Diyabet hastası bir grup, “Sporla Yeneriz” dedi ve azimle yola çıktı, yürüdü, koştu. Diyabet hastalığıyla yaşanabileceğini anlatmak amacıyla gelir getirici kahvaltı yapan Körfez Lions Kulübü 180 hizmet gönüllüsüne ev sahipliği yaptı.
Gelirini Şekeri Sporla Yeneriz etkinliğine aktaran kulüp yönetimi, anlamlı bir aktiviyete ev sahipliği yaptı. Diyabet rahatsızlığına dikkati çekmek için kros yarışması düzenleyen kulübün bu etkinliği bir anlamda hastalara moral oldu. 118-U Lions Kulüpleri Federasyonu Genel Yönetmeni Ln. Adnan Babür Gündüz’ün ve yönetim çevresi görevlilerinin bizzat katıldığı kros yarışmasında renkli sahneler yaşanırken. Yarışmada derece alan Diyabet hastası gençlere kupaları törenle takdim edildi.
Dönem Başkanı Ln. Gülser Yiğit “Şeker hastalığı maalesef günümüzde her yaşta görülebiliyor. Bizler Diyabet rahatsızlığı ile yaşamayı öğrendiğimizde hayatımızı daha kaliteli hale getirebileceğimiz göstermek ve hastalara biraz da olsa umut ve moral vermek için bu etkinliği düzenledik. Katılan ve hedef ortaklığı yapan herkese tek tek teşekkür ederiz” dedi.
Lions Brunch geliri, diyabetle mücadeleye..
HATAY YÜZDE 13 İLE ÜÇÜNCÜ SIRADA
AKİB Koordinatör Başkanı Mahmut Arslan “AKİB olarak ihracatımız 2017 yılı Ekim ayında geçen yılın aynı dönemine göre % 9,4 artış gösterdi ve 1 milyar 7 milyon dolara çıktı. Demir ve Demir Dışı Metaller ve Çelik ihracatı % 70, Hazır Giyim ve Konfeksiyon % 28,3 ve Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri ihracatı % 19 oranında artış gösterdi” dedi.
AKİB Koordinatör Başkanı Mahmut Arslan, uluslararası pazarlarda ticaret yapmanın çok zor olduğu, küresel rekabetin çok yoğun hissedildiği günümüz ticaret dünyasında ihracat hedeflerine ulaşmanın büyük çaba gerektirdiğine dikkat çekerek, ülkemizin ihracat genelinde gösterdiği başarılı yükselişin, ihracatçıların özverili çalışmaları sayesinde mümkün olduğunu belirtti.
AKİB rakamlarını değerlendiren Mahmut Arslan, “Koordinatör Başkanı olduğum Akdeniz İhracatçı Birlikleri’nin 2017 yılı Ekim ayı rakamlarının 921 milyon dolardan 1 milyar 7 milyon dolara yükseldiği, geçen sene Ekim ayına oranla % 9,4 oranında bir artış olduğu görülmektedir. 2016 ve 2017’nin ilk 10 ayını değerlendirdiğimizde ise; 2017 yılı ilk 10 ayında 8 milyar 52 milyon dolar olan ihracatımızın 2016 yılı ilk 10 ayında 9 milyar 597 milyon dolara yükseldiği ve % 19,2 oranında arttığı gözlenebilir” dedi.
AKİB ihracatçılarının, ülkemiz ihracatına önemli oranda katkı sağladığına vurgu yapan Arslan, bunun en güzel ispatının her ay, her yıl, hedef yükselten ihracat rakamları olduğunu dile getirerek, “Ülke ekonomimizi düzlüğe çıkarmak için, her sektörde olduğu gibi bizim sektörümüzde ve AKİB’de de ihracatçılarımız görevlerini yapıyorlar ve yapmaya da devam edeceklerdir” diye konuştu.
Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller: 2017 yılı Ekim ayı su ürünleri ve hayvansal mamuller sektörel bazda ihracat rakamlarına göre; Türkiye ihracatı, 2016 yılı Ekim ayına kıyasla, % 16 oranında artarak 194 milyon olarak gerçekleşti.
Akdeniz Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği’nin 2017 yılı Ekim ayı ihracat rakamları incelendiğinde ise; 26 milyon dolar su ürünleri ve hayvansal mamuller ihracatı gerçekleştirdiği görüldü. 2016 yılı Ekim ayına kıyasla sektör ihracatında % 3 oranında bir düşüş yaşandı.
Akdeniz Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği’nin 2017 yılı Ekim ayı değer bazında ihracatı il bazında incelendiğinde; Adana % 33 ile ilk sırada, Mersin % 23 ile ikinci sırada Hatay ise % 13 ile üçüncü sırada yer aldı.
Genel Müdür Çaparali, “Sağlıklı Hizmet İçin Mücadelemiz Sürecek”

Hatay Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü(HATSU) heyeti, Hatay genelindeki bütün ilçelerde yapılan hizmetleri bizzat kontrol etme ve çalışanların koordinesini sağlama adına denetimlerini sürdürüyor.
Hatay’ın tüm ilçelerine düzenli olarak yapılan ziyaret ve denetimler sayesinde vatandaşların yanında olduğunu gösteren HATSU heyeti, hizmetlerin planlanması ve eşit bir şekilde dağılması amacıyla birebir yapılan istişarelerin önemine dikkat çekerek İskenderun ile Dörtyol ilçelerinde bulunan hizmet binalarına ziyaret gerçekleştirdi.
Yapılan ziyaretlere HATSU Genel Müdürü Mehmet Çaparali, Daire Başkanları ile Şube Müdürleri katıldı.
Ziyaretler sırasında yaptığı konuşmada personeller ile vatandaşlar arasında oluşan hizmet ağının güçlenmesi amacıyla her zaman güleryüzlü bir hizmet anlayışının benimsenmesi gerektiğinin altını çizen HATSU Genel Müdürü Mehmet Çaparali, önceliklerinin vatandaşların memnuniyetini sağlayarak temiz bir içmesuyu ile sağlıklı bir yaşam alanlarını oluşturma olduğunu vurguladı.
Hatay’ın alt ve üst yapısının ileriye yönelik kalıcı ve sağlıklı bir şekilde oluşması için verilen mücadelenin devam edeceğini vatandaşlara aktaran Çaparali, “hizmetlerimizi daha da iyi bir hale getirmek amacıyla personel ve vatandaşlarımızla sürekli istişare içinde olarak önemli adımlar atmayı sürdürüyoruz” dedi.
GELİN, BU KARARTMA HAMLESİNİ DURDURALIM!

Hatay Eğitim İş Sendikası; Bakanlığın Milli Eğitimdeki değişikliklerine karşı halkın tüm katmalarıyla karşı çıkması gerektiğini savundu ve bunun için de imza kampanyası başlattı.
Hatay Eğitim İş Şube Başkanı Suat Sadış, imza kampanyasını yapmalarına vesile olan olumsuzlukları şöyle anlattı:
“Yapboz tahtasına çevrilen eğitim sistemi, neredeyse AKP’nin hobisi haline gelen sınav değişiklikleri çocuklarımızın ve ülkemizin geleceğini karartmaya devam etmektedir. Bilimsel ölçme, değerlendirme verilerine dayanarak değil; tek adamın buyruğuyla yapılan bu değişikliklere karşı yapılan bilimsel itirazlar ise ya görmezden gelinmiş, ya da zorbalıkla susturulmaya çalışılmıştır.
