıtım belgeseli ile Altınözü Zeytin ve Zeytinyağı’nı tanıtmaya devam ediyoruz.”
Altınözü Belediye Başkanı Rıfat SARI’nın da görüşleri şöyle:
“İlçemizin tarihi geçmişi var ve büyük uygarlıklara ev sahipliği yapmıştır. Altınözü ilçemizin turizm potansiyeli zengin olduğu için turizmden daha çok pay olmak istiyoruz. Altınözü ilçemizin tarihini ve Altınözü Zeytin ve Zeytinyağı’nı tanıtmak için İlçe Kaymaka-mımız Bülent UYGUR ile beraber elimizden gerekeni yapacağız.” -Cemil Yıldız-

“Altın fiyatları bugün yükseldiği yerde kalmış gibi görünüyor”

0

FIRAT; Küçük hareketlenmeler olsa da hızlı yükseliş yerini durgun bir havaya bıraktı.’ Dedi. Geçtiğimiz günlerde hızla yükselen altın fiyatları seyrini koruyor. ABD ile Almanya arasında yaşanan siyasi gerilim altın fiyatlarını etkilemeye devam ediyor. Altın fiyatları ardı ardına yedi haftadır düşüşlere dur dedi. Sekizinci haftayı da (2013’ten beri en uzun yükseliş serisi) yükselişle tamamladı.Altın, ABD tarım dışı istihdam verisinin işgücü piyasasına ilişkin karışık sinyaller vermesine karşın, Aralık ayında faiz artırımına gidilmesi ihtimalinin artmasıyla kayıplarını korudu. Kapalı çarşıda altının gramı 158,60 TL düğünlerin olmazsa olmazı çeyrek altın ise 260 TL ile satılmakta.

Arıtma İle İlgili Muhatabına “AĞIR” Sorular

0


Çarşambanın gelişi salıdan bellidir.
Bu arıtmanın bir işe yaramayacağını, daha doğrı bir deyimle su arıtma tesisinin bu kuruluş yerinde olmaması gerektiğini 13 nisan 2015 tarihinde yazdığım bir köşemde belirtmiştim.
“Termik Santraller, AKP, İş Dünyası ve İçme suyumuz” başlığı ile yayınlanan köşe yazımda arıtma tesisiyle ilgili şunları belirtmişim.
“Bu tesis İskenderun Belediyesi su arıtma tesisi ,hani şu yılların hayali olan Aslantaş barajından gelecek suyun arıtılacağı tesis…
Bu tesiste barajdan gelen su arıtılacak, o nun 15 – 20 metre ilerisinde yüksek yüksek bacalar kurup kömür yakacağız. Bu kömürün kiri tozu ile yanmadan oluşacak ağır metaller içme suyuna karışacak…
Vay be gel de çileden çıkma…
İçme suyu ve bacalar,asit yağmuru..
İçme suyu ve karbondioksit,kükürtdioksit,her nevi ağır metal…
Hepsi yan yana…
Olacak iş mi?
İşin daha da kötüsü Dünyanın en önemli bitkisel çeşitliliğe sahip Amanoslar da yaratılacak tahribatlar….
Sıcak su deşarjı ile denizlerimizde oluşacak katliam…”
Yani iki yıl önce bugünleri yazmıştım.
Ne oldu şimdi?
Büyük şehir teslim aldı. Aldı ama Başkan Lütfü Savaş son noktayı baştan koydu ve dediki;
“BU SU İÇİLMEZ MEVCUT SUYU İÇİN DAHA İYİ.”
Geçen gün HATSU Genel Müdürünü aradım.
Kafadan “arıtma tesisini incelemek istiyorum.” Dedim.
“Hazır olunca basını gezdiririz iyi olur.” Dedi ve ekledi “Eksiklikleri gidereceğiz sonra açacağız.”
Bu nasıl iş?
Bu böyle olmaz.
Kafamız karıştı.
Genel Müdür Çapar Ali’ye de söyledim. “Su kirli demekle olmuyor tahlil sonucu görelim.”
Tesis eksik ise eksiklikleri kamuoyu ile paylaşın bilelim. Sonuçta bizim sağlığımız ile ilgili bir tesis. Bilmek hakkımız.
Bir kez daha soruyorum.
DSİ ‘NİN SİZE TESLİM ETTİĞİ NE ALEMDE?
BU TESİSTE ARITILACAK SU NE ALEMDE?
BAŞKAN SAVAŞ’IN ASLANTAŞ SU HAVZASI İLE İLGİLİ KİRLİLİK İDDİALARI HANGİ MADDİ DELİLE DAYANIYOR?
TÜM BUNLARDAN SONRA ARITMADAKİ EKSİKLİKLER NE ZAMAN TAMAMLANACAK?
BİTTİKTEN SONRA ASLANTAŞ TAN GELEN SU İÇİLEBİLİR HALE GELECEK Mİ?
VE EN ÖNEMLİSİ
DAHA ÖNCE YAZDIĞIM GİBİ ÇEVRESEL KİRLETİCİLER –Kİ YANINDA YÖNÜNDE ÇOK SAYIDA KİRLETİCİ TESİS VAR.- BU SUYUN TEMİZ VE SAĞLIKLI OLMASINA NE KADAR İZİN VERECEK?
Öyle kapalı kapılar ardında işçileri toplayıp zart zurt ederek bu iş çözülmez.
Anladık sen parti felan dinlemezsin siyasetçileri hiç dinlemezsin işçileri sıra sıra dizip tehdit edersin bu senin ve Başkan Savaş’ın sorunu.
Ancak konu halk sağlığı.
Hepimizin sağlığı.
Kamuoyuna doğru sağlıklı tutarlı ve ispatlı bilgi vermek zorundasın.
Sayın Genel Müdür teklifimde ısrarlıyım.
Gezdir bize şu arıtmayı. Nedir ne değildir görelim.
Sonra satacak mısınız müşteri bulup yerini mi değiştireceksiniz ?
Ne yaparsanız yapın Allah istıfıl etsin.
Amaaaaa…
BİZİ İKNA ETMELİSİNİZ
SU KİRLİMİ TEMİZ Mİ DEĞİL Mİ ?
ARITMA SAĞLAM MI DEĞİL Mİ?
NE DERSİNİZ SAYIN GENEL MÜDÜR?
HAKSIZ MIYIM?

“Yalnızca yaptıklarımızı değil yapamadıklarımızı da konuşmamız gerekmektedir.”

0


Antakya Ticaret Borsası Başkanı Mehmet Ali Kuseyri, Hatay’ın tarımsal üretimde 4 üründe Türkiye birinciliği 26 üründe ise Türkiye beşinciliği sıralamasında olduğunu bildirdi.
Tarım Fuarında konuşan ATB Başkanı Mehmet Ali Kuseyri, Hatay’ın yaşadığı sosyal, siyasal ve ekonomik konularda sürekli ülkenin gündeminde olan bir şehir konumunda olduğunun altını çizdi ve şöyle devam etti:
Hatay’ı diğer illerden ayıran en önemli özelliği ise Tarım Bölgesi olmasıdır. Hatay’ın tarım alanları, toprak yapısı, iklimi ve diğer doğal koşulları ürün deseninde çeşitliliğe, hasatta erkenciliğe, ikinci ürün yetiştirilebilmesine imkân vermektedir. Türkiye narenciye üretiminin büyük bir kısmını Hatay’dan karşılamaktadır. Bereketli ve verimli topraklarıyla nam salmış olan Amik Ovamızda pamuk, buğday, mısır vb. birçok tarım ürünü yetiştirilerek ülkemiz tarım ekonomisinde önemli bir yere sahip olmuştur. Hatay’ın 4 tarımsal ürün üretiminde Türkiye’de 1. sırada, 26 tarımsal ürün üretiminde ilk 5 sıradadır.
Sanayi, ticaret ve tarım ana başlıklarıyla tanımlayabileceğimiz Hatay il ekonomisi, Türkiye ekonomisine katkısı yönünden üst sıralarda yer alan bir ilimizdir. Doğru projeler ve politikalarla bu katkının çok üzerinde bir ekonomik değer yaratabilecek potansiyele sahiptir. Hatay ilinde ticaret ve sanayiyi ilgilendiren güncel sorunların birincisi tarımla ilgilidir.”
ATB Başkanı KUSEYRi konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Tarım ülkelerin beslenme, istihdam ve kalkınması için önemli ve stratejik bir sektördür. İnsanoğlunun var olduğu sürece, tarımın stratejik önemini hiçbir zaman yitirmeyecektir. Bütün insanlık tarım sektörünün yani gıdanın tüketicisidir. Bu nedenle dünya durdukça tarım sektörü var olacak ve stratejik olarak önemini her geçen gün artıracaktır. Tarımsal üretimi artırmanın en önemli yollarından bir tanesi ekim alanlarını artırarak verim alanlarını artırmak ve daha kaliteli, ucuz ve dünya ile rekabet edebilecek ürün elde edebilmenin yollarını aramaktır. Türkiye nüfusunun % 40’ına yakın bir kısmının ekmeğinin tarımdan kazandığını yani bu sektörde yaşayan her olumlu ya da olumsuz gelişmenin Türkiye’nin bütününü doğrudan doğruya etkilediğini aklımızdan çıkarmamamız lazımdır. Tarımla uğraşanların ekonomik olarak değer kayıpları çok büyüktür. Türk çiftçisinin gayri safi milli hâsılada aldığı pay %1 iken gelişmiş ülkelerde bu pay %15 i bulmaktadır. Gelişmiş ülkelerin hepsinin kökeninde tarım gelmektedir. AB ve gelişmiş ülkelerdeki çiftçiler ile eşit rekabet şansını sağlayabilmemiz için desteklerin ekinden hasada kadar bütün aşamada olması gerekmektedir.”
ATB Başkanı Mehmet Ali Kuseyri konuşmasında Amik Ovasına da değindi. Kuseyri şöyle devam etti:
“Amik Ovası, 1 milyon 150 bin dekar büyüklüğü ile Türkiye’nin önemli tarımsal üretim merkezlerinden biridir. Beyaz altın pamuk Hatay için vazgeçilmezdir. Çünkü il genelinde pamuktan 5 bin 100 aile ekmek yemekte, yılda yaklaşık 300 milyon ile 400 milyon lira arasında ilimize girdi sağlanmaktadır. Türkiye sıralamasında Şanlıurfa, Hatay ve Adana olmak üzere 2. sırada yer almaktadır.