Bu yüzden Eğitim-İş olarak biz, bu keyfi ve gerici uygulamalara karşı itirazları, muhalefeti birleştirme gayretindeyiz. Eğitim-İş olarak bu aniden alınan kararların, askıya alınmasını istiyoruz. Ülkemiz ve ülkemizin geleceği olan çocuklarımız/gençlerimiz için en uygun değerlendirme yönteminin bulunmasının, tüm demokratik ülkelerde olduğu gibi, eğitim alanının tüm paydaşlarıyla, bilimsel verilerle, kolektif bir çalışmadan geçtiğini vurguluyoruz.
Bu iki garabet değişimin tahribatını anlatan broşürlerimizle, ülkedeki her okula, her veliye, her eğitimciye ulaşacak; ve kapımızda bekleyen tehlikeyi anlatacağız. Yüreği aydınlık, çağdaş bir ülke için çarpan ve bu muradın çağdaş, laik, bilimsel, adil bir eğitim sisteminden geçtiğini bilen herkesten imza toplayacağız. Bu imza eylemimizi okullarla, eğitimcilerle, velilerle kısıtlı tutmayacak ayrıca Chance.org internet sitesinde ‘Sınav değiştirme hobiniz, çocuklarımızın fobisi olmasın’ başlığı altında da bir ay boyunca tüm yurttaşlardan imza toplayacağız. Bir ay boyunca sürdüreceğimiz bu çalışmamızın sonucunda topladığımız imzaları, ‘milli irade’yi ağzından düşürmeyen Milli Eğitim Bakanlığı’na teslim edeceğiz.
Tüm gayretimiz, çocuklarımızın geleceğinin karartılmaması, ülkemizin eğitim alanında daha geri bir noktaya atılmaması, tüm ebeveynlerin hayatlarındaki en kıymetli varlıkları olan çocuklarını emanet ettiği eğitimcilerin emeklerinin daha da değersizleştirilmemesi içindir. Bu ortak rotada buluşabileceğimiz her yurttaştan, imza bekliyoruz. Kendi geleceğiniz için imzalayın!”
Denizcilere Motivasyon Kahvaltısı
İSTE Barbaros Hayrettin Gemi İnşaatı ve Denizcilik Fakültesi kafeteryasında
1.nci sınıf öğrencileriyle gerçekleşen tanışma ve motivasyon kahvaltısı
oldukçasıcak bir ortamda gerçekleşti.
İskenderun Teknik Üniversitesi (İSTE) Barbaros Hayrettin Gemi İnşaatı ve Denizcilik Fakültesi’ni tercih ederek bu yıl eğitimlerine başlayan denizci öğrenciler ile fakültenin akademik ve idari personeli, düzenlenen tanışma ve motivasyonkahvaltısında bir araya geldiler.
Sıcak ve samimi bir ortamda yapılan kahvaltıda; Türkiye’nin çok farklı yerlerinden gelerek İskenderun Teknik Üniversitesi’ndeöğrenimlerini sürdüren denizci öğrenciler, kendilerini ilk ağızdan tanıtma imkânı buldular. Öğrencilere teker teker geleceğe dair hayallerini soranİskenderun Teknik Üniversitesi (İSTE) Rektörü Prof. Dr. Türkay DERELİ;“İSTE olarak, Teknoversitevizyonu ile çıktığımız yolda büyük hayaller kuruyoruz ve büyük hayaller kuran insanlar yetiştirmeye çalışıyoruz. Bunun için, insan ve teknolojiye odaklanıyoruz. Sürekli gelişim için büyük hayaller kuralım, büyük hedefler koyalım. Teknoloji okuryazarı olan, gittiği her ülkede teknolojik gelişmeleri takip ve transfer eden, teknolojiyi ve tekniği geliştiren ve yönetenkaptanlar olun, tersanelerde en ileri teknolojileri üreten gemi inşa mühendisleri olun.Biz yanınızdayız ve sizler için varız. Bu fakülteye ve sizlere özel önem veriyoruz. Özellikle disiplinli olmanız, güne bütün öğrencilerden daha erken başlamanız çok faydalı bir uygulama. Bunu örnek gösteriyoruz,Üniversitemizde yaygınlaştırmak istiyoruz, bu yüzden bu motivasyon toplantısını düzenledik”dedi.
Barbaros Hayrettin Gemi İnşaatı ve Denizcilik Fakültesikafeteryasında düzenlenen kahvaltıya; İSTE Rektörü Prof. Dr. Türkay DERELİ, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mevlüt AKTAŞ, Genel Sekreter Yılmaz ÇİĞDEM, Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanı Doç. Dr. Yasemin Bircan YILDIRIM, Dekan V. Yrd. Doç. Dr. Alparslan ATEŞ, öğretim elemanları ve öğrenciler katıldı. Samimi bir ortamda geçen sohbet ve kahvaltının ardından, pasta kesimi ve fotoğraf çekimi yapıldı.
Turgut Deliveli ve öğrencilerinin başarısı karşılıksız kalmadı

Kaymakam Recep Soytürk, Turgut Deliveli’yi Başarı Belgesi ile ödüllendirdi
İskenderun Kaymakamı Recep Soytürk, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı geçit töreninde okul öğrencilerinin nizami yürüyüşteki yüksek performansları dolayısıyla İskenderun Anadolu Lisesi Beden Eğitimi Öğretmeni Turgut Deliveli’yi, Başarı Belgesi ile ödüllendirdi. Başarı Belgesi’ni vermek üzere İskenderun Anadolu Lisesi’ne giden Kaymakam Soytürk, burada okul müdürü Ahmet Okan Geyikçigil ve Beden Eğitimi Öğretmeni Turgut Deliveli ve yürüşüye katılan öğrencilerle buluştu. Yürüyüşe katılan öğrencileri, okul müdürü ve Beden Eğitimi Öğretmeni Turgut Deliveli’yi kutlayan Kaymakam Recep Soytürk daha sonra Başarı Belgesi’ni Turgut Deliveli’ye sundu.
İskenderun Kaymakamı Recep Soytürk’ün imzasını taşıyan Başarı Belgesi’nde şu ifadelere yer verildi; “Cumhuriyetimizin ilanının 94. Yılı vesilesiyle İlçemizde icra edilen 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlama etkinlikleri kapsamındaki geçit töreninde okulunuzu temsilen yapılan olağanüstü güzellik ve nizamdaki yürüyüşte öğrencilerinize öncülük edip, bilgi ve deneyimlerinizi verimli ve bir şekilde aktarma konusunda gösterdiğiniz üstün gayret ve başarılı çalışmalarınızdan dolayı sizi Başarı Belgesi ile ödüllendirir, Başarılı çalışmalarınızın devamını dilerim.”
Turgut Deliveli “Farkı, fark eden mülki amirimiz Recep Soytürk’e teşekkür ediyorum”
Kaymakam Soytürk’ün okuldan uğurlanmasından sonra görüşlerine başvurduğumuz Beden Eğitimi Öğretmeni Turgut Deliveli “Kaymakam bey hatırladığım kadarıyla 28 Haziran 2017 tarihinde göreve başladı. Dört ay sonra ilk 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamalarında benim ve öğrencilerimin nizami yürüme gayretlerimizi hemen gözlemledi ve sonrasında bizleri ziyaretiyle, başarı belgesiyle onurlandırdı. İlaveten, bundan sonrası için daha iyisini yapmamız adına bizleri motive etti. Farkı, fark eden mülki amirimiz Sayın Recep Soytürk’e yürekten teşekkür ediyor ve saygılarımı sunuyorum. İlçemiz İskenderun’da yıllarca görev yapan ve bizleri üst üste birkaç yıl izleyen Kaymakamlarımızın yapmadıklarını yaparak, kendisi de farklı bir mülki amir olduğunu bizlere hissettirdi. Sayın kaymakamımızın eğitime ve biz öğretmenlere verdiği değer ve önemle mutlu olduk. Yeri gelmişken bizlere çalışma olanağı veren, bana ve öğrencilerimize her konuda destek olan Okul Müdürümüz Ahmet Okan Geyikçigil’e, moral desteklerini bizden esirgemeyen İskenderun Anadolu Lisesi’nin tüm öğretmenlerine, okulumuzun öğrencilerine ve elbette yürüyüşü başarıyla gerçekleştiren kızlı, erkekli öğrencilerime yürekten teşekkür ediyorum. İskenderun Anadolu Lisesi’nin adını, bundan sonra da bütün alan ve dallarda, el birliğiyle inşallah duyurmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
Dağ Ceylanlarımız ülkenin gündeminde
Uzun süreçten bu yana Hatay gündeminde olan Dağ Ceylanları’nın, ülke gündeminde yer edinmelerinin nedeni yapılacak olan çimento fabrikası oldu.
Hatay Dağ Ceylanları’nın yaşam alanına yapılması planlanan çimento fabrikası, ülke genelinde tepki ile karşılandı.
İMZA KAMPANYALARI BİTMEK BİLMİYOR
Hatay Dağ Ceylanları’nın yaşam alanları katledildiği gerekçesiyle ülkede büyük tepki toplayan çimento fabrikasına imza kampanyaları giderek artıyor.
Ülkenin birçok noktasında başlatılan imza kampanyaları ile hadise sıcaklığını korurken, tepkilerin çığ gibi büyüdüğü hadisede Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan cevap bekleniyor.
Bisikletiyle Anıtkabir’e Gidecek

Hatay Dörtyol İlk Kurşun Bisiklet Spor Kulübü Derneği üyesi, 10 Kasım’da Atatürk’ü Anıtkabir’de anmak için Dörtyol ilçesinden bisikletiyle yola çıktı.
Bisiklet tutkunu 24 yaşındaki Resul Kızılay, uğurlama töreninde yaptığı açıklamada, yaklaşık 650 kilometrelik yolu 6 günde tamamlamayı planladığını söyledi.
Kızılay, Dörtyol Belediyesinin desteğiyle 10 Kasım’da Anıtkabir’de olmayı amaçladığını aktararak günde 100 kilometreden fazla mesafeyi katetmeyi öngördüğünü dile getirdi.
Dörtyol Belediye Başkan Yardımcısı Yaşar Gürakan da Kızılay’ı desteklediklerini belirterek “Milli mücadeleyi başlatmış bir ilçemizden Ata’mızın huzuruna bir arkadaşımızı gönderiyoruz. Atatürk bir Dörtyol ziyaretinde ‘Benim en sadık dostlarım Dörtyol’dadır’ demiştir, biz de en sadık dostları olarak arkadaşımızı uğurluyoruz. İnşallah sağ salim bu zorlu yolculuk sonrası Ata’mızın huzuruna varacaktır.” ifadesini kullandı.
Kızılay, daha sonra arkadaşlarının alkışları eşliğinde Ankara’ya uğurlandı.
ÇÜRÜK 27 AĞAÇ KESİLDİ

İskenderun Namık Kemal Ortaokulu’nun bahçesinde bulunan tamamen çürümüş 27 ağaç Kaymakamlık onayı ile kesildi.
Her biri yaklaşık 60 yaşında olan çam ağaçlarının aniden öğrencilerin üzerine devrilme riski taşıdığı,İskenderun Orman İşletme Şefliği uzmanları tarafından yapılan incelemeler sonucu saptandı.
Buna istinaden ağaçların tamamen çürüdüğünü belirten bir rapor hazırlandı. Orman İşletme Şefi Mehmet Başaran imzasıyla hazırlanan resmi yazıda şöyle denildi:
“26 Eylül 2017 tarihli yazınızda bahsedilen Namık Kemal Ortaokulu’nun bahçesindeki 27 adet ağacın kesilmesi sonucunda elde edilecek odunun, ileri derecede çürümüş olması nedeniyle ekonomik değeri bulunmamaktadır.”
İskenderun Kaymakamlığı’nın raporu incelemesinden sonra belirtilen ağaçların kesilmesi için onay verildi. Okul Müdürü Ali Koç, tüm onayları aldıktan sonra İskenderun Belediyesi’ne başvurarak, kesim için ekip talep etti.
Belediye ekipleri ağaçları keserken bazı vatandaşların tepki göstermesi üzerine, okul yetkilileri insan hayatının söz konusu olduğunu ve yerine çabuk büyüyen kaçuk ağaçlarının ekileceğini ifade ettiler.
FİLM;Sabah Yıldızı: Sabahattin Ali

Yeniden vizyona giriş tarihi: 10 Kasım 2017 (1s 56dk)
Vizyon tarihi 21 Eylül 2012 (1s 56dk)
Yönetmen Metin Avdaç
Oyuncular: Belirsiz
Tür Belgesel
Ülke Türkiye
Özet ve Detaylar
Türk edebiyat tarihinin en önemli ve zamanında hakkı en çok yenmiş isimlerinden olan Sabahattin Ali’nin yaşam öyküsü ve trajik ölümü hiç silinmeyecek kara bir leke olarak kalsa da, edebiyat ustasına vefa borcunu ödemek amacıyla yeni işler de ortaya konuyor. Yönetmenliğini ve yapımcılığını Metin Avdaç’ın üstlendiği Sabah Yıldızı: Sabahattin Ali belgeseli uzun bir araştırma sürecinin ardından Almanya, Bulgaristan ve Türkiye gerçekleştirilen çekimlerle tamamlandı. Filmde Sabahattin Ali’nin edebiyatçı kimliğinin yanı sıra sevdaları, fikir dünyası ve onu fail-e meçhule götüren dönemin sosyo-politik dinamikleri de ele alınıyor…
KİTAP;Bir Ekonomik Tetikçinin Yeni İtirafları

John Perkins
April Yayıncılık
Kategoriler
Edebiyat / Anlatı
Ekonomi / İş Dünyası
Ekonomi / Diğer
Katkıda Bulunanlar
Çevirmen Kerem Ergener
Kitabın Tanımı
‘Ekonomik tetikçiler (ET’ler) yerküre üzerindeki ülkeleri trilyonlarca dolar dolandıran yüksek ücretli profesyonellerdir. Dünya Bankası, ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı ve diğer yabancı “yardım” kuruluşlarından büyük şirketlerin kasalarına ve gezegenimizin tabii kaynaklarını kontrol eden birkaç varlıklı ailenin ceplerine para aktarırlar. Kullandıkları araçlar arasında sahte finansal raporlar, hileli seçimler, rüşvet, zorbalık, seks ve cinayet bulunmaktadır. Oynadıkları oyun imparatorluklar kadar eski olmasına rağmen, günümüzdeki küreselleşme sürecinde yeni ve korkutucu bir boyuta ulaşmıştır. Nereden mi biliyorum; ben de bir ET idim.