Türkiye’de pamuk ve buğday üretiminde ilk sıralarda gelen Amik Ovasındaki çiftçimiz mısırdaki desteğin de düşürülmesiyle zor durumda bırakılmışlardır. Mazot ve gübre maliyetleri artarken, destek azaltılmıştır. Bir endüstri bitkisi olan pamuk ise hem üretimi maliyetli hem de fiyatı dünya piyasasına bağlı bir üründür. Mazot ve gübre desteğinin düşürülmesi çiftçilerimiz için çok büyük kayıplara sebep olacaktır. Neredeyse ürettiği kadar pamuk lifi ithal eden Türkiye’nin pamuk desteklerini azaltmak değil aksine üretimi arttıracak ve pamuk talebini iç piyasadan karşılayacak politikalara yönelmesi gerekmektedir.
Türk tarımına can suyu taşımak çiftçimizin, köylümüzün ve hayvancımızın problemlerine çözüm bulmak, destek olmak lazımdır. Şuan nüfusumuzun büyük bir kısmının geçimini sağladığı, ekmeğinin kazandığı tarım sektörüne daha fazla destek olmamız lazımdır.
Ekonomimiz büyürken tarımımız hep küçülmüştür. Bu dramatik tabloyu değiştirmek ve tarım sektörümüzü yeniden nefes alır hale getirmek için bütün imkânlarımızı seferber ederek çiftçimizin, köylümüzün yardımına koşmalıyız. Türk tarımı en kısa zamanda doğru üreten, ürettiğinin değere dönüştüren, elde ettiği değerle sürekli hacmini büyüten bir çizgiye getirmek durumunda olmalıyız. Maalesef çiftçimiz tarlaya kırgın, tarla da üreticiye kırgın duruma gelmiştir. Çünkü Türk tarımının geleceği Türkiye’nin geleceğidir, milletimizin geleceğidir.”
Fuarların modern tarım teknolojilerinin uygulanmasını sağlayan, teknolojik tarımsal ürünlerinin sergilendiği mekanlar olduğunu hatırlatan Mehmet Ali Kuseyri, şunları söyledi:
“Bakanlığımız modern tarım teknolojilerinin uygulanması için üretimin her aşamasında destek vermektedir. Tarıma dayalı sanayinin gelişmesi tarımsal teknolojinin gelişmesi için hibe destekler verilmesi lazımdır.
Bu yıl 2.Hatay Tarım Fuarının gerçekleşmesinin mutluluğu içerisindeyiz. Birçok alanda olduğu gibi tarım sektöründe de geleneksel uygulamaların yerini teknolojik uygulamaların alması nedeniyle sektördeki yenilik ve gelişmeleri yakından takip etme gerekliliği ortaya çıkmıştır.
Fuarda çiftçilerimiz ve tarımsal sanayi ile uğraşan sanayicilerimize yeni verileri ve yeni teknolojilerle tanışma imkanı bulacaktır. İlimiz bu fuar sayesinde her alanda tarımın, hayvancılığın ve gıda sektörünün ilimizde gelişmesi açısından büyük önem arz etmektedir. Fuarda çiftçiler ve ziyaretçiler için çeşitli alternatiflerin sunulacağı, yeni ürün ve teknolojileri bir arada etkin şekilde görülmesi, yeni yöntemler hakkında bilgi verilmesi, firma yetkilileri ile bire bir görüşme ortamının sağlanması çiftçiler adına avantaj yaratırken katılımcı firmalar adında hedef kitleye ulaşılması ve ürün tanıtımının doğrudan yapılması tarım sektörü için avantaj olacaktır.
Hatay’ın ekonomik gelişimine katkıda bulunmayı amaçlayan Tarım Fuarı ile de üreticileri tarım ve hayvancılık sektöründe yeniliklerle buluşturarak, tarımsal üretimdeki verimliliği ve kaliteyi artırmayı hedeflemiş oluyoruz. Düzenlenen fuar sayesinde çiftçi ve esnaflara eğitim, tanışma ve paylaşma fırsatı sunulmuştur. Hatay’da yaşayan çiftçilerimize tarım fuarını gezmelerini tavsiye ediyoruz. Bizler Antakya Ticaret Borsası olarak tarım fuarını önemsiyor ve destekliyoruz. Katılımın her yıl artarak devam etmesini diliyoruz. Mili ekonominin temeli tarımdır. Tarım demek yaşam demektir, gıda hayatın idamesi için en temel ihtiyaçtır.”
Hatay tarımına değinirken Hatay’ın tarım, sanayi, nakliye, turizm sektörlerinde yarattığı katma değerle Türkiye ekonomisinin güçlü kentler arasında olduğunu hatırlatan Kuseyri, şöyle devam etti:
“Hatay diğer kentleri taklit etmeye ihtiyacı yoktur. onu benzersiz kılan değerleri yaşatacak, potansiyellerini turizm, kültür, bilim ve sanat dahil çok çeşitli alanlarda uluslar arası rekabet gücüne dönüştürecek bir çok değerleri vardır. Bunun için hepimizin bunu istemesi, bu konu için tek yürek olması ve çaba göstermesi gerekmektedir.
Bizler Borsa ve Oda Başkanları olarak hem ülkemizin sorunlarıyla yakından ilgilenip, hem de kendi bölgemizin ve kentlerimizin sorunlarını dile getirerek hep beraber çözüm yolları aramamız gerek olduğu inancındayım. Yeter ki beraber oturalım, konuşalım ve yapabileceklerimizi hayata geçirelim. Yaptığımız görüşmelerde elimizden geldiğince anlamaya, tanımaya, sorunlara çözüm getirmeye çalışarak ileriye yönelik neler yapabileceğimize kendimizce değerlendirmemiz lazımdır.
Bu sorunlarımızı da en az başarılarımız kadar konuşmamız gerekmektedir. Bizlerin görevi aynı zamanda zor durumda olan kesimlere, üyelerimize yardımcı olmak veya onlara tercüman olmaktır. Turizmde rekorla övünürken turizmden pay almayan kimseleri, büyüme ve istihdamla övünürken halen işsiz olanları, refah artışı ile övünürken geçim sıkıntısı çeken çalışanımızı, yeni yatırımlarla övünürken iş yapamayan esnafımızı, şehrimizle övünürken geçmişte yaşanan sel felaketiyle ağır yara alan çiftçimizi unutursak görevimize ihanet etmiş oluruz. Bu bakımdan Hatay’ı bir tarım markası haline getirmek ve bu sektördeki kazanımlarımızı koruyup sürekli geliştirmek için bütün imkânlarımızı seferber ederek çalışmamız lazımdır. Türkiye’nin önü her alanda açıktır inşallah ülke olarak millet olarak gözümüzü ileri hedeflerden asla çevirmeden ilerleyip çok güzel günlere adım adım ulaşacağımızı ümit ediyorum.
Bu nedenle Türkiye ve Hatay’da yalnızca yaptıklarımızı konuşmak yerine yapamadıklarımızı da söylememiz, konuşmamız gerekmektedir. Olması gereken nedir? Ama biz neredeyiz? Soruları yapılanlardan daha önemlidir. Devletimiz kimsesizlerin kimsesi olmalıdır. bir toplum zaten başarılı ve güçlü halkaları ile değil, en zayıf halkaları güçlendiğinde gelişecektir.
Hatay’ı Hatay yapan değerleri, kent kültürümüzü ve kimliğimizi ele almalıyız. Hatay kimliği bizi farklı yapan ve yapacak olan Hatay’ın tarihi ve kültürel değerleridir, marka değerleridir, ticaret kültürüdür, tarım zenginliğidir, şehirleşme anlayışıdır. Kent kültürümüz ve Hatay kimliğimiz güçlendikçe şehrimizin ve ilçelerimizin cazibesi artacak, ekonomimiz, tarımımız ve ticaretimiz gelişecektir.
Görevimiz zor ama bir o kadar da önemlidir. Sorunlarımızı tespit etmek, cesaretle üzerine gitmek, çözüm yolları bulmak ve bunu topluma ve iktidara kabul ettirmek sabır, zaman ve çaba isteyen bir iştir. Bizlerde Antakya Ticaret Borsası olarak bunun bilincindeyiz.
Sözlerime burada son verirken, Fuarımızın başta çiftçilerimiz olmak üzere Hatay’ın gelişmesine, ekonomisine katkısı olacağına inanıyor tüm halkımıza faydalar sağlayarak hayırlı olmasını diliyorum. 2.Hatay Tarım Fuarına gelerek bizlere destek ve büyük katkı sağlayan, Hatay’a geldiği günden beri yaptığı hizmetlerden ve Hatay’ın gelişmesi için ilimizle ilgili her konuya büyük çaba gösteren Sayın Valimiz Erdal Ata Bey’e, sayın milletvekillerimize, Sayın büyükşehir belediye başkanımıza ve emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum.”