“Bir Ekonomik Tetikçinin İtirafları’nı okuduktan sadece birkaç yıl sonra Perkins’in gözlerimizin önüne capcanlı anlatımıyla serdiği ekonomik darbeye maruz kalacağımı bilemezdim.Yeni İtiraflar,ekonomik gücün demokratik denetimini dinamitlemek isteyenlere rehberlik eden yabani yöntemler ve iğrenç ekonomik akılsızlıklarla ilgili kişisel deneyimimle örtüşüyor. Perkins, siyasi, sosyal ve ekonomik güçlerin gerçek kaynakları hakkında içeriden dürüst seslere ihtiyaç duyan dünyamıza yine esaslı bir katkıda bulundu.
– Yanis Varoufakis, Yunanistan Eski Finans Bakanı
Bir Ekonomik Tetikçinin Yeni İtirafları, ekonomik tetikçi ve çakalların güçlerini arttırmak için başvurdukları alçak yöntemlerin iç yüzü hakkında derin bilgiler sunuyor. ABD’nin ve dünyanın geri kalanının tepesine nasıl tünediklerini gösteriyor. Bugün karşılaştığımız krizleri ve onları durdurmak için gereken yol haritasını aydınlatan muhteşem ve cesur bir kitap.
– Dr. John Grey,Erkekler Mars’tan Kadınlar Venüs’ten kitabının yazarı
Bir Ekonomik Tetikçinin İtirafları’na bayıldım. On yıl önce gerçekte ne olup bittiğini ortaya koymuştu.Yeni İtiraflarhikayenin geri kalanını anlatıyor. İlk kitaptan bu yana gerçekleşen dehşet verici olayları ve hepimizin bu ölüm ekonomisini bir yaşam ekonomisine çevirmek için yapabileceklerimizi sorguluyor.
– Yoko Ono
On yıl önce Türkiye’de ve tüm dünyada gündemi sarsan ve her geçen gün daha çok insanın gözünü açan John Perkins yeni itiraflarla geri döndü!
Lösemiyle mücadelede çocuk önce güven istiyor
“Kan kanseri” olarak bilinen ve çoğunlukla çocukluk döneminde görülen lösemi, çocuğun ruhsal sağlığını da etkiliyor. Çocukta davranış değişiklikleri yaşanabileceğini belirten uzmanlara göre, çocuk bu dönemde en çok güvende olmayı istiyor. Ebeveyn tutumlarının birinci derecede önemli olduğunu vurgulayan uzmanlar, “Çocuk korunup kollandığını, ihtiyaçlarının karşılanacağını hissetmek istiyor. Yakın ilgi, şefkat, onlar tarafından dinlenmek, anlaşılmak istiyor” tavsiyesinde bulunuyor.
Halk arasında “kan kanseri” olarak bilinen ve çoğunlukla 2-5 yaşları arasında görülen lösemiye dikkat çekmek ve farkındalık oluşturmak amacıyla 2-8 Kasım tarihleri arasındaki hafta, Lösemili Çocuklar Haftası olarak anılıyor.
Üsküdar Üniversitesi NP Feneryolu Tıp Merkezi’nden Uzman Klinik Psikolog Aynur Sayım, çocuğun bedensel sağlığını etkileyen löseminin ruh sağlığını da etkilediğine dikkat çekti.
Çocuk ve aile birlikte etkileniyor
Teşhisten tedaviye kadar devam eden süreçte hem çocuğun hem de ailenin etkilendiğini belirten Uzman Klinik Psikolog Aynur Sayım, şunları söyledi:
“Hastalığın getirdiği şaşkınlık ile yaşam tarzı ve kalitesinin farklılaşması, yeni bir düzen, yaşam stili gerekliliği hem çocuğun kendisini hem de tüm aile bireylerini etkileyen bir süreç oluyor. Hastalık sürecinde yatarak veya ayaktan tedaviyi gerektiren durumlar yaşanabiliyor. Hastalığın türü, derecesi, çocuğun yaşı, ailenin şartları, yapısı, ailenin hastalığa bakışı, birden fazla kişide hastalık öyküsü , hastalığın doğuştan mı sonradan mı oluştuğu gibi etkenler çocuğun algı, duygu ve verdiği tepkileri etkiliyor.”
Depresyon gelişebiliyor
Lösemiye ek olarak başka rahatsızlıklar da var ise şartların daha da zorlaşabildiğini ifade eden Uzman Klinik Psikolog Aynur Sayım, “Organ kaybı ,eksikliği gibi fiziksel engel, diyabet, tansiyon, kalp rahatsızlıkları, psikiyatrik ve nörolojik hastalıklar gibi fizyolojik ve genetik hastalıklar, zeka engeli, otizm, dikkat eksikliği hiperaktivite, konuşma bozuklukları, gelişim geriliği gibi psikiyatrik ve nörolojik hastalıklar; beslenme, hareket, sosyalleşme, özbakım becerileri konusundaki yaşam kısıtlılıkları, çocuğun kaygı ve öfke duygusu yaşamasına sebep olabiliyor. Depresyon gelişebiliyor” diye konuştu.
Ailenin koruyucu tutumu çocuğun beceri gelişimini engelliyor
Sayım, ayrıca yapılan çalışmalara göre, çocuğun hastalığı nedeniyle ihmaller olabildiği gibi, ailenin korumacı tutumlarının da arttığı ve çocuğun geliştirebileceği becerileri geliştiremediğinin de saptandığını kaydetti. Çocuğun hastalığı nasıl algıladığı, neler hissettiği ve nasıl davrandığı konusundaki durumun değerlendirilebilmesi için 3D Duygu-Düşünce ve Davranış Üçgeni’nden bahsedilebileceğini belirten Aynur Sayım, bunun da çocuğun yaşına ve gelişim düzeyine göre farklılık gösterdiğinin altını çizdi.
Çocuk güvende olmak istiyor
Uzman Klinik Psikolog Aynur Sayım, öncelikle ebeveyn tutumlarının birinci derecede önemli olduğunu vurgulayarak “Çocuğun en çok ihtiyacı olan şey güvende olma duygusudur. Çocuk korunup kollandığını, ihtiyaçlarının karşılanacağını hissetmek istiyor. Bakımveren kişiyle güvenli bir bağlanma oluşturması gerekiyor. Yakın ilgi, şefkat, onlar tarafından dinlenmek, anlaşılmak istiyor. Ailenin yaşadığı güçlükler, tüm bu süreçlerin olumsuz etkilenmesine sebep olabiliyor. Çocuk bu düzeni bozan tehdit karşısında ne hissediyor? Korkuyor, hem kendi hem sevdikleri için kaygılanıyor, güvende hissetmiyor” dedi.