Özhaseki: “Bu Milletin Huzuruna Kast Edenleri Yok Edeceğiz”

0

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, “Şehirleri, ilçeleri, köyleri, dağları temizledik. Şimdi ara ara sızma yapıp, gelip kalleşçe yavrularımıza kurşun sıkıyorlar. Ciğerimizi yakmaya çalışıyorlar. Demek istiyorlar ki biz daha ölmedik. Ama geberteceğiz, bırakın ölmeyi. Bu milletin huzuruna kast edenleri yok edeceğiz.” dedi.

Özhaseki, geldiği Hatay’da, ilk olarak Valiliğe geçti. Bakan Özhaseki, burada Vali Erdal Ata ve diğer il yöneticileriyle görüştü.

Ardından Bakan Özhaseki, bir otelde kentteki iş adamları ve sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle bir araya geldi.

Özhaseki ve beraberindekiler daha sonra, Antakya Belediyesi tarafından yürütülen kentsel dönüşüm projesi ve yıkım başlangıcını yapmak üzere Aksaray Mahallesi’deki program alanına geldi.

Mahalle sakinlerinin kentsel dönüşümde mağdur edildiklerini ifade etmesi üzerine Bakan Özhaseki, “Buradaki kardeşlerimiz istemediği sürece kentsel dönüşüm olmayacak. Ömrüm belediyecilikle geçti. Burada bir sorun olduğunu anladım. İçinizden seçtiğiniz temsilci arkadaşlarla oturup bu mahallemizi konuşacağız. Çözüm bulup sizin rızasını almazsak çalışmalar olduğu gibi duracak, söz veriyorum.” diye konuştu.

Özhaseki, bugün Hatay’daki şehit cenazesine katıldığını belirterek, Hatay’ın çokluğun bir arada temsil edildiği, farklı kültürlerin bir arada yaşadığı, birliğin ve beraberliğimizin sembol şehirlerin başında gediğini kaydetti.

Üzerinde yaşanılan bu Anadolu coğrafyasının, dünyanın en eski yerleşim yerlerinden bir tanesi olduğunu vurgulayan Özhaseki, “Cennet vatan deriz ya hakikaten cennet vatan. Son yüzyıl içerisinde de bu vatanımız mazlumların adeta sığınma coğrafyası. Balkanlarda, Kafkaslarda, Arap coğrafyasında daralanlar buraya gelmiş. Toplanmışız bir araya gelmişiz. Burada etle tırnak gibi akraba olmuşuz. ve hamdolsun huzurla yaşıyoruz. Hiç değilse akşam evimize huzurla gidiyoruz. Bir tas çorbamızı çoluk çocuğumuzla içiyoruz. İşlerimiz iyiye gidiyor. Hükümet olarak binbir türlü belalarla uğraştığımız halde çok şükür şimdi her iş daha da iyiye gidiyor.” diye konuştu.

Özhaseki, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Hatırlayın 2-3 sene kadar önce birileri çıktılar. Çukurlar kazdılar. Sonra paçavralarını bayrak diye çektiler. ve öz yönetim ilan ettiler. Yani diyorlar ki bir Türkiye Cumhuriyeti’nden kopuyoruz. Şehirlerinizi elinizden alıyoruz. Burada ayrı bir devlet ilan ediyoruz. Silahlı olarak bunu yapmaya çalıştıklarında çok sert şekilde tepki verdik. Allah’a hamd olsun şehirlerimiz temizlendi. O katiller sürüsünün hepsini o çukurlara gömdük. Kimse kalmadı. Şehirleri, ilçeleri, köyleri, dağları temizledik. Şimdi ara ara sızma yapıp, gelip kalleşçe yavrularımıza kurşun sıkıyorlar. Ciğerimizi yakmaya çalışıyorlar. Demek istiyorlarki biz daha ölmedik. Ama geberteceğiz, bırakın ölmeyi. Bu milletin huzuruna kast edenleri yok edeceğiz. İnşallah yavrularımızın bir daha şehit haberlerini almayacağız.”

“İki senede bir 6-7-8 büyüklüğünde deprem oluyor”

Kentsel dönüşümlerin önemine vurgu yapan Özhaseki, Türkiye’nin depremsellik açısından çok tehlikeli bir coğrafyada bulunduğunu ve toprakların yüzde 66’sının birinci ve ikinci derecede deprem bölgesinde olduğunu hatırlattı.

Nüfusun yüzde 71’inin bu deprem bölgelerinde yaşadığını belirten Özhaseki, “Son yüzyıl içerisinde 6 ve üzeri şiddette meydana gelen deprem sayısı 56. Yani her 2 senede bir bu memlekette 6, 7, 8 şiddetinde deprem oluyor. Verdiğimiz canların sayısı 83 bin.” dedi.

Özhaseki daha sonra, kentsel dönüşümün yapılacağı mahallenin sakinleriyle, Antakya Kentsel Dönüşüm Ofisinde biraya geldi. Özhaseki, vatandaşlarla grup grup görüşüp, sorunlarını ve taleplerini dinledi.

Özhaseki’ye ziyaretlerinde, Vali Ata’nın yanı sıra, AK Parti Hatay Milletvekilleri Orhan Karasayar, Adem Yeşildal, Mehmet Öntürk, Hacı Bayram Türkoğlu ve Fevzi Şanverdi ile AK Parti İl Başkanı Ahmet Atıç ve belediye başkanları eşlik etti.

İl Sağlık Müdürü Tiryaki Organlarını Bağışladı

0


Hatay İl Sağlık Müdürü Dr. Ümit Mutlu Tiryaki organ bağışı haftası dolayısıyla kurulan stantta organlarını bağışladı. Bağış senedini imzalayan İl Sağlık Müdürü Tiryaki bu yılın on ayında 289’uncu bağışçı oldu.
Hatay İl Sağlık Müdürlüğü, “Organ bağışı” haftası dolaysıyla Antakya’da eski müze önünde stant kurdu. Gün boyu organ bağışı kabul edildi; vatandaşlar bu konuda bilgilendirildi. Hatay’da yılın ilk 10 ayında toplam 285 kişinin organ bağışına bulunduğu ifade edilirken, bu sayının önümüzdeki hafta içine de tüm ilçelere kurulacağı belirtilen stantlarla çok yukarılara çekilebileceği ifade ediliyor. Hatay İl Sağlık Müdürlüğü yetkilileri, 2015 yılında 500, 2016 yılında 600 kişinin Hatay’da organ bağışladığını, bu sayının 2017 yılında daha da yükseleceğine inandıklarını bildirdiler.
Gün içinde Antakya eski müzesi önündeki stantta Murat Evran adlı emekli ile Sabahattin Aslan adlı Hatayspor ve Hatay BŞBSpor kadın basketbol taraftarı genç organ bağışında bulunan ilk isimler oldu.
Bu arada Hatay İl Sağlık Müdürü Dr. Ümit Mutlu Tiryaki de, “Organ Nakli Haftası” dolaysıyla Antakya’da müze önündeki stantta tüm organlarını bağışladı.
Hatay’da bu yılın 10 ayında 289. organ bağışında bulunan kişi olan İl Sağlık Müdürü Dr. Ümit Mutlu Tiryaki, görevli personelin doldurduğu ‘Organ Bağışı Senedi’ni imzalayarak tüm organlarını bağışlama işlemini gerçekleştirdi.
İl Müdürü Tiryaki, organ bağışının çok önemli olduğunu vurgulayarak, ülke genelinde ve bölgede organ hâkli için bekleyen binlerce hastanın bulunduğuna dikkat çekti.
Öte yandan, Organ Bağışı ve Nakil için Uluslararası Kayıt (IRODAT) verilerine göre, dünya genelinde canlı vericiden organ bağışında, Türkiye milyonda 45,4 ile ilk sırada yer alıyor.