Davranış değişiklikleri yaşanabilir
Aynır Sayım, çocuğun bu süreçte davranışlarında da değişiklik yaşanabileceğini belirterek “Depresyon, anksiyete bozukluğu ve sosyal fobi gibi psikiyatrik rahatsızlıklar, okul başarısının düşmesi, uyum ve davranış sorunları, gelişimin duraklaması ve gerilemesi ortaya çıkabilir” uyarısında bulundu.
Uzman Klinik Psikolog Aynur Sayım, bu dönemde görülebilen davranışları da şöyle sıraladı:
“Konuşma gecikebilir. Yeterince sosyalleşemez. Motor gelişim etkilenebilir. Yaşının gerektirdiği davranışlar gecikebilir. Uyku ve iştah düzensizliği olabilir. Kilo ve boy artışı duraklayabilir. İçe kapanma ya da agresif davranışlar görülebilir. Okul başarısızlığı görülebilir. Anneye bağımlılık ortaya çıkabilir. Arkadaş uyumunda güçlükler yaşanabilir. Kardeşine yönelik öfke ve agresyon görülebilir.”
Aynur Sayım, ailede birden fazla kişide hastalık öyküsü var ise durumun daha zor bir hal aldığını belirterek şartların daha da güçleşebileceğine dikkat çekti.
Hastalık dışında özel durumların da yaşanabileceğini belirten Aynur Sayım, bunları da ebeveyn kaybı, boşanma, aile içi iletişim güçlükleri, ekonomik sorunlar, çevre desteğinin olmaması, travma ve evlat edinme olarak sıraladı.
Uzman Klinik Psikolog Aynur Sayım, yapılacak destek ve rehabilitasyon programının bireyin ihtiyaçları doğrultusunda hem bireye hem aileye danışmanlık şeklinde düzenlenmesi gerektiğini de ifade etti.
İlk aşama kabullenmek
Tüm ailenin yaşadığı güçlük karşısında öncelikle çocuğun hastalığına veya yaşanılan duruma odaklanmaktansa gereksinimlerine ve neye ihtiyacı olduğuna odaklanıp bu alanda düzenlemeler yapmak gerektiğine dikkat çeken Aynur Sayım, “Aile bunu destek alarak yapabilir. Tüm hastalık ve kayıplarda birincil aşama, kabulün sağlanmasıdır. Hastalığın kabulunun sağlanması ilk çalışma olmalıdır” tavsiyesinde bulundu.
Doktora düşen görevler de var
Hastalığn teşhis ve tedavi aşamasında doktora da görevler düştüğünü belirten Aynur Sayım, “Kayıplarda, hastalıkta ve diğer yaşam olaylarında sorunun tanımlayıp aile ve çocuğun bilgilendirilmelidir. Hastalığın adı nedir, seyri nedir, tedavi nasıl olacak, süreçte neler yaşanabilir açıklanmalıdır. Çocuğun yaş ve gelişim düzeyi, yapılacak açıklamanın içeriğini belirler. Bunu doktor ve psikolog/psikiyatristin yapması gereklidir. Hem çocuk hem de aile bilgilenmelidir. Aile öncelikle bilinçlenecek, ne ile mücadele edecek, nasıl davranacak, onları nasıl bir süreç bekliyor öğrenmelidir” dedi.
Çocuk hastalığı hakkında bilgilendirilmeli
Ev ve yaşam düzeninin yaşanılan güçlüğe göre şekillenmesi gerektiğini vurgulayan Aynur Sayım, çocuğu bilgilendirmenin de çok önemli olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Aile fertlerinin nasıl bir davranış içinde olacakları da danışman tarafından yönlendirilmelidir. Evde bakım ve danışmanlık hizmeti çalışmaları da ülkemizde verilmektedir. Yapılan bir araştırmada ülkemizde ailelerin çeşitli nedenlerle çocuklarını tedavi ve hastaneye yatma konusunda bilgilendirmekten kaçındıkları belirlenmiş, durumu çocuklarından gizledikleri, eksik veya yanlış bilgiler verdikleri saptanmıştır. Bir başka araştırmada ise çocukların tıbbi müdahaleden korkmalarının nedeninin ailelerinin, müdahale hakkında çocuklarına az bilgi vermiş olmalarından kaynaklandığı belirtilmektedir.”
Aileye özel program yapılmalı
Lösemi teşhisi konulan çocuğun yakınlarının da bu süreçten çok etkilendiğini ifade eden Aynur Sayım, “Her ailenin yaşadığı sorun, hastalık, hastalığın derecesi, seyri, tedavi süreci, aile içi ilişkiler, sosyo-ekonomik düzey gibi etmenlerin birbirinden farklılık gösterdiğini göz önüne alırsak, o aileye yönelik rehabilitasyon programı yapılma zorunluluğu oluşmaktadır” dedi.
02 KASIM TARİHTE BUGÜN

02 Kasım
Tarihte Bugün Yaşanan Olaylar
1889-Kuzey Dakota ve Güney Dakota, Amerika Birleşik Devletleri’nin 39.cu ve 40.cı eyaletleri oldular.
1914-Rusya, Osmanlı İmparatorluğu’na savaş ilan etti.
1917-Filistin’de Yahudilere yurt verilmesini öngören Balfour Deklerasyonu, yayınlandı.
1918-Enver, Talat ve Cemal paşalar, beraberindekilerle bir Alman gemisine binerek yurttan ayrıldılar.
1920-İlk radyo naklen yayını ABD’nin Pittsburg şehrinde gerçekleşti.
1922-TBMM’nin gizli oturumunda Lozan Konferansı’na katılacak heyetin Hükümetçe belirlenmesi kararı alındı.
1930-Haile Selasiye 1930’da Habeşistan İmparatoru olarak taç giydi.
1934-İçişleri Bakanı Şükrü Kaya, radyo programlarından alaturka musikiyi kaldırdı.
1936-İtalyan diktatör Benito Mussolini Roma-Berlin anlaşmasını ilan etti, böylelikle Mihver Devletleri bloğunun temelleri oluşturulmuş oluyordu.
1940-Ankara Erkek Teknik Öğretmen Okulu kuruldu.
1944-Pasta imali yasağı ve hava saldırılarına karşı karartma tedbirleri kaldırıldı. 8 Kasım itibariyle ışıkların yakılabileceği ilan edildi.
1947-Kaliforniya’da, havacı, iş adamı Howard Hughes o zamana kadar yapılmış en büyük sabit kanatlı uçak olan Spruce Goose ‘u uçurdu. Bu, dev uçağın ilk ve son uçuşu oldu.
1953-Pakistan Kurucu Meclisi aldığı bir kararla ülkenin adını Pakistan İslam Cumhuriyeti olarak değiştirdi.
1958-Merzifon Yeni Çeltek Linyit İşletmesi’nde grizu patlaması oldu, 10 işçi öldü.