Biz adil bir düzen istiyoruz

0

Saadet Partisi Genel İdare Kurulu Üyesi Muammer Bilgiç ve Dr. Necmettin Çalışkan Hatay’da bir dizi ziyaretlerde bulundu.
Beraberinde Saadet Partisi (SP) Hatay İl Başkanı Mustafa Eğe, SP Hatay İl Başkan Yardımcısı F. Serdar Özal ve Teşkilat Başkanı Mehmet Harputluoğlu, Ak Parti Hatay İl Başkanlığı, CHP Hatay İl Başkanlığı, Hatay Gazeteciler Cemiyeti, EHDAV, Memur-Sen, Eğitim-Bir-Sen, Eğitim İş ve Sağlık Emekçileri Sendikası’nı ziyaret etti.
Son olarak Beyzade FM’e konuk olan Saadet Partisi Genel İdare Kurulu Üyesi Muammer Bilgiç yaptığı konuşmasında “Meselemiz ne eski partilerin varlığı ne yeni partilerin kurulması; meselemiz hepimizi sömüren, hepimizi köleleştiren küresel sistemdir” dedi.
Ne iktidar partisine oy verenlerin tamamı bu küresel sömürü sistemini onaylıyorlar ne de muhalefet partilerine oy verenlerin tamamı bu sistemin farkındalar.
Tüm gayretimiz, hepimize kölelik vaat eden küresel sistem karşısında, hangi partiden olursa olsun, hangi düşünceden olursa olsun her insanın kalbine dokunmak ve bu sömürüye karşı uyanık olmaya çağırmaktır.
İnsanlara kızmadan, insanlara bağırıp çağırmadan, meseleleri şahsileştirmeden, en güzel şekilde ne istediğimizi anlatacağız.
Toprağı ekip biçme, demiri dövüp şekillendirme, pazara gidip ürünümüzü satma hakkımızın elimizden alınmasının kölelik getireceğini görüyoruz. Biz sermayenin belirli ellerde toplanmasına karşıyız. Biz adil bir düzen istiyoruz. Biz kula kulluk doğuran sistemi reddediyoruz” diye konuştu.

TOKİLERDE KURA ÇEKİLİŞİ BÜGÜN

0

İskenderun Belediye Başkanı Seyfi Dingil, İskenderun’a yapılmakta olan Başbakanlık Toplu Konut İdaresi (TOKİ) evlerinin inşaat çalışmalarının hızla devam ettiğini belirtti.
Belediye Başkanı Seyfi Dingil, yaptığı açıklamada, Düğünyurdu Mahallesinde Alt Gelir Grubu için inşa ettirilmekte olan 2+1 nitelikli 895 adet konut ve 158 adet 3+1konut için Halk Bankası şubelerine yapılan başvurular için kura çekilişinin yapılacağını söyledi.
Kura çekilişinin 06.11.2017 bugün günü yapılacağını belirten İskenderun Belediye Başkanı Seyfi Dingil,”16 – 27 Ekim 2017 tarihleri arasında Halk Bankası Şubelerine yapılan başvurular sonucunda TOKİ’ler için hak sahipliği ve konut belirleme kura çekilişi İskenderun Sakarya Mahallemizde bulunan kapalı spor salonunda saat:10:00’da noter ve TOKİ yetkililerinin huzurunda belirlenecek. Şimdiden hemşerilerimize hayırlı uğurlu olsun dileklerimizi iletiyoruz” şeklinde konuştu.
Halka hizmet hakka hizmet şiarıyla her zaman İskenderun halkı için gece gündüz çalıştıklarını ifade eden Başkan Seyfi Dingil, ” Yaklaşık 470 dönüm üzerine inşa edilmekte olan TOKİ konutları son derece modern olacak. Sosyal donatıları, ticaret merkezi, okulu, camisi ile örnek bir proje olacak. Hükümetimiz, Bakanlarımız, milletvekillerimiz bizlere her zaman destek oldu. Emeği olan herkesten Allah razı olsun” şeklinde konuştu.

BAŞKAN SAVAŞ MUHTARLARLA BİR ARAYA GELDİ

0


Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş, çözüm ortağı olarak adlandırdığı mahalle muhtarlarıyla bir araya gelerek istişareler gerçekleştirmeye devam ediyor.

Zenginler Mahallesi’nde gerçekleştirilen toplantıya, Başkan Savaş’ın yanı sıra; Akdeniz Muhtarlar Konfederasyonu Başkanı ve aynı zamanda Hatay Muhtarlar Dernek Başkanı Mahmut Gülcü, Antakya Muhtarlar Derneği Başkanı Semir Yoğurtçu, Defne Muhtarlar Derneği Başkanı Muhsin Demirel, STK önderleri, mahalle muhtarları, çok sayıda esnaf ve mahalle sakinleri katılım gösterdi.

Gülcü yaptığı konuşmada, “2012 yılında itibaren Başkan Savaş ile mesai sarf etmekteyiz. Ben bu nedenle hem muhtarlarımız hem de derneğimiz adına kendilerine teşekkürlerimi iletiyorum. Başkanımız belediye başkanlığı dönemi boyunca Hatay’a birlik ve beraberlik kattı. Antakya Belediye Başkanı olduğu dönemlerde dahi özellikle Suriye’de yaşanılan iç savaşın başlamasının ardından ilçelerdeki muhtarlarla bir araya gelerek istişareler gerçekleştirdi. Çünkü Hatay, tüm renkleriyle kardeşçe, birlik ve beraberlik içerisinde yaşamış olan örnek bir topluma sahip. Başkanımız gerçekleştirdiği toplantılarda Hatay’ı savaşın içine çekmek isteyen dış güçlere karşı herkesi sağduyuya davet etti. Yakın zamanda gerçekleştirilen Hatay halkı için büyük önem taşıyan ‘Hatay Halkı Hakkını İstiyor’ adlı imza kampanyasında Başkan Savaş, engel olmak isteyenlere rağmen büyük bir mücadele örneği sergiledi. Hatay’ın geleceği için özellikle gençlerimize sağlanabilecek olan iş imkânı için oldukça önemli bir proje” dedi.

BAŞKAN SAVAŞ: TARİHİ DOKUNUN İÇERİSİNE BİR GASTRONOMİ SOKAĞI YAPMAK İSTİYORUZ

Başkan Savaş, “ Ben siyaseti fazla bilem. Şu savaş dolaysısıyla bizi birbirimize düşürememelerinin en büyük nedeni buradaki kanaat önderlerimizin bu konudaki dik ve sevecen duruşu ile Hatay adına el ele tutuşmasıydı. Muhtarlarımız da kendi bölgelerinin kanaat önderleridir. Bu konuda hepinizin büyük emeği var. Hatay’da bu güzel ortam olmasaydı, biz iki güzel olayla karşı karşıya gelemezdik. 1 Ocak ayında elde etmiş olduğumuz EXPO 2021. İkincisi ise Gastronomi şehri ilan edilmemiz. Bu basit bir olay değil. Birleşmiş Milletler sizi dünyadaki 26 şehirden biri ilan ediyor ve diyor ki sizin geleneksel yemekleriniz tüm dünyaya örnektir, bu örneği dünyayla paylaşın ve sizin şehrinize zenginlik katsın. Başta esnafımız olmak üzere tüm belediyelerin bu konudan faydalanabilmesi için çok çaba sarf etmesi lazım. Çünkü Hatay’a gelen misafirler bizim tarihi ve kültürel varlıklarımız için geliyor ama bundan sonra yemek için gelecek. Yanı başımızdaki savaş bittiğinde bizler, özellikle tarihi dokunun içerisinde bir gastronomi sokağı yapmak istiyoruz. Bu sokağın Hatay’ı çok iyi şekilde tanıtacağına inanıyorum. UNESCO’nun bizi elit şehirlerden bir marka olarak lanse etmesi müthiş bir marka değeri taşıyor. Biz 2009’un sonundan beri önce Antakya’yı gastronomi şehri yapmak için uğraştık. Sonra Hatay Büyükşehir olduğu zaman Hatay olarak gastronomi şehri ilan edildik. Bu durum Hatay için çok önemli bir durum. İlk başvurduğumuz zamanlarda kabul edilseydi sadece Antakya gastronomi kenti olacaktı şimdi tüm Hatay oldu. Erzin’den Samandağ’ına, Yayladağı’ndan Hassa’ya kadar tüm Hatay gastronomi şehri olarak adlandırılacak ve markalaşma değerimiz tüm Hatay çapında olacak” açıklamasında bulundu.

“BİRÇOK SEKTÖRDE AYAKTA KALABİLMEMİZ İÇİN HATAY’A TEŞVİK ŞART”

EXPO ve gastronomiden sonra diğer önemli bir konu da 5’inci teşvik bölgesi olmamızdı. Biz o işin arkasındayız. Emeklerimiz boşa gitmeyecek bu sonucunu alacağımızı düşünüyoruz, ilgili makamlarla irtibat halindeyiz. Nasıl olursa olsun illa bizim istediğimiz gibi olmasına gerek yok, yeter ki Hatay’ın ekonomisine katkı sağlayacak bir sonuç alalım. Hatay’ın şu anda Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin yardımına, teşvike, yatırıma ihtiyacı var. Savaştan sonra Ortadoğu’nun altyapı ve üstyapıda yeniden yapılanmasında en çok sıkıntıyı çeken Hatay olarak biz de ekonomik anlamda kendimize pay çıkartmamız lazım. Hatay’ın ve çocuklarımızın geleceği adına güçlü olmamız lazım. Ticaret, sanayi, turizm, tarım ve lojistik sektörü olarak ayakta kalabilmemiz için burada hareketlilik ve yatırım gerekiyor. Bizim Kilis, Osmaniye ve Kahramanmaraş gibi yatırım yapacak ortama sahip olmamız lazım. Bu yüzden bu teşvik konusu çok önemli” ifadelerine yer verdi.

Konuşmaların ardından Başkan Savaş, mahalle muhtarlarını dikkatli bir şekilde dinleyerek çözüm önerileri hususunda kısa notlar aldı. Program, günün anısına çekilen hatıra fotoğrafı ile son buldu.