1960-Penguin Books yayınevi, basmış olduğu Lady Chatterley’in Sevgilisi adlı kitabın müstehçenlik içerdiği savıyla yargılandığı davadan aklandı.
1964-Suudi Arabistan Kralı Suud tahtan indirildi, yerine kardeşi Prens Faysal geçti.
1970-Salvador Allende, Şili Devlet Başkanı oldu.
1973-Beyhan Kıral, Türkiye güzellik kraliçesi seçildi.
1976-İstanbul Teknik Üniversitesi’ne ateş açıldı. 1 kişi öldü, 3 kişi yaralandı.
1978-Aralarında Ferhat Tüysüz ve Veli Can Oduncu’nun da bulunduğu 13 ülkücü Sağmalcılar Cezaevi’nden firar etti.
1981-İkinci Türkiye İktisat Kongeresi açıldı.
1982-MEB, yatılı öğrencilerin yemekten sonra, “Tanrımıza hamd olsun, milletimiz var olsun” demesi kararını aldı.
1988-Erzurum Atatürk Üniversitesi’nde derse alınmayan baş örtülü kız öğrenciler ölüm orucuna başladı.
1989-Kadınlar cinsel tacize dikkat çekmek için “Bedenimiz Bizimdir, Cinsel Tacize Hayır” kampanyası başlattı. Vapurda yapılan basın açıklaması sonrası kadınlara mor iğne dağıtıldığı için kampanya, “Mor İğne” adıyla tanındı.
1991-SHP Genel Başkanı Erdal İnönü, Tunceli’de “Aranızda Kürtçe konuşmuşsunuz, anadilinizde şarkı dinlemişsiniz, bundan hiçbir şey çıkmaz ve buna kimse engel olamaz. Ama resmi diliniz de Türkçe’dir” dedi.
1991-Fener Rum Ortodoks Patriği I. Bartholomeos göreve başladı.
2000-Dünya Satranç Şampiyonası’nda Garry Kasparov yurttaşı Vladimir Kramnik’e yenildi. Garry Kasparov 15 yıldır dünya satranç şampiyonuydu.
2011-GTA V ilk trailer yayınlandı.
Tarihte Bugün Doğanlar
1667-James Sobieski, Polonya Prensi (ö. 1737)
1699-Jean-Baptiste-Siméon Chardin, Fransız ressam (ö. 1779)
1755-Marie Antoinette, Fransa Kraliçesi (ö. 1793)
1971-Erdil Yaşaroğlu, Karikatürist
1793-Nikolay İvanoviç Lobaçevski, Rus matematikçi
1795-James Knox Polk, ABD’nin 11. Başkanı (ö. 1849)
1815-George Boole, Matematikçi ve filozof (ö. 1864)
1844-V. Mehmet, Osmanlı padişahı (ö. 1918)
1861-Maurice Blondel, Fransız düşünür
1865-Warren G. Harding, ABD’nin 29. Başkanı (ö. 1923)
1894-Alexander Lippisch, Alman aerodinamikçi (ö. 1976)
1906-Luchino Visconti, İtalyan film yönetmeni
1913-Burt Lancaster, ABD’li aktör (ö. 1994)
1914-Ray Walston, ABD’li aktör (ö. 2001)
1927-Steve Ditko, ABD’li çizgi roman sanatçısı
1929-Muhammad Rafiq Tarar, Eski Pakistan Başkanı
1938-Pat Buchanan, Amerikalı gazeteci, politikacı
1941-Metin Akpınar, Oyuncu
1942-Shere Hite, ABD’li seks eğitimcisi, feminist
1942-Stefanie Powers, ABD’li artist
1946-Giuseppe Sinopoli, İtalyan besteci (ö. 2001)
1952-Aziz Yıldırım, Fenerbahçe Spor Kulübü başkanı
1961-Kathryn Dawn Lang, Kanadalı şarkıcı
1962-Ali Güler, Tarihçi, yazar, öğretim üyesi
1963-Ron McGoveny, Metallica grubunun üyesi
1965-Şah Ruh Han, Oyuncu
1966-David Schwimmer, ABD’li aktör
1975-Sinan Sümer, Türk Dizi ve Sinema oyuncusu
1980-Diego Lugano, Uruguaylı futbolcu
1980-Kennedy Bakırcıoğlu, Süryani asıllı İsveçli futbolcudur.
Tarihte Bugün Ölenler
1938-Celal Nuri İleri, Türk siyasetçi
1950-George Bernard Shaw, İrlandalı eleştirmen ve Nobel ödüllü yazar
1952-Mehmet Esat Bülkat, Türk asker ve yazar
1961-James Thurber, ABD’li mizah yazarı (d. 1894)
1963-Ngo Dinh Diem, 1955-1963 arasında Güney Vietnam’ın devlet başkanı
1966-Mississippi John Hurt, blues şarkıcısı ve gitarist
1972-Aleksandr Bek, Sovyet gazeteci ve yazar
1975-Pier Paolo Pasolini, İtalyan sinema yönetmeni (d. 1922)
1991-Irwin Allen, ABD’li film yapımcısı. (d. 1916)
1992-Hal Roach, ABD’li sinema yönetmeni ve yapımcısı. (d. 1892)
1996-Duygu Ankara, Tiyatro, sinema ve dizi oyuncusu
1996-Eva Cassidy, ABD’li şarkıcı
2004-Theo van Gogh, Hollandalı yönetmen (d. 1957)
2004-Şeyh Zayed bin Sultan Al Nahayan, Birleşik Arap Emirlikleri Devlet Başkanı (d. 1918)
ANKARA’DA İSKENDERUN RÜZGÂRI ESİYOR

Ankara’da düzenlenen Hatay Günlerinde İskenderun rüzgârı esiyor.
Her yıl büyük bir katılımla gerçekleşen Hatay Günleri, Ankara Atatürk Kültür Merkezinde gerçekleştiriliyor.
Başkent Ankara’da bu yıl 6. Kez düzenlenen Hatay Günleri, görkemli bir açılış töreni ile başladı.
İskenderun Belediyesinin standı protokol mensupları ve vatandaşlar tarafından yoğun ilgi gördü.
Belediye Başkanı Seyfi Dingil, tüm ziyaretçilerle yakından ilgilenerek, İskenderun’un tanıtımını en iyi şekilde yapıyor.
Atatürk Kültür Merkezinde gerçekleştirilen etkinlikte, Hatay bölgesinin tüm zenginlikleri Başkent sakinlerine tanıtılıyor.
01-05 Kasım 2017 tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan Ankara’da Hatay Günleri’nin açılış törenine Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Hatay Valisi Erdal Ata,AK Parti Hatay Milletvekili Mehmet Öntürk,Orhan Karasayar,Hacı Bayram Türkoğlu,CHP Milletvekilleri Serkan Topal,Birol Ertem,HBB Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş, MHP Hatay Milletvekili Necmettin Ahrazoğlu,Hatay Birlik Vakfı Başkanı İhsan Aydeğer , İlçe Belediye Başkanları, iş adamları, STK temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.
İskenderun Belediye Başkanı Seyfi Dingil, yaptığı açıklamada, Hatay’ın ve İskenderun’un pek çok medeniyetin beşiği olduğuna dikkat çekerek, bölgemizin tanıtımına katkı sunmak anlamında yoğun çaba sarf ettiklerini söyledi.
Başkan Seyfi Dingil, bu tür etkinliklerin bölgemizin tanıtımına önemli katkılar sunduğunu ifade ederek, Ankaralıları Hatay’a davet etti.
Açılış kurdelasının kesilmesinin ardından, protokol mensupları stantları ziyaret ettiler.
“Yaşamak ve yaşatmak istiyoruz”
Hatay Tabip Odası Yönetim Kurulu bu hafta içerisinde biri uzman, biri asistan doktor ve biri de 4. Sınıf tıp öğrencisinin yaşamına son vermesiyle ilgili yazılı bir açıklama yaptı.
Hatay Tabip Odasının yaptığı açıklamada şunlara değinildi: “Bu hafta, aynı gün içerisinde biri uzman, biri asistan doktor ve biride 4. Sınıf tıp öğrencisi olmak üzere 3 tıp insanı yaşamına son verdi.
Önce Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi’nde pediatri asistanı olan Dr. Ece Ceyda GÜDEMEK, geride, çalışma koşullarının ağırlığından şikayet ettiği bir not bırakarak hayatına son verdiği haberi yayıldı.
Daha ne olduğunu anlamadan o habere başka bir haber daha eklendi;
Batman’da, Bölge Devlet Hastanesinde yaklaşık 1,5 yıldır Kalp Damar Cerrahı olarak görev yapan 39 yaşındaki Uzman Dr. Ergin KARAKUŞ, evinde intihar etmişti!
Uzman doktorun evinde, parçalanmış cep telefonu ve “Bıktım baş ağrılarından” yazan bir not bulundu.
Doktor KARAKUŞ’un ailesinden ayrı mecburi hizmetini yapmakta olduğu ortaya çıktı.
Ardından, İstanbul’da Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesinde öğrenim gören 4. Sınıf öğrencisi Stajyer Dr. Yağmur ÇAVUŞOĞLU isimli genç kız intihar etti. Bu haberlerle tüm tıp camiası yasa boğuldu.
Ne çok öldük! Dün Gaziantep’te, Samsun’da… Bugün Adana’da, Batman’da, İstanbul’da!
Bazen, sağlık sisteminde her aksaklığın sebebini en kolay ulaşabildiği hekim olarak gören, kışkırtılmış sağlık talebini sorgusuz sualsiz karşılanmasını isteyen hasta yakınları tarafından geldi ölüm.
Bazen de; geçtiğimiz yıllarda gördüğümüz üzere, sabah akşam demeden çalışırken, otuz altı saatlik nöbetler tutarken, hakkındaki bir şikâyet bir doktorun ölümüne neden olur. Dr. Melike için de böyle olmuştu ve çalıştığı hastanede intihar etmişti. İnsan yaşamının sorumluluğunu üstlendiğimiz ve onurla sürdürdüğümüz meslek hayatımızda; Düzelmeyen yoğun ve yorucu çalışma koşulları,
Uzun süren çalışma saatleri, Mesleğimizi uygularken yaşadığımız duygusal ve fiziksel yüklenmenin getirdiği yıpranma, Yetmezmiş gibi şiddete uğrama riskimiz, Değersizleştirilen emeğimiz ve mesleki kimliğimiz, Güvencesizlikle yaratılan geleceksizlik… Gibi, hekimlerde strese ve hatta intihara yol açabilen bu sorunlarının çözümü için başta Sağlık Bakanlığı olmak üzere tüm yetkilileri göreve çağırıyoruz. Ne yazık ki: Sanatı; yaşatmak olan bir meslek grubu, YAŞAMAK İSTİYORUZ! diye haykırıyor. EVET!!! YAŞAMAK ve YAŞATMAK İSTİYORUZ!!!
Arsuz’un Sıcak Havası Ankara’yı Isıttı
Doğası, denizi, kumsalı, doğası, tarihi zenginlikleri, turistik mekânları ve damak ama hepsinden önemlisi sıcakkanlı insanıyla Arsuz’un sıcak havası Başkenti ısıttı.
Ankara Atatürk Kültür Merkezi’nde bu yıl 6’ıncısı düzenlenen Başkentte Hatay Günleri etkinliğine iyi bir hazırlıkla katılan Arsuz Belediyesi, etkinlik için yaptırdığı özel tasarımlı standıyla göz doldurdu.
Arsuz’un, kültür ve tarihi mekanlarının yanı sıra tarihi ve turistik mekanlarının görselleri ve üç boyutlu objeleriyle süslendiği stantta, üzerinde Arsuz’un fotoğraflarının bulunduğu tanıtıcı broşür, kalem ve CD’lerde yoğun talep gördü.
Hatay Valiliği, Hatay Büyükşehir Belediyesi ve Hatay Birlik Vakfı tarafından düzenlenen ve Hatay Güçbirliği tarafından da desteklenen etkinlikte, Hatay’ın en gözde turistik ilçesi Arsuz’un tarihi, turizmi ve kültürel değerlerinin en iyi şekilde tanıtılması ve turist potansiyelinin arttırılması amacıyla hedeflenen stantta, başkentli misafirleri Arsuz Belediye Başkanı Nazım Culha karşıladı.
1 Kasım Çarşamba günü başlayan ve 5 Kasım Pazar gününe kadar sürecek olan ‘Başkent’te Hatay Günleri’ etkinliğine katılan Ankaralılar, Arsuz’un masmavi denizi, sıcak kumsalı, şehri ikiye ayıran çayı temsil edene balıkçı teknesi ve ağları gibi birçok ürünle ziyaretçilerinin karşısına çıkan Arsuz standında kendilerini Arsuz’un eşsiz güzellikleri arasında hissederek, büyülü bir dünyayı keşfediyor.
Başkentlilerin Arsuz’u her yönüyle daha yakından tanıma fırsatı buldukları, başkentte yaşayan Hataylılar’ın ise özlem giderdiği etkinlikte ziyaretçiler Arsuz’un doğa resimlerinden oldukça etkilenirken stanttın diğer ilçe stantlarına kıyasla daha fazla dikkat çekiyor.
Anaokulunda don kontrolüne soruşturma!

Hatay’ın Arsuz İlçesinde Karaağaç Anaokulu’nda velilerin tuvaleti kirleten öğrencinin bulunması için 5 yaşındaki erkek öğrencilerin iç çamaşırları ve popoları temizlik görevlileri tarafından kontrol edilmesi olayının BİMER’e şikayeti, üzerine soruşturma başlatıldı.
İddiaya göre tuvaleti temiz kullanmayan öğrencinin tespiti için sınıftan alınan beş yaşındaki erkek öğrencilerin, Okul müdiresi ve bayan temizlik görevlisi ile birlikte tuvalette iç çamaşırlarının çıkartılarak kontrol edilmesinin yanlış olduğunu önce okul müdürüne ve ardından da ilçe milli eğitim müdürlüğüne şikayette bulundular.
Bu arada BİMER’e de şikayette bulunan veliler Pazartesi günü çocuklarını okula göndermediler. Konuyla ilgili okula gelerek veliler ile konuşan Arsuz İlçe Milli Eğitim Müdürü Ramazan Dönmez, konunun incelendiğini, müfettiş incelemesinin tamamlanmasını beklediklerini söyledi.
Soruşturma sürerken bugün veliler çocuklarını okula göndererek okulda eğitim öğretimin devam ettiği gözlendi.
Cezaevinde ekmek ve unlu mamuller tesisi açıldı

Hatay Kampüs Açık Ceza İnfaz Kurumunda Ekmek ve Unlu Mamuller Üretim tesisi açıldı. Açılış törenine Hatay Valisi Erdal Ata, Hatay Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Tekne, Vali Yardımcıları Orhan Mardinli, Mahmut Hersanlıoğlu, İl Emniyet Müdürü Kamil Karabörk, Hatay 2.Hudut Alay Komutanı P. Albay Ahmet Gürbüz, İl Jandarma Alay Komutanı J. Albay Uğur Ertekin, Ceza İnfaz Kurumları Savcısı Atalay Aygeç, Hatay T Tipi Kapalı/Kampüs Açık Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Mehmet Akgüç, Çocuk ve Gençlik Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü İsmet Çelik, Kampüs Jandarma Bölük Komutanı Yüzbaşı Ali Soner Bozan ile kurum personelleri ve hükümlüler katıldı.
Hatay Kampüste bulunan, T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, Çocuk ve Gençlik Kapalı Ceza İnfaz Kurumu ile Kampüs Açık Ceza İnfaz Kurumunun günlük ekmek ihtiyacının karşılanması amacı ile Hatay Kampüs Açık Ceza İnfaz kurumunda “Ekmek ve unlu mamüller üretim tesisi” kuruldu. Günlük 9000 adet ekmek üretim kapasitesine sahip tesiste, ekmeğin yanı sıra, tatlı çeşitleri, poğaça ve simit üretimi de yapılarak satışa sunulmaktadır.
Açılışta son teknolojik makinaların kullanıldığı üretim tesisinde üretilen mamullerin tamamen doğal olduğunu ve hijyen kurallarına riayet edildiğini belirten Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Tekne’ nin ardından kısa konuşma yapan Vali Erdal Ata, fırında üretilen ekmeğin tadına bakarak çok beğendiğini açılışa katılan diğer kurum amirlerine tesiste üretilen ekmekten kurumlarına almaları hususunda talimat verdi.
Hatay T Tipi Kapalı/Kampüs Açık Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Mehmet Akgüç açılış sonrasında kurumu ziyaret eden heyete kurumun yapısı ve işleyişi hakkında kısa bir brifing verdi.
Açılışa katılan heyet açılışın ardından kurumda üretilen mamullerin tadına bakarak mamulleri beğendiklerini ifade ederek açılışta emeği geçen herkese teşekkür ederek memnuniyetlerini belirttiler.
HATAY MUTFAĞINA UNESCO’DAN BÜYÜK ÖDÜL

Hatay Büyükşehir Belediye(HBB) Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş, Hatay’ı ulusal ve uluslararası arenada zirveye taşımaya devam ediyor. Kenti her alanda hak ettiği değere kavuşturmak isteyen Başkan Savaş’ın girişimleri yine başarıya ulaştı.
Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü(UNESCO) tarafından gastronomi alanında ‘Yaratıcı Şehirler Ağı’na layık görülen Hatay mutfağının birbirinden eşsiz lezzetleri tescillenmiş oldu. Kültürel miras ürünlerine değer veren ve onların korunup yaşatılmasını önemseyen Başkan Savaş’ın çabaları ile bu anlamlı ödüle kavuşan Hatay, dünya mutfakları arasında ne kadar önemli bir yere sahip olduğunu bir kez daha kanıtladı.
Mutfağındaki 600 çeşit yemek ve tatlının yanı sıra bu mutfak kültürünün yaşatılmasını başaran medeniyetler şehri Hatay, Gaziantep’ten sonra bu ödüle layık görülen ikinci Türk şehri oldu. Eşsiz tatlarında her medeniyetin izini taşıyan Hatay mutfağının gelecek kuşaklara aktarılması için uzun yıllardır emek sarf eden HBB Başkanı Lütfü Savaş, UNESCO’nun Hatay hakkında aldığı kararla ilgili açıklamalarda bulundu.
BAŞKAN SAVAŞ: BU GURUR HEPİMİZİN
Hatay mutfağının UNESCO tarafından taçlandırıldığını ifade eden Başkan Savaş, “Hatay mutfağı dillere destan lezzetleriyle bu ödülü hak ettiğini kanıtlamış oldu. Yol, asfalt, parke, park bahçe gibi rutin işler her ilin kendine özgü çalışmaları olduğu gibi herkes tarafından yapılabilir ve orada yaşayan vatandaşlar tarafından kabul görür. İlinizi dünya markası haline getirdiğiniz zaman bu ülkenizin tanıtımına katkı sağlayacağı gibi o ilin esnafına, turizmine ve halkına katkı sağlayacak ve diğer illerden farklılığınızı gösterecektir. Farklı medeniyetlerin tadını, hikâyesini içinde barındıran yemeklerimizi tanıtmamız hepimizin görevi. Biz de bu görevi yerine getirmek için üzerimize düşen sorumluluğu fazlasıyla yapıyoruz. Bu ödülün kültürel turizmimize renk katarak şehrimize pozitif etki edeceğini düşünüyorum. Kültür değerlerimizi yaşayıp yaşatmak için artan sorumluluğumuzla çalışmaya devam edeceğiz. Bu gurur hepimizin. Bu anlamlı ve kıymetli ödül şehrimize ve hemşehrilerimize hayırlı olsun.” dedi.
‘Yaratıcı Şehirler Ağı’nda gastronomi alanında ödüle layık görülen Hatay’ın yanı sıra İstanbul tasarım, Kütahya da zanaat ve halk sanatları alanında bu başarıyı elde etti.
https://en.unesco.org/news/64-cities-join-unesco-creative-cities-network
HBB AYKOME KASIM AYI GENEL KURUL TOPLANTISI GERÇEKLEŞTİ

Hatay Büyükşehir Belediyesi, Altyapı Koordinasyon Merkezi (AYKOME), aylık genel kurul toplantısı HBB Meclis Salonunda 01.11.2017 tarihinde gerçekleştirildi.
HBB Genel Sekreteri Prof. Dr. Mehmet Maden başkanlığında gerçekleştirilen toplantıda, ilin altyapı eksikliklerinin giderilmesi konusu görüşülerek çözüm maddeleri oylamaya sunuldu.
MADDELER GÖRÜŞÜLEREK KARARA BAĞLANDI
AYKOME Şube Müdürü Osman Tamer Sırım’ın sunumuyla gerçekleşen toplantıda 8 ana gündem maddesi ve 5 ek gündem maddesi görüşülerek, karara bağlandı.
Toplantıda, ildeki aktif hizmetlerin yanı sıra TEDAŞ, AKSAGAZ, HATSU, TÜRKTELEKOM kurumlarının eksik gördükleri alt yapı hizmetlerini gerçekleştirebilmesi için bazı bölgelerde kazı yapmak istemesi yönündeki talebi kurul üyelerinin oylamasına sunuldu.